Formula 1’de 2022 sezonunun 19. yarışı olan ABD Grand Prix’sini geride bıraktık. Büyük heyecan içinde geçen yarışı Medyascope Spor Servisi‘nden Muhammed Kaya analiz etti.
Düşenler ve Çıkanlar: Amerika GP
Formula 1’de Max Verstappen’in Japonya’da şampiyonluğunu ilan etmesinin ardından durak Amerika Birleşik Devletleri’ydi. Sakin geçen antrenman ve sıralama turlarından sonra yarış bolca olaya sahne oldu. Yarışın sonunda Red Bull, takımlar şampiyonluğunu ilan etti.
Takımların çok ufak güncellemeler ile geldiği haftada; güncellemeleri yalnızca Mercedes, Alpine ve Alfa Romeo yaptı. Yarışın başında pole pozisyonunun sahibi Carlos Sainz’ın yarış dışı kalması ile tüm hikâye değişti. Gelin bu heyecan dolu yarışın düşenlerine ve çıkanlarına bakalım…
Düşenler
Alex Albon
Williams’ın pistin en yavaş araçlarından biri olduğunu varsaydığımızda, Alex Albon’un bugüne kadar yaptıkları takdir edilesi ancak 26 yaşındaki pilot Austin’de istenilen performansı pek de sergileyemedi. Yarışın başında aslında tüm işler onun lehine ilerliyordu ancak yer etkisinin Williams’a verdiği zararı yarış esnasında net olarak yaşadı.
Sıralama turlarında ikinci seansa kalarak büyük iş başaran Alex Albon, diğer isimlerin cezaları ile ilk 10’da yer bulmuştu. Sekizinci başladığı yarışta uzun süre puan sınırına tutunma çabası verdi. Güvenlik aracı altında pit yaparak avantaj da elde etti ancak puan alamadı.
Kişisel olarak gurur duyulacak birçok refleks gösteren Albon için düşenler kısmında olma nedeni fırsatı tepmiş olması.
Lance Stroll
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Lawrence Stroll, oğlu olmasa acaba Lance Stroll’ü yarıştırır mıydı? Tüm Formula 1 izleyicilerinin mutabık kaldığı konu bu ve tek cevap var: Hayır!
Lance Stroll, 2020 Türkiye GP’den sonra en parlak sıralama turlarını geçirdi ardından yarışta da iyi bir tempo tutturmuştu ancak Fernando Alonso’nun ve kendisinin canına kast etse yapabileceği bir hareketi yarış içerisinde yaptı. Hızlanma esnasında yanlış zamanda yön değiştiren Lance Stroll, arkadan gelen Fernando Alonso’nun temas etmesine neden oldu. Alonso’nun havalandığı kaza sonrasında neyse ki bir yaralanma olmadı.
Yarış dışı kalana kadar takım arkadaşı Sebastian Vettel’den yaklaşık yarım saniye daha iyi tempo tutturan Stroll, kazaya sebebiyet gerekçesi ile düşenler kısmının yıldızlı pilotu.
Daniel Ricciardo
Bal porsuğu, perşembe günü at sırtında girdiği padokta en havalı olduğu anı yakalamıştı çünkü pistte bu denli şaşaalı bir görüntüsü uzun süredir bulunmuyor. Takım arkadaşı Lando Norris’in puan almak için uğraştığı bir yarışta ilk 10’u zorlayamadı bile, tempolarda da bu net olarak görülüyor.
Austin Pisti aslında Daniel Ricciardo’nun genlerine uygun bir pist ancak aldığı kötü start ile beraber toparlanma adına pek bir çabası olmadı. Son sıraların demirbaşı olan Nicholas Latifi’nin önünde ancak 16. sırada yarışı bitirdi.
Yarış başlarında takım arkadaşı Lando Norris ile benzer tempolar tutturan Ricciardo, yarış sonlarına doğru Norris’ten iyice koptu. Genel tempoda da takım arkadaşından yaklaşık 1 saniye daha yavaş kaldı. Gelecek sezon koltuğu olmayan Daniel Ricciardo için akıllarda kalmak adına önünde az yarış kaldığını düşünüyorum. Formula 1’de kimse geçmiş performansınıza bakmaz, güncel olmanız gerekiyor.
Carlos Sainz
Carlos Sainz için, 250 metrelik ilk düzlük sonunda işler pek de fena gitmiyordu ancak George Russell temasta bulununca Ferrari için de, onun için de işler tersine döndü.
Hafta sonu performansı gayet yerinde olan İspanyol pilot için Max Verstappen ve Charles Leclerc ikilisinin önünde pole pozisyonunu almak oldukça önemliydi. Henüz pole pozisyonunun tadını çıkarmadan ilk virajda yarış dışı kalarak büyük bir kaosun ilk halkasını oluşturdu.
Austin’de ikinci sırayı alanın daha avantajlı olduğunu yıllarca izledik ancak henüz ilk virajda kaosa kurban gitmesi Red Bull’un şampiyonluğunu da perçinledi. Mercedes, Ferrari ve Red Bull üçlüsünün iyi olduğu haftada pole pozisyonunu alan Carlos Sainz iyi iş çıkardı ancak startta geçilmese belki de bunlar olmayacaktı.
Çıkanlar
Max Verstappen ve Red Bull
Kurucusu Dietrich Mateschitz’in ölümünün ardından hafta sonu, Red Bull için daha özel hale geldi. Max Verstappen’in ilk viraja varmadan liderliği ele geçirmesi ile herkes yine rahat bir galibiyet bekliyordu ancak yarış pek de öyle olmadı.
Yarış esnasında öne geçtiği andan itibaren rüzgârdan kaynaklı olarak ayarlardan şikâyet eden Verstappen’in sesi hiç olmadığı kadar endişeli geliyordu. Belki de pit stop sırasında olacaklar içine doğmuştu. Arkadan gelen Lewis Hamilton ve Charles Leclerc ikilisinin iyi performansı bu endişeyi katlıyordu. 35. turda ikinci kez pite girdiğinde yaklaşık 14 saniye pitte kaldı.
Döndüğünde Lewis Hamilton’un gerisindeydi. Lastik verimliliğinin avantajını da kullanarak yarışın sonlarına doğru öne geçti. İlk ve orta bölümdeki pitler arasında Max Verstappen ve Lewis Hamilton arasındaki tempo farkı, Verstappen lehine yaklaşık 0,36 saniyeydi. Son bölümde ise fark yarım saniyeye kadar çıktı. Genel tempoda ise Max Verstappen yaklaşık 0,78 saniye daha üstün bir tempoda yakaladı.
Red Bull bu galibiyet ile dokuz yıl sonra takımlar şampiyonluğuna uzanırken, Verstappen de bir sezonda en fazla galibiyet sayısında (13) Michael Schumacher ve Sebastian Vettel ikilisini yakaladı.
Mercedes
Mercedes ve Mercedes motorlu araçlar hafta boyunca iyi bir çizgi yakaladı. Lewis Hamilton’un zafer mücadelesi aslında “bitti” denen Mercedes’in geldiği noktayı net olarak önümüze seriyor. Carlos Sainz’ı yarış dışı bırakan George Russell aslında bu hamle ile Max Verstappen için Lewis Hamilton’a “Hammer Time” dedi ancak araç pek de izin vermedi.
Lewis Hamilton ön kısımda tıpkı 2021 yılında olduğu gibi Max Verstappen ile mücadele etti. Arka tarafta da George Russell beş saniye cezasını pitte çekip geriye düşmesine rağmen iyi işler çıkardı. Lewis Hamilton ve George Russell arasındaki tempo farkı pitler ve son bölümdeki yumuşak hamurlu deneme çıkarıldığında yaklaşık olarak Lewis Hamilton lehine 0,55 saniyeleri buluyor.
Lewis Hamilton, bu sezonun ilk galibiyetine çok yaklaşmıştı ancak son turlarda kaybetti. Sezonun en “2021 benzeri” performansıydı ve kesinlikle takıma gelecek yıl şampiyonluk mücadelesine geri dönmek için motive edici bir sürüştü. Diğer yandan “Hız Ölçüm” verilerinde de Mercedes motorları dört noktanın ilk beş sırasında en fazla yer alan motor konumunda, bu durum da geleceğe dair diğer bir umut. Bu arada Lewis Hamilton’un da her sezon galibiyet serisini sürdürmesi için son üç yarışı kaldı.
Fernando Alonso
Lance Stroll ile temas ettikten sonra yaşadığı kazanın ardından her pilot kolay kolay yarışa dönemezdi ancak Fernando Alonso her durumda yarışmaya devam ediyor. Tıpkı zamanında Azerbaycan’da patlak lastik ile devam etme ısrarı gibi.
Bu ürkütücü ve korkunç olaydan sonra aracın durumunu açıklamamasına rağmen Alpine’in en iyi durumda olmasına imkân yok, buna rağmen Fernando Alonso altıncı sıraya yükselmeyi başardı. Son anlarda çok daha taze lastikli bir McLaren ile Norris tarafından geçildi ancak bu pek de önemli değildi.
HAAS’ın “güvenli sürüş” gerekçesi ile itiraz ettiği Fernando Alonso’nun kırık sağ ayna ile sürüşü, İspanyol pilotun 10 saniye dur kalk cezası almasına neden oldu bu da onu 30 saniye geriye itti. Yani yeni sonuçlara göre Fernando Alonso 15. sıradaydı.
Alonso’nun yarışta devam etmesi bile olağanüstüydü. Böyle mükemmel bir sonuç elde etmek de bu benzersiz kararlı pilota bir başka övgü olmalıydı. Kâğıt üzerinde olan puan elinden alınmış olsa da Formula 1 dünyasının gözünde bu hafta sonu pistte kazanan oldu.
Sebastian Vettel
Aslında çok daha iyi bir sonuç olabilirdi eğer pit stop esnasındaki hatası olmasaydı. Bu sebeple Aston Martin’i düşenler kısmına eklemem gerekirdi aslında.
Bu 6 puanlık başarı Sebastian Vettel’e bir şey katmayacak veya puan alamasa bir şey eksilmeyecekti. Önemli olan, Red Bull dönemi sonrasında olan kariyerindeki en iyi yarışlardan birini çıkarmasıydı. Bu kadar cesur hamlelerle 13. sıradan 8. sıraya yükselmek, emekliliğe bu kadar yakın bir adam için pistin önlerinde olduğu zamandakiler gibi mükemmeldi. Bu sürüş dahi emeklilik kararının erken olduğunu gösteriyor.
Bu aralar beraber anılan Fernando Alonso’dan 0,6 saniye daha hızlı bir yarış temposu tutturan Sebastian Vettel, verilen cezaların ardından 7. sıraya kadar yükselmeyi de başardı. Aston Martin’in Alfa Romeo’yu yakalaması adına önemli bir adım olan bu yarışta Lance Stroll de puan alabilse belki de 6. sıra için önemli bir adım atılmış olacaktı.
Sezonun bitimine üç yarış kala hem bu mücadele, hem de pilotlar şampiyonasındaki ikincilik mücadelesi kızışmaya başladı.
Yazan: Muhammed Kaya
Editör: Doğa Üründül
