İstanbul Kent Konseyi Başkanı Tülin Hadi, YetkinReport‘taki yazısında olası İstanbul depremini ele aldı.
Tülin Hadi, depremde yıkılan binalarda ilk akla gelenin müteahhitler olduğunu oysa bir şehir parçasının yapılaşmaya açılmasından, binaların birer birer yükselmesi ve içlerinde yaşamın başlamasına kadar uzanan süreçte siyasetçiler, yatırımcılar, mimarlar, mühendisler, projeleri onaylayanlar, şantiye sahalarının inşaatçı ve denetimci grupları, sigortacılar ve tekrar iskân ve işletme ruhsatlarını verenler gibi çok sayıda aktörün olduğuna dikkat çekti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem ve Zemin İnceleme Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan Enkaz Yönetim Planı’nda olası İstanbul depremi için 25 milyon ton enkaz oluşacağı ve elde bulunan imkânlar ile 1 milyon seferde ancak üç yılda kaldırılabileceğinin öngörüldüğüne dikkat çeken Hadi, şu değerlendirmede bulundu:
“Afetler karşısında yapılabilecekleri öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırabiliriz. Sonrasının başarısı da öncesindeki hazırlığa bağlı. Deprem öncesi hazırlıkların yetersiz olması nedeniyle sonrası da başarısız oldu. Kentsel dönüşüm adı altında depremlerin hasarlarını önlemeye yönelik hazırlıklar yapıldığı zannedilirken ortaya çıkan manzara herkeste büyük öfke yarattı. Öte yandan, afetlere toleranslı, kötü zamanları unutmaya meyilli insanlarda bu sorunun üzerine gitme, kamuyla işbirliği oluşturma kararlılığı uyandırdı.
Bir sorumluluk alabileceğini düşünen, organize olmak isteyen ve katılım talep eden insan sayısı Kahramanmaraş depremi öncesine göre azımsanmayacak kadar fazla. Bu kararlılık ile kamu üzerinde baskı oluşturup gözümüzü ayırmadan sürdürmenin, her düzeyde planlamaya katılımın tam zamanı.
Tülin Hadi’nin yazısının tamamını okumak için tıklayınız.