Uzmanlar, “Doğu Anadolu Fay Hattı’nın Kahramanmaraş bölümünde 500 yıldır biriken bir enerji var, dikkat!” diye uyardı, o uyarıyı CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç Kasım 2020’de Meclis’e taşıdı. “Maraş depreme ne kadar hazır?” diye sordu. İki yıl üç ay sonra kentin merkezi yerle bir oldu. Kahramanmaraş’a deprem göz göre göre geldi… Kentin sanayisi de büyük darbe aldı, esnafı da… Varını yoğunu kaybedenler 14 Mayıs’ta sandık başındaydı. Depremin merkez üssü Kahramanmaraş, depreme rağmen Recep Tayyip Erdoğan’ı 11 il arasında birinci sıraya yerleştirerek rekor kırdı. 3 puan kırıp, 1 milletvekilini elinden alsa da seçmenlerin yüzde 71,9’u Erdoğan dedi. Kılıçdaroğlu ise önceki döneme kıyasla oylarını yaklaşık 8 puan artırarak yüzde 22,2’ye çıkardı ve CHP, 45 yıl aradan sonra ilk kez iki milletvekilliği kazandı. 28 Mayıs’ta yapılacak seçim öncesi Medyascope ekibi kentteki dengeleri yerinde izledi.
Kamera-kurgu: Ayşegül Karagöz
Depremin merkez üssü Kahramanmaraş 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından yerle bir oldu. Can kaybı 10 bini aştı, binlerce kişi yaralandı… Binaların yüzde 40’ı yıkıldı, 29 bin esnaf belini doğrultamaz hale geldi. Türkiye’de hatırı sayılır oranda söz sahibi olan sanayi durdu. Yaşanan ağır travmanın izi hâlâ silinmiş değil. Caddeler, sokaklar, çarşı-pazar artık kentten ziyade büyükçe bir kasabayı andırıyor. Diğer illerdeki acı gerçek burada da kendisini gösteriyor. Kahramanmaraş da geç gelen yardımlardan yakınıyor, sonradan gelen yardımlarla yaşamını yeniden inşa etmek için çabalıyor. Ve tıpkı Adıyaman’da olduğu gibi Kahramanmaraş’ta da iki tarafın seçmeninin birbirine kırgın olduğu görülüyor.
AKP seçmeni 14 Mayıs’ta Erdoğan’ın elde ettiği galibiyetin ardından sosyal medyada yayılan “Hakkımızı helal etmiyoruz” sözlerini CHP’ye mal ediyor. CHP seçmeni ise seçim gecesi AKP zaferi kutlamak için yollara dökülenleri çok sert eleştirip binlerce kişinin hayatını kaybettiği topraklarda davul zurna eşliğinde yapılan kutlamayı AKP’ye mal ediyor.
Haksız da sayılmazlar… Çünkü kentteki enkazlardan, hâlâ en ufak bir esintiyle etrafa dağılan ve gözleri yakan toz bulutu, kente dışardan gelenlerin gözünü, orada yaşayanların yüreğini acıtmaya devam ediyor. O acının izlerini Trabzon Caddesi, Azerbaycan Bulvarı, Haydar Aliyev Caddesi, Milli Egemenlik Caddesi ve Het Caddesi’nde görmek mümkün. Enkaz yığınlarına basmadan bir yerden başka bir yere yürümek neredeyse imkânsız. İnsan 7-8 katlı bir apartmanın enkazına basarak ilerlerken doğrusu bir başkasının bedenini çiğniyormuş hissine kapılmaktan kendini alamıyor. En azından ben yürürken öyle hissettim. Çünkü o binalarda yaşayanların pek çoğunun hayata tutunamadığı, kentte herkesin bildiği bir sır. Sır gibi görünmesinin temel nedeni de kurtulanlar için hayata tutunmaktan başka çarelerinin olmaması. Seçimler işte tam onların bu çabasının üstüne geldi.
Kahramanmaraşlı meslektaşımız Sibel Atıcı’nın anlattığına göre siyasi partiler de seçim sürecinde yas tutan Kahramanmaraşlıya saygıda kusur etmedi. Hassasiyete önem verip, kampanyalarını mütevazı, müziksiz, mitingsiz, konvoysuz yaptılar. Temel düsturları insanların acılarını paylaşmak üzerine kuruldu. Ancak 28 Mayıs’a giderken aynı hassasiyetin gösterildiğini söylemek zor.
Erdoğan Kahramanmaraş’ta miting yaptı
Seçim öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan deprem bölgesindeydi. Kahramanmaraş’a gittiğimizde Erdoğan’ın burada miting düzenleyeceğini öğrenince, ister istemez rotamızı miting alanına çevirdik… Miting, artık kullanılamayan valilik binasının bulunduğu meydanda düzenlenecek… Ancak şehri tanımayanların alana ulaşmak için, kent merkezine yaklaştıkça giderek artan polis yoğunluğunu takip etmeleri yeterli…
Yol kenarları elinde Türk ve AKP bayrağı taşıyanlarla dolu. Daha mitingin başlamasına 2-3 saat olmasına karşın yol kenarlarında saf tutanların tek isteği sevgi gösterisinde bulunmak ve alana girişte Erdoğan’ı görmek… Meydandaki yerini sağlama almak isteyenler ise enkaz yığınlarına basarak bariyerlerle çevrili meydana ulaşmaya çalışıyor.
Onları takip ediyoruz biz de… Her attığım adımda kayıplar listesinde ismi yazan bir kişinin canını acıtıyormuş hissine kapılıyorum.
Binali Yıldırım ne anlatıyor?
Meydandaki kürsüye yaklaştıkça çoğalan coşku, geriye doğru ilerledikçe sönümleniyor. Erdoğan, yol boyu halkı selamlayarak meydana doğru ilerlediği sırada, konuşmacılar sırayla kürsüye çıkıyor. Kahramanmaraşlıların hayli oy verdiği Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, sekiz vekilden birini alan MHP lideri Devlet Bahçeli ve Binali Yıldırım… Yıldırım’ın Erdoğan hâlâ alana gelmediği için kitleyi oyalamak üzere kürsüye çıktığını anlamak çok vakit almıyor. Aklına ne gelirse konuştuğunu fark edince yanımda duran bir kadına eğilip soruyorum “Ne anlatıyor?” diye…
“Bizi anlatıyor” diyor, “İşte ev vereceklermiş, bize sahip çıkacaklarmış…”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Öyle mi?” diyorum, “Ben duymadım onları. TOGG’lardan filan bahsetti sanki!”
“Ne bileyim?” diye çeviriyor lafı “Ben de çok anlamadım…”
Alandaki diğer kişilerden de benzer cevaplar alacağımı düşünmekten kendimi alamıyorum.
Aynı anda güvenlik güçlerinin kontrol sırasında alana sokulmasına izin vermediği çakmak, ruj, su, meyve suyu ve daha pek çok eşyadan oluşan küçük tepeciğin etrafındaki kümelenme dikkatimi çekiyor. Kimi çocuğunu yollayıp yığının kenarından bir çakmak kapıyor, kimi göz ucuyla başka neler olduğunu inceliyor.
Derken çantasını kapan kalem, makyaj malzemesi vs. ne bulursa çantasına doldurmaya başlıyor… Ta ki polis fark edip de engelleyene dek…
O sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan kürsüdeki yerini alıyor… Alandaki dalgalanma ve gözlerdeki sevinç belirgin olarak artıyor… Bayraklar havalanıyor ve Erdoğan konuşmasına Kahramanmaraş’ta aldığı yüzde 71’lik oya teşekkür ederek başlıyor. Hemen arkasından da 28 Mayıs’ta çok daha fazlasını istediğini söyleyip kalabalığa yüzde 70’i çok daha yukarıya taşıma sözü verdiriyor… Onlar hep bir ağızdan söz verirken biz alandan ayrılıyoruz.
AKP birinci parti olsa da seçimin kazananı CHP
CHP’liler de var gücüyle 28 Mayıs’a hazırlanıyor. Onları hıncahınç dolu bir düğün salonunda koordinasyon toplantısı yaparken bulduk.
Söz buraya gelmişken, kentte hemen her kesimin saygısını kazanan isimlerin başında gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç’tan söz etmemek olmaz. Çünkü kentte her ne kadar AKP birinci parti olsa da nereden baktığınıza bağlı olarak seçimin bir kazananı da CHP.
Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki cumhurbaşkanlığında aldığı yüzde 74,2 oyun yüzde 71,11’e gerilemesi bir yana AKP Kahramanmaraş’ta uzun bir aradan sonra bir vekilini CHP’ye kaptırdı. 2018 yılında aldığı yüzde 58,4’lük oy, 10 puanlık bir düşüşle yüzde 47,7’ye geriledi. Altı olan vekili beşe düştü. Bu arada AKP’deki oyların bu kadar gerilemesinde, yüzde 5,4 oy alan Yeniden Refah Partisi’nin payının altını çizmek gerekli.
MHP’nin bir milletvekilini koruduğu kentte CHP, 45 yıl aradan sonra ikinci vekilini çıkarttı. Elde ettiği ikinci vekillik, kontenjandan aday gösterdiği DEVA Partisi’ne gitmiş olsa da CHP, Kahramanmaraş’taki oyunu yüzde 9,76’dan yüzde 16,3’e yükseltti. İşte bu başarı tablosu büyük ölçüde Ali Öztunç’a mal ediliyor. Öztunç, kentte seçmeni birebir dinleyen, sorunlarına çözüm arayan, seçimi kaybetse bile her birinin kapısını çalmaktan vazgeçmeyen bir vekil olarak tanınıyor.
Biz gittiğimizde de yine oradaydı. Bu kez ittifak bileşenlerinin de katılımıyla düzenlenen koordinasyon toplantısında konuşmacıydı.
“CHP oy alamadığı köyde çadırları söktü” iddiası
Erdoğan’ın miting sırasında üzerine basa basa söylediği “CHP’liler oy alamadığı köyde yardım için verdikleri çadırları söktü” iddiası Öztunç’un da gündemindeydi. Adı geçen Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Öksüzlü Köyü’nün muhtarının da katıldığı toplantıda iddiayı somut delillerle çürüttü. Öztunç, “Neymiş? Kahramanmaraş’ta depremzedelere gönderilen yardımları birileri haram ediliyormuş. Neymiş? Maraş Dulkadiroğlu ilçesi, Öksüzlü Köyü’nde CHP’li belediye çadır göndermiş, sözde CHP’ye oy çıkmadı diye aynı CHP’li belediye gidip çadır söküyormuş” dedi ve Öksüzlü Köyü’nde AKP’ye beş, CHP’ye 109 oy çıktığını anlattı. Köyün bağlı olduğu belediyenin de AKP’li olduğunu söyledi.
Köyün muhtarı Hasan Gözükara da “Külliyen yalan” diyerek Öztunç’u doğruladı. Çadırın depremin ilk günlerinde siviller tarafından verildiğini ancak köylülerin sağlam kalan cemevinde barınması nedeniyle erzak deposu olarak kullanıldığını ve ihtiyaç kalmayınca da seçimden çok önce sökülerek Adıyaman’a gönderildiğini anlattı.
Ancak Öztunç’un asıl gündemi 28 Mayıs’ta yapılacak seçim öncesi yapılacak çalışma ve sandık güvenliğiydi. Nitekim CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Esat Şengül, Öztunç’un koordinasyonunda yürütülen çalışma doğrultusunda Kılıçdaroğlu’nun yüzde 23’ün altında oy aldığı mahallelere odaklandıklarını anlattı: “Yani yüzde 77 oy alamadığımız seçmene gidecek, neden oy alamadığımızı sorgulayacağız. Elbette bir eksiğimiz vardır. Eksiğimizi ne olduğunu anlayacağız ve onu tamamlamaya çalışacağız ve buralardan ben inanıyorum ki Kahramanmaraş’ta ciddi bir oy çıkaracağız. Militarist karşı seçmeni bir kenara bırakıp, kararsız seçmene gerektiğinde milletvekillerimizi yönlendiriyoruz.”
Sandık görevlilerinin yaşadığı zorluğa da değinen Şengül, “Sandık başkanlığı AKP’li sandık görevlisinin eline veriliyor. Aslında sandık hukukuna göre bu yanlış. Görevlendirmelerin dönüşümlü yapılması lazım. Şimdi ben o sandık sorumlularını buradan uyarıyorum ve tüm sandıklara da mutlak surette adaylarımızı ve daha militarist partililerimizi yerleştireceğiz. Böyle bir adaletsizliğe izin vermeyeceğiz” diyor.
Kahramanmaraş 28 Mayıs’ta ne diyecek?
Kahramanmaraş Aktüel internet portalı sahibiyken deprem sonrası işyerindeki malzemeleri güç bela kurtaran meslektaşımız Sibel Atıcı’ya dönüyoruz… “Ne olur, dengeler değişir mi?” diye. Ciddi bir değişiklik beklemiyor meslektaşımız; “İki aday üç aşağı beş yukarı aynı yüzdelik dilimlerini alarak çıkar seçimden.”