Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İYİ Parti lideri Akşener Diyarbakır’da konuştu: “Ön yargıları yıkmaya, karanlık gölgeleri yırtmaya ve kucaklaşmaya geldim”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin 2’nci Olağan İl Kongresi’ne katılmak için Diyarbakır’a gitti. Akşener, Diyarbakır’a geliş amacını anlatırken, “Bu cennet topraklar, kurumasın diye; Dicle’de bir damla su olmaya geldim. Hevsel’in çiçekleri solmasın diye; bir avuç güneş olmaya geldim. Bu tepelerde maral olmaya, marazları kovmaya geldim! Ben burayı; çalmadan gireceğim kapım bildim de geldim” diye konuştu.

“İYİ Partiyi Kürtler, Türkler, Zazalar kurdu”

İYİ Parti’nin Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde yapılan Diyarbakır 2. Olağan İl Kongresi’ne partililer yoğun ilgi gösterdi. Kongrede en büyük ilgiyi İYİ Parti’nin Genel Başkan Yardımcısı, eski Devlet Bakanı Salim Ensarioğlu görürken, Akşener salona, “Dik dur eğilme, Diyarbakır seninle” sloganları ile girdi. Akşener, bu sloganlara, “Ben zaten eğilemem ki ben o işleri bilmem” diye karşılık verdi.

Daha sonra konuşan Akşener, İYİ Parti’yi bu vatanın has evlatları olan Kürtler, Türkler ve Zazaların kurduğunu, belirterek, “Tasada ve kıvançta, ortaklık duygusuyla; şanlı bir tarihe, beraber sahip olmanın, gururuyla; güzel bir geleceğe olan, umuduyla; eşitliğe, güvenliğe ve hürriyete, ulaşma idealiyle; Milletimizin, her renginden, her fikrinden, her kimliğinden; fedakâr, mert ve cesur insanlarımız kurdu! Onlar kurdu, biz de tabelaları astık. Salonlara sığmadık, sokaklara taştık. Sokaklara sığmadık, meydanlara aktık. Meydanlara sığmadık, memleketimize yayıldık. Her geçen gün, daha da büyüdük. milletimizin desteğiyle, hayır dualarıyla, bugünlere geldik” dedi.

“Diyarbakır bize kalbini ve gönlünü açtı”

İYİ Parti’nin bugünlere gelmesinde Diyarbakırlıların da katkısı olduğunu söyleyen Akşener, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Çünkü; her türlü iftiraya inat, Diyarbakır bize, kollarını açtı. Çünkü; her türlü yalana inat, Diyarbakır bize, kalbini açtı. Çünkü; her türlü çamura inat, Diyarbakır bize, gönlünü açtı. İlk günden beri; Uçurumun kenarındaki ülkemizi, kurtarmak için yanımdasınız. Milletimizin bastırılan sesini, duyurmak için yanımdasınız. Adalet için, huzur için, mutluluk için yanımdasınız. Zulme rağmen, baskılara rağmen, aslanlar gibi yanımdasınız! Allah sizlerden razı olsun. Rabbim beni, sizlere karşı mahcup etmesin. İyi ki varsınız, iyi ki buradasınız! Kardeşlerim; Kim, ne derse desin. Bu topraklar, misafirperverliğin topraklarıdır. Bu topraklar, kadirşinaslığın topraklarıdır. Bu topraklar, mertliğin topraklarıdır. Ben buraya, boş sözler için gelmedim. Hamasi nutuklar için, kürsüden şov yapmak için de gelmedim. Ben buraya; Bu cennet topraklar, kurumasın diye; Dicle’de, bir damla su olmaya geldim. Hevsel’in çiçekleri solmasın diye; bir avuç güneş olmaya geldim. Bu tepelerde maral olmaya, marazları kovmaya geldim! Ben buraya; Sözü, ayağa düşürmeye gelmedim. Ben burayı; çalmadan gireceğim kapım bildim de geldim. Ben buraya; kadim bir ahde, vefa sunmaya; Sarsılmaz bir vefaya, selam durmaya geldim! Ben buraya; rızanızı almaya geldim! Bir şeref sözü, Bir namus sözü, Bir Meral sözüyle; Önyargı duvarlarını yıkmaya, Karanlık gölgeleri, yırtmaya geldim. Ben buraya; kucaklaşmaya geldim! Çünkü; düşmanlar barışır amma… Kan kardeşler, kucaklaşır.”

“Korkuyla, baskıyla, sopayla yönetmeyi, düstur edinen, vesayetçi bir yönetim var”

Konuşması sık sık sloganlarla kesilen Akşener, ülkenin yaşadığı ekonomik durumu ve kutuplaşmayı da detaylı olarak anlatarak, “Dertlerini, bilmezden; sesini ise, duymazdan gelen, vicdansız bir iktidar var. Kendini ağa, milletimizi de maraba gören, çirkin bir zihniyet var. Korkuyla, baskıyla, sopayla yönetmeyi, düstur edinen, vesayetçi bir yönetim var. Milletin iradesini, tek bir kişinin, iki dudağı arasına sıkıştıran, ucube bir sistem var. Artık adını koyalım! Bugün mukaddesat, fasıkların diline düşmüştür. Bugün ahlak, arsızların diline düşmüştür. Bugün devlet, zorbaların eline kalmıştır. Bugün bayrak, şuursuzların eline kalmıştır. Bugün artık, ülkemizde; Kürt – Türk, Alevi – Sünni , şehirli – köylü, Muhafazakâr – Seküler, sağcı – solcu yok. Bugün artık, Türkiye’de;
Ak Partililer ve diğerleri var! Bir yanda; suç işleme özgürlüğü olanlar var; diğer yandaysa; nefes alması bile suç sayılanlar var”
dedi.

İYİ Parti lideri Akşener parti olarak bu zulmü durdurmaya ve çileyi bitirmeye geldiklerini söyledi ve “Bu adaletsizliğe, son vermeye geldik! Birbirinden cesur yüreklerle, işinin ehli kadrolarla geldik. Her bir derdimiz için, gerçekçi çözümlerle; her bir talebimiz için, somut adımlarla geldik. Devletimizin, kerim anlayışıyla, Cumhuriyetimizin, eşitleyen değerleriyle geldik. Aziz milletim; Hatırlayın; Sayın Erdoğan ve arkadaşları, Yolsuzluğu, yoksulluğu, yasakları, ortadan kaldırmak için, demokrasi trenine binmişlerdi, değil mi? Ama sonra ne oldu? yoksulluğu yöneterek, yasakları normalleştirerek, yolsuzluğun da, üstünü örterek, çuvallarını haramla doldurup, işlerine gelen ilk durakta, o trenden indiler” dedi.

“Hem kanayan yaraları deştiler hem yeni yaralar açtılar”

Akşener konuşmasının devamından kanayan yaraların deşildiğini ve yeni yaralar açıldığını vurguladı ve “Ama her şeye rağmen, biz biliyoruz ki; Yaralarımızın, bir merhemi var! Biz o merhemi; 1915’te, Çanakkale’de, omuz omuza şehit olurken bulduk! 1922’de, Sakarya’da, namahremin bileğini, bükerken bulduk! 1923’te, Ankara’da, ışıl ışıl bir hayali, birlikte kurarken bulduk! Ve biz o yaraları; 2023’te de, aynı mübarek merhemle; İstanbul’da, İzmir’de, Adana’da, Trabzon’da, Erzurum’da, Diyarbakır’da, tıpkı, bundan yüz yıl önce yaptığımız gibi, yine birlikte saracağız! Tıpkı, bundan yüz yıl önce olduğu gibi, bugün de; Bayrağımızın altında yaşamaktan, gurur duyan herkesle; Vatanımızın toprağında, alın teri ve kanı olan herkesle; Cumhuriyetimizin bekçisi olan herkesle; Kürdüyle, Türküyle, hep birlikte; Devletimizi, vasatlığa mahkûm eden, bu ucube sistemi, değiştireceğiz” diye konuştu.

“Keşkelerle bir yere varamayız, keşkelerin ağacı yeşermez”

Akşener, isyanlarının, asırlardır, vicdanla, vefayla, merhametle yoğrulmuş, bu güzelim memleketi; baskıyla, zulümle, eziyetle yönetenlere olduğunu söyledi.

Ayrıca Akşener, “İsyanlarının her daim mutluluğu hak eden, aziz milletimize, mutsuzluğu reva görenleredir! Bizim isyanımız; devletimizin gücünü, milletin huzuruna değil, kendi yararına kullananlaradır! Bugün geldiğimiz noktada, ‘keşkelerle’ bir yere varamayız. Çünkü; Keşkenin ağacı yeşermez. Gün; el ele, güneşin doğduğu yere bakma günüdür.Omuz omuza verip, burçların üzerinden, hevsel’in ötesinden söken, şafağı izleme günüdür. Soframızdan, hakkımızdan, vatandaşlığımızdan , İnsanlıktan çaldılar.Gün, hırsızlardan hesap sorma günüdür” dedi.

Millet iradesinin üzerinde, hiçbir iradeyi tanımayacaklarını ve Batı’ya boyun eğmeyecekleri sözünü verdiklerini hatırlatan Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dün olduğu gibi, bugün de; kaya gibi, dimdik, sözümüzün arkasındayız. Tehditle, baskıyla, korkuyla, aramıza girebileceklerini sandılar; Ama çok yanıldılar! Yalandan bir tarih yazarak, aramıza girebileceklerini sandılar; Ama çok yanıldılar! Bizi birbirimize düşürüp, koltuklarına tutunabileceklerini sandılar; Ama çok yanıldılar! Çünkü İYİ Parti; Milletin üstüne giydirilmiş, bir gömlek değildir. Milletin, kendi sinesinden çıkarttığı, bir tavırdır! Milletin, kendi sinesinden çıkarttığı, bir duruştur! Milletin, kendi sinesinden çıkarttığı, bir şuurdur! Haksızlığa, zulme ve istibdata karşı, şanlı bir itirazdır! Yolsuzluğa, yoksulluğa, yalanlara karşı, tavizsiz bir mücadeledir! Millet iradesinin, mavi göğe yükselen, al sancağıdır! Kimse merak etmesin! Biz, bu çarpık düzeni değiştirecek, vizyona sahibiz! Biz, memlekete demokrasiyi getirecek, birikime sahibiz! Biz, adaleti hakim kılacak, iradeye sahibiz! Ve biz, 85 milyon için, umudu kalıcı hâle getirecek, tek siyasi partiyiz! İşte bu yüzden; kara, tipiye, borana ve tüm çamurlara rağmen; biz hala buradayız, dimdik ayaktayız! İftiraları, yalanları, dümenleri, boşa çıkarttık! Karşımıza diktikleri, her türlü engeli, birer birer aştık! Biz bugüne kadar, karşılaştığımız her zorluğu, Devlet-millet bir olup, hep birlikte çözdük! Eminim ki; bugün yaşadığımız dertleri de; Devlet-millet el ele verip, hep birlikte aşacağız.”

“Kutsal hakkı, siyaset dışı aktörleri, meşrulaştırmak için kullanmayan; sahici siyasetçilerle, muhatap olmaktır”

İYİ Parti lideri, tek kriterlerinin milletin oyunu, bizzat ve sadece, milleti temsil etmek için kullanan; siyaset dışı aktörleri, meşrulaştırmak için kullanmayan; sahici siyasetçilerle, muhatap olmak olduğunu dile getirdi ve “Halka rağmen değil; halka doğru, halk için hareket eden; halis siyasetçilerle, rekabet etmektir. Mesele, Cumhuriyeti sözde değil, özde sahiplenmekse; Mesele, ahde vefa, akde sadakatse; Mesele, silahlara veda, kan dökmeye de, tövbe etmekse; Mesele, her türlü musibetin karşısında, çelikten, sarsılmaz bir, ‘biz’ olmak; sırtını da, kalbini de, o sapasağlam ‘bize’ yaslamaksa; Biz varız. Çünkü biz, ‘Konuşan Türkiye’den’ yanayız” diye konuştu.

“Ben bugüne kadar ne, elin sıtmasını kabul ettim; ne de, ötekinin, öldürmesine razı geldim”

Akşener, 1920’nin kıymetini bilmedikleri için 2020’yi kaybettiklerini, 1923’ün kıymetini bilmemeleri halinde ise 2023’ü kaybedebileceklerini söyledi ve sözlerini şöyle bitirdi:

“Ve bu cendereden çıkışımızın, tek yolu, konuşan bir millettir. Akıl, vicdan ve birliktelikle konuşan bir millet. Kardeşlikte buluşmuş, meşverette birleşmiş bir millet! Aynı ateşin üstünden, birlikte atlayabilen bir millet! Ben bugüne kadar; ne, elin sıtmasını kabul ettim; ne de, ötekinin, öldürmesine razı geldim. Ne, kimsenin örsü oldum; ne de, başkasının, çekici olmaya razı geldim. O halde diyorum ki; Gelin, bu demiri, beraber dövelim. Gelin, zulmün çekicini, zalimin elinden alalım. Gelin, o çekiçle, istibdatın zincirlerini kırıp; o kırık zincirden, kavuşmanın, dostluğun, kardeşliğin demirini, beraber dövelim. Biz biliriz ki; bir ülkeye, iyilik gelirse, ülkenin her yerine ulaşır. O iyilik, işte bugün, burada, bu salonda. Ve Allah’ın izni, milletimizin teveccühüyle; ilk seçimde, memleketin her yerine ulaşacak! 14 Mayıs, işte bunun miladı olacak.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.