Levent Sait Genç, Beşiktaş’ın 1959’dan beri oynadığı bütün maçların kaydını tutuyor. Arşivciliğe 1985 yılında, 24 yaşındayken başlayan Genç, Beşiktaş’ın her adımını 37 yıldır tutkuyla kaydediyor. Genç’in el yazısıyla tutmaya başladığı kayıtlar 75 bin satırı geçti, kayıtların aktarıldığı ciltler ise boyunu aşarak tavana ulaştı.
Kamera-Kurgu: Barış Yalınkılıç
Ankara’da yaşayan Levent Sait Genç, Beşiktaş’ın 1959’dan beri oynadığı bütün maçların kayıtlarını tutuyor. Genç’in 1985’te el yazısıyla kaydetmeye başladığı maçlar, her biri 500 sayfadan oluşan 65 cilt ve 75 bin satırı geçti. Genç, yaklaşık 33 bin sayfalık arşiv için bugüne kadar yaklaşık 70 top A4 kağıt kullandı. Genç’in 300 Excel dosyasından oluşan 80 GB’lık dijital arşivinde ise bazı dosyalar 75 bin satır uzunluğunda 5 bin 800 Excel sayfasına ulaştı.
LSG-BJK Arşivi
Beşiktaş’ın beş bin 850 maçını listeleyen Genç, dört bin 493 maçı ayrıntılarıyla yazdı. Arşivde, Beşiktaş ve Milli Takım’ın maç yaptığı 800 takım hakkında bilgi dosyaları da mevcut. Genç’in LSG-BJK Arşivi (Levent Sait Genç- Beşiktaş) ismini verdiği ve kapağını o günlerin imkânlarıyla Paint programıyla tasarladığı 65 ciltlik arşivde neler yok ki! Beşiktaş’ın 1959’dan bugüne kadar oynadığı lig, kupa, antrenman, Avrupa, hazırlık ve Şampiyonlar Ligi maçlarının tarih, saat, şehir, stat, seyirci, hasılat, takım kadroları, hakemler, kartlar ve dakikaları, yedek oyuncuları, teknik direktör ve önceki maç skoru bilgileri bu arşivde tek tek kayıtlı.
Beşiktaş tutkusu Excel ve İngilizce öğretti
Bilgisayarın henüz evlere girmediği zamanlarda işyerindeki bilgisayarı kullandığını dile getiren Genç, bilgisayar dilinin İngilizce olması sebebiyle İngilizce öğrendiğini söyledi. Beşiktaş tutkusu sayesinde Excel programını da tek başına deneyerek öğrendiğini belirten Genç, Beşiktaş’ın Avrupa maçlarını ise rakip takımların haber sitelerinden takip etti.
“A Milliler” de arşivde
Genç’in yazılı arşivini aktardığı dijital arşivinde ise Beşiktaş’ın dışında 1959’dan beri 1. Ligdeki bütün takımların yaptığı maçların puan cetvelleri, 725 takımın geçmişte ve bugün kullanmış oldukları logoları da mevcut. Genç, A Milli Futbol Takımı’nın da 1959’dan beri yaptığı maçların kadroları, tarihleri, saatleri, oynandığı stadyum, gösterilen kartlar ve dakikaları, atılan goller ve dakikaları, milli takımın katıldığı turnuvaların fikstürleri ve puan cetvellerini de kaydetti.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Vâlâ Somalı’dan ilham almış
Arşivlemeye spor tarihçisi Vâlâ Somalı’nın bir kitapçığını görüp “Neden ben de geleceğe böyle bir kaynak bırakmayayım?” diyerek başladığını söyleyen Genç, kayıt tutma sürecine nasıl başladığını şöyle anlattı:
“1990 senesinin ilk dört ayını Milli Kütüphane’nin Süreli Yayınlar Bölümü’nde geçirdim. Dört ay da gece nöbeti tuttum. Hem işe gidiyor hem arşiv çalışıyordum. Kütüphanede fotokopi çekip, puan cetvelleri, skorlar, kadrolar, saatlerle ilgili notlar alıp, eve gelince aldığım notları tekrar yazarak temize çekiyordum. Süreli yayınlar bölümünde araştırma yaparken öğrencileriyle birlikte bir profesör geldi. El arabasıyla gazete getirdiler. ‘Bu gazetelerde spor sayfası var mı’ diye sordum. Profesörün dikkatini çekti. ‘Ben Beşiktaş’ın tarihini araştırıyorum sizinki gibi bir iş değil’ dediğimde bana, ‘Burası araştırma merkezi fakat dört kişiyiz. Şurada iki çocuk ders çalışıyor, bir de senle ben varız. Bir sakızı bile araştırmak gereken bir iştir’ dediğinde daha çok heveslendim.”
“Arşivlemek mekân, zaman, para istiyor”
Levent Sait Genç, yaptığı işin zorluklarını ise şöyle dile getirdi:
“Arşivi ciltlemek için topladığım notlardan yarım gazete büyüklüğünde defterler yapıp birbirlerine yapıştırdım. Kendi çabalarımla Paint programını öğrendim ve ciltler için kapak tasarladım. Arşivler eve sığmayınca gazete kupürlerini ve maç özetlerini A4 boyutuna sığdırmaya çalıştım. 1999’da bilgisayar aldık ve bu sefer de elimde biriken arşivi dijital ortama geçirme telaşı başladı. Kendime göre formatlar oluşturdum. Bir yandan yeni olayları kaydediyor bir yandan da önceki arşivi dijitale aktarıyordum. Sürekli ‘Daha çok bilgiyi daha küçük bir alana nasıl sığdırırım’ diye düşünüyordum. futbol gazetelerini de biriktiriyordum, elimde bin tane gazete var. Bir süre sonra bırakmak zorunda kaldım çünkü evde yer kalmadı. Arşivlemek mekân, zaman, para istiyor.”
