Gezi Parkı davasından tutuklanan Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay ve Mine Özerden bir yıldır, iş insanı Osman Kavala ise 2 bin gündür cezaevinde. Tutukluluklarının birinci yılında hak savunucuları, “Adalet, özgürlük, eşitlik, demokrasi için ses çıkar” diyerek arkadaşlarının cezaevinde olmasına ilişkin açıklama yapacak.
Gezi Parkı davasının karar duruşmasında (25 Nisan 2022) Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay ve Mine Özerden hakkında 18’er yıl, iş insanı Osman Kavala hakkında ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kararı verildi.
Gezi Parkı davasından tutuklananların arkadaşları bugün (25 Nisan) Türkiye’nin farklı illerinde açıklama yapacak.
Twitter’da Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay ve Mine Özerden’in tutukluluğu için “#2000gün1yıl” etiketiyle kampanya başlatıldı. Gezi davasından tutuklananların arkadaşları Twitter’dan “Adalet, özgürlük, eşitlik, demokrasi, gelecek, hak hukuk, Gezi, #2000gün1yıl ve Tayfun Kahraman için #SesÇıkar” diye yazdı.
Gezi Parkı davasından tutuklanan Tayfun Kahraman bir yıldır cezaevinde olmasıyla ilgili açıklama yayımladı, “Çok yakında memlekete bahar gelecek! Hukuksuzluk bitip eşit, özgür ve kardeşçe yaşayacağımız demokratik bir ülke kurma yolunda aranızda olmayı sabırsızlıkla bekliyorum. Sizlerin dayanışma ve destekleri ile başımız dik ve gururla, Gezi’yi savunmaya devam edeceğiz! Biz kazanacağız!” dedi.
Türkiye İşçi Partisi’nin Hatay milletvekili adayı, Av. Can Atalay da tutukluluğuna ilişkin mesaj paylaştı. Atalay, “Çok yakında memlekete bahar gelecek! Hukuksuzluk bitip eşit, özgür ve kardeşçe yaşayacağımız demokratik bir ülke kurma yolunda aranızda olmayı sabırsızlıkla bekliyorum. Sizlerin dayanışma ve destekleri ile başımız dik ve gururla, Gezi’yi savunmaya devam edeceğiz! Biz kazanacağız!” diye yazdı.
- Milletvekili adayı Can Atalay, Medyascope’a konuştu: “Demokrasi için, Hatay’ın yeniden inşası için bir oy Kemal’e, bir oy TİP’e”
Deprem dayanışmasındaki toplumsal seferberlik biziz, hepimiziz. 'Gezi bu memleketin eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi umududur.' demiştik. Zora düştüğümüz her anda o umut beliriyor. Memlekette adaletin kazanılması açısından da bu toplumsal dayanışma, sahiplenme önemlidir. pic.twitter.com/Gb4FNodSQM
— can atalay (@CanAtalay1) April 25, 2023
Osman Kavala tutukluluğuna ilişkin mesaj yayımladı, “14 Mayıs’tan sonra yargıda ve tüm kamu kurumlarında hukuk ilkelerine, insan haysiyetine ve insan haklarına saygı gösteren bir anlayışın hakim hale geleceğini ümit ediyorum” dedi.
Mine Özerden, “Geleceğimiz için #SesÇıkar” dedi, Çiğdem Mater, “Kesilmesini engellediğimiz her ağaç, geceleri sokakta özgür yürüme hakkımızdı. #2000gün1yıl için #SesÇıkar! Geleceğin için #SesÇıkar!” diye yazdı.
Kesilmesini engellediğimiz her ağaç, geceleri sokakta özgür yürüme hakkımızdı.#2000gün1yıl için #SesÇıkar!
Geleceğin için #SesÇıkar! pic.twitter.com/ZxTAj3oZkH— Çiğdem Mater'e Özgürlük (@freecigdemmater) April 24, 2023Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Geleceğimiz için #SesÇıkar pic.twitter.com/pm3ourOyPL
— geziyleyiz (@MineninDostlari) April 24, 2023
Ne olmuştu?
Gezi davasında ilk beraat kararı 2015 yılında verildi. Açılan ikinci dava sonucunda da mahkeme, 18 Şubat 2020’de Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Ali Hakan Altınay, Yiğit Aksakoğlu, Yiğit Ali Ekmekçi, Çiğdem Mater ve Mine Özerden’in beraatine ve tutuklu sanık Osman Kavala’nın tahliyesine hükmetti. Yurtdışındaki sanıklar Can Dündar, Memet Ali Alabora, Pınar Öğün, Gökçe Tüylüoğlu, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu ve İnanç Ekmekçi‘nin dosyalarıise ayırıldı. Kavala, tahliye kararı verildiği gün yeniden tutuklandı.
İstinaf Mahkemesi, Ocak 2021’de beraat kararlarını bozdu. Şubat 2021’de Kavala’nın “casusluk” suçlamasıyla yargılandığı dava dosyası Gezi davası ile birleştirildi. Nisan 2021’de yurtdışındaki sanıkların dosyası da ana dosya ile birleştirildi.
Yargılanan 16 kişi hakkında “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “mala zarar verme”, “tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi”, “ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme”, “nitelikli yağma”, “nitelikli yaralama”, “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet” suçlamalarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Gezi eylemlerine ilişkin Beşiktaş taraftar grubu Çarşı’ya “hükümeti yıkmaya teşebbüs” ve “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “suç örgütüne üye olma”, “kamu görevlilerinin görevini yapmasını engelleme” suçlamalarıyla açılan 35 sanıklı davada ise İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 29 Aralık 2015’te beraat kararı verdi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi ise Nisan 2021’de kararı oybirliğiyle bozdu. Bozma kararına gerekçe olarak, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve beraat kararlarının bozulmasıyla yeniden başlayan Gezi davası ile birleştirilme hususunun değerlendirilmemesi gösterildi.
30. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Mahmut Başbuğ, dosyaları birleştirme önerisini ilettiği 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne 28 Temmuz’da geçici görevlendirmeyle gitti ve bu mahkemede talep onaylandı. Başbuğ’un başkanlık yaptığı duruşmada dosyaların birleşmesine ve yargılamanın 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etmesine karar verildi.
Avrupa Konseyi’nin icra organı Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen serbest bırakılmayan iş insanı Osman Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair kararı 2 Şubat 2022’de oy çokluğuyla kabul etti ve Türkiye’ye yönelik ihlal süreci resmen başladı.
21 Şubat 2022’de 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Çarşı ve Gezi dosyalarını ayırdı.
Savcı, duruşma sonrası sunduğu mütalaasında Kavala ve Yapıcı’ya Türk Ceza Kanunu (TCK) 312. maddede yer alan “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçlamasını yöneltti. Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin ise aynı suça “yardım ettikleri” gerekçesiyle cezalandırılmasını talep etti.
Savcı Edip Şahiner, Pınar Öğün, Henry Jack Barkey, Can Dündar, Gökçe Tüylüoğlu, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Memet Ali Alabora, Yiğit Aksakoğlu ve İnanç Ekmekçi hakkındaki dosyanın ise ayrılmasını istedi.
25 Nisan 2022’deki karar duruşmasında ise mahkeme heyeti, Osman Kavala’nın TCK’nın 312. maddesi uyarınca “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, takdiri indirime yer olmadığına, “casusluk” suçlamasından beraatine ve tahliyesine karar verdi. Mahkeme, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin ise TCK 312’deki “yardım” suçlamasından 18’er yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve tutuklanmalarına hükmetti.