Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sendikalar ve partiler neden farklı asgari ücret öneriyor?

Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanmadan önce, siyasi partiler ve sendikalar, 7 bin 785 lira ile 13 bin 200 lira arasında değişen asgari ücret önerilerini açıkladı. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) asgari ücreti 13 bin 600 TL olarak hesaplarken siyasi partilerden farklı öneriler geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve HDP Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Turan, asgari ücret için önerdikleri rakamları nasıl tespit ettiklerini Medyascope‘a anlattı.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, yarın (7 Aralık) toplanacak. Komisyonda işçi tarafını temsil eden Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Başkanı Ergün Atalay “kırmızı çizgilerinin açlık sınırı” olduğunu söylemişti. TÜRK-İŞ’in kasım ayı raporuna göre dört kişilik bir aile için açlık sınırı 7 bin 785 TL. Asgari ücret görüşmeleri başlamadan beklentilerin altında bir sınır açıklayan Atalay’a tepki gösterilirken Atalay, eleştirilere “Açlık sınırını sanki asgari ücret olarak kabul etmişiz gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Ben pazarlık masasında bana sorulduğunda, ‘Açlık sınırı ortada, ben bunun üzerini konuşacağım’ demek istedim” diyerek yanıt vermişti. 

En yüksek öneri DİSK’ten geldi

Komisyona dahil olmayan ancak her yıl kendi asgari ücret önerisini sunan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), dün (5 Aralık) 13 bin 200 TL’lik asgari ücret önerisini açıkladı. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücretin yılda dört kez güncellenmesi gerektiğini söyleyerek, “Bugün asgari ücreti konuşurken sembolik bir ücreti değil, ortalama ücreti konuşuyoruz. Bu koşullar altında asgari ücretin insanca yaşanacak bir ücret olarak saptanması yaşamsal önem taşıyor” dedi.

HABER: DİSK’ten asgari ücret talebi: “2023’te 13 bin 200 TL olmalı”

Partilerden farklı asgari ücret teklifleri 

HDP Emek ve Sosyal Politikalar Komisyonu Eş Sözcüsü Cemalettin Yüksel, 30 Kasım’da partisinin asgari ücret önerisini en az 12 bin 500 TL olarak açıkladı. CHP genel başkan yardımcıları Bülent Kuşoğlu ve Seyit Torun, farklı tarihlerde en az 10 bin TL deseler de CHP’den resmi bir ücret önerisi gelmedi. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu ise dün (5 Aralık) partisinin önerisini 9 bin 600 TL olarak açıklarken, asgari ücretin üç ayda bir güncellenmesi gerektiğini söyledi.  

HDP, enflasyonu ve yoksulluk sınırını dikkate alıyor

Medyascope’a konuşan HDP Ekonomi ve Tarım Politikalarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Turan, asgari ücret önerisinde iki parametreyi dikkate aldıklarını söyledi. TÜRK-İŞ’in kasım ayında açıkladığı 25 bin 364 TL’lik yoksulluk sınırı verilerini baz aldıklarını belirten Turan, “Parametrelerden birincisi, enflasyon, ikincisi ise yoksulluk sınırı. Bir hanede iki kişinin çalıştığı varsayılırsa, onların alacağı miktarın yoksulluk sınırının altında olmamasına özen gösteriyoruz” diye konuştu.

“TÜRK-İŞ’in önerisi kabul edilebilir bir şey mi?”

TÜRK-İŞ’in 7 bin 785 TL’lik “kırmızı çizgisini” eleştiren Turan, “Türkiye’nin en fazla işçisinin üye olduğu sendikanın başkanı çıkıyor, açlık sınırında bir öneri yapıyor, kabul edilebilir bir şey mi” dedi. 2019’daki asgari ücret görüşmelerinde, Atalay’ın mikrofonu açık kalınca duyulan, “Uzasa işi karıştıracağız, en azından kapattım böyle” sözlerini hatırlatan Turan, şöyle konuştu:

Daha önce de kapalı sandıkları mikrofonlara pek çok şey konuşmuşlardı. Ya daha önce ne dediklerini bilmiyorlar ya da iktidarla aralarında, bizim bilmediğimiz başka bir uzlaşma var. Sendika böyle diyecek, Erdoğan da ‘Bu kadar olur mu, 500 lira da ben veriyorum’ deyip, tek şef olma durumunu seçimlerden önce perçinlemeye çalışacak, oradan bir rıza devşirmeye çalışacaklar. Pek çok kez buna benzer durumlar gördüğüm için böyle düşünüyorum.

“Büyük sermayeden vergi alınmıyorsa, küçük işletmelere de destek sunulabilir”

Asgari ücret artışıyla işçilerin kayıtdışı çalışmaya itilmesi veya işten çıkarılmalarına dönük kaygıların her zaman olduğunu söyleyen Turan, “Bu kaygıya teslim olunduğunda insanlara ‘Köle koşullarında çalışın’ demekten başka bir şey kalmıyor” dedi. Devletin düzenleyici olarak, denetimleri artırması ve kayıtdışı çalışma ile işten çıkarmalara yönelik tedbir alması gerektiğini vurgulayan Turan, şunları söyledi:

Klasik iktisatta, asgari ücretin artmasının karşısına getirilen şey, bunun enflasyonu artıracağı, dengeleri bozacağı oluyor. Oysa enflasyonu artıran şey asgari ücrete yapılan zam değil, tam tersine sermayenin olağanüstü kârlarıdır, rantlarıdır. Bütçede, sermayeden alınmayacak 800 milyar TL’lik vergi var. Büyük sermayeden bu kadar vergi alınmıyorken, zorda kalacak olan küçük ve orta ölçekli işletmelere, devlet birtakım destekler sunabilir.

Partilerin asgari ücret önerileri neden değişiyor

Siyasi partilerin asgari ücret önerilerinin değişmesinin “hangi zaviyeden baktıklarıyla” ilişkili olduğunu belirten Turan, “Biz emeğin, işçi sınıfının, yoksulların zaviyesinden bakıyoruz. Onlar da belli ki başka bir zaviyeden bakıyorlar” dedi. Başka partilerin ya da iktidara yakın sendikaların, iktisattaki “kaynaklar yetersiz” mottosuyla hareket ettiğini söyleyen Turan, “Daha ketum davranıyorlar ve daha az asgari ücret artışından yanalar. Oysa biz, daha demokratik, kamucu, planlamacı, kaynakların daha adil dağıtılacağı bir toplumda, 12 bin 500 TL’nin bile az olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

CHP’nin asgari ücret önerisi belediyelerinde uygulanacak

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve CHP Emek Büroları Koordinatörü Veli Ağbaba, partisinin asgari ücret konusundaki tutumunu Medyascope’a açıkladı. CHP’nin bu konudaki çalışmalarının devam ettiğini ve işçi konfederasyonlarıyla görüştüklerini söyleyen Ağbaba, “Her yıl kamuoyu ile paylaştığımız asgari ücret önerimiz iktidarın açıkladığı asgari ücretten fazladır ve asgari ücret önerimiz iktidarda olduğumuz belediyelerimizde uygulanmaktadır. 2023 yılı için açıklayacağımız asgari ücret önerimiz de belediyelerimizde uygulanacak” dedi.

“Türkiye’de çalışanların neredeyse yarısı asgari ücretli”

TÜRK-İŞ’in tepki çeken 7 bin 785 TL’lik sınır açıklaması hakkında Ağbaba, “İşçi konfederasyonları kendi araştırmaları ve çalışmaları neticesinde asgari ücretin en az ne kadar olması gerektiğini veya hangi rakamın altında bir ücreti kabul etmeyeceklerini belirtirler” diye konuştu. Ağbaba, asgari ücret belirlenirken, ücret düzeyiyle birlikte nelerin dikkate alınacağının da önemine dikkat çekerek, şunları söyledi: 

Türkiye’de asgari ücret ortalama bir ücret haline gelmiştir. Eğer ki siz, minimum ücret seviyesinde bu kadar çalışan topluluğu yaratırsanız, sonuç olarak ülkeyi açlık ve yoksulluk sınırı altında çalışan, kocaman bir yoksul çalışanlar ülkesine döndürürsünüz. Avrupa Birliği’nde asgari ücretlilerin oranı ortalama yüzde 4 civarında iken, Türkiye’de çalışanların neredeyse yarısı asgari ücret veya asgari ücretin hemen üzerinde bir ücret elde etmektedir.” 

“Sofrada küçülen ekmeğe TÜİK, açıkladığı manipülatif verilerle katkıda bulunuyor” 

Ağbaba, iktidarın işçileri enflasyona ezdirmeme iddiasına “Talimat ile ayarlanan TÜİK verilerine mi, yoksa halkın çarşıda, pazarda hissettiği gerçek enflasyona mı” sorusuyla karşılık verdi. TÜİK’in açıkladığı düşük enflasyon verilerinin işçilerin, emeklilerin, memurların daha az maaş almasına neden olduğuna dikkat çeken Ağbaba, “Sofrada her gün küçülen ekmeğe TÜİK, açıkladığı manipülatif verilerle katkıda bulunuyor” dedi. Ağbaba, asgari ücrete yapılacak yüksek zamların da bir iki ay içinde eridiğine dikkat çekti:

Asgari ücreti ne açıklarsanız açıklayın, önemli olan asgari ücretin alım gücünü koruyabilmekte, açlık sınırı altında kalmasına izin vermemektedir. İktidarın ekonomi politikalarına baktığımızda, yapılacak zamlardan sonra çalışanların alım gücünü koruyacağını düşünmüyoruz. Esas mesele çalışanların yoksulluğunu ve ailelerinin açlık sınırı altında kalmasını engelleyecek politikaların hayata geçirilmesi gerekliliğidir.

“Kayıt dışılıkla mücadelede en önemli şey örgütlenme ve toplu sözleşme hakkı”

İşgücü verilerine göre, Türkiye’de kayıtdışı istihdam oranının yüzde 27,7 olduğunu belirten Ağbaba, şöyle devam etti: “Türkiye’de her 100 çalışandan 28’i hiçbir sosyal güvencesi olmadan, kayıt dışı olarak çalıştırılmaktadır. Kayıtdışı istihdam hem bir emek sömürüsüdür, hem de ülke ekonomisinin kayıtdışı olarak yönetilmesinde önemli bir sorun alanıdır. CHP olarak kayıtdışı istihdam ile mücadelede en temel önerimiz sendikalaşmanın yaygınlaştırılması ve sendika hakkının önündeki engellerin kaldırılmasıdır. Türkiye’de çalışanların yüzde 85’i bir sendikaya üye değil. Kayıtdışılıkla mücadele de en önemli şey örgütlenme ve toplu sözleşme hakkıdır.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.