Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Pervin Buldan: “Özdağ ile protokol imzalamış olabilirler, bizim için esas olan Kılıçdaroğlu’nun verdiği sözler”


HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Millet ittifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Zafer partisi lideri Ümit Özdağ ile imzaladığı protokolün hatırlatılması üzerine, “Biz Ümit Özdağ’ın faşist söylemlerine takılmıyoruz. Özdağ ile bir protokol imzalamış olabilirler. Bizim için esas olan Kılıçdaroğlu’nun topluma vermiş olduğu sözlerdir” diye konuştu. Yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ise Kürt seçmeni sandığı protesto etmemeleri konusunda uyararak, “Erdoğan’ın değirmenine su taşımayın” dedi.


Buldan: “İkinci tur faşizm ile demokrasi arasında bir referandum”

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Ahmet Türk, Yeşil Sol Parti milletvekilleri Meral Danış Beştaş, George Aslan, Sevilay Çelenk, Cengiz Çandar, Mehmet Kamaç ile birlikte, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 28 Mayıs pazar günü yapılacak ikinci turu öncesi Diyarbakır’da bir otelde basın toplantısı düzenledi. Seçimin ikinci turunun faşizm ile demokrasi arasında bir referandum olduğunu belirten Buldan, birinci turun eşit şartlarda yapılmadığını, Erdoğan’ın devletin bütün olanaklarını kullandığını vurguladı. Buldan, “28 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçiminin Türkiye’nin geleceği, barışı için önemli olduğunu biliyoruz. Tarihi bir kavşaktır. Birinci turda sürdürdüğümüz tutumu ikinci turda da sürdüreceğiz. Diyarbakır’a dair, ikinci tura dair önemli sonuçlar çıkacaktır. İkinci turda sandığa gidelim. Birinci turdaki kararlığımızı ikinci turda da gösterelim. Yarınlar bizi ilgilendiriyor” dedi.

“Erdoğan’ın gitmesiyle Türkiye toplumu rahat nefes alacak”

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar kazanmasının Türkiye toplumunu nefessiz bırakacağını söyleyen Buldan, “Erdoğan gitmeli. Gitmesiyle rahat nefes alınacaktır. Türkiye’yi nefessiz bıraktığını, her türlü hukuksuzluk ve baskıyı yarattığını, demokrasinin kırıntılarının kalmadığını gördük. Kürt düşmanlığı, kadın, barış düşmanlığı vardır. Erdoğan’ın gitmesiyle demokratik yolların açılabileceğine inanıyorum. Erdoğan tekrar kazanırsa -son yıllarda yaşadıklarımızın bunun göstergesi- bizler yine direniriz ama toplum nefessiz kalır. İkinci turda kazanabilirsek demokrasinin inşasını gerçekleştirmiş olacağız. İkinci turun faşizm ile demokrasi arasında bir referandum olduğunun altını çizmek istiyorum. Karanlık ile aydınlık arasında tercih yapılacak. Bu seçim tarihi bir seçim olacaktır. Türkiye’nin kaderini değiştirecektir. Herkese çağrı yapıyorum; Türkiye’nin kaderini değiştirmek bizlerin elinde. Mesele Millet İttifakı değil, sadece Türkiye’nin geleceğine bakıyoruz. Oyumuzu da Türkiye’nin geleceğine veriyoruz” diye konuştu.

Türk: “Sandığı protesto etmeyin, Erdoğan’ın değirmenine su taşımayın”

Görevden alınan ve yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ise değişimin kaçınılmaz olduğu bir süreç yaşandığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Tarihi bir dönemeçten geçiyoruz. Bizler açısından değişimin kaçınılmaz olduğu süreci yaşıyoruz. Son dönemde milliyetçi tartışmalar ister istemez halkımızda kırgınlık yarattı. Sakın oyuna gelmeyin. Protesto etmeniz durumunda Erdoğan’ın, iktidarın değirmenine su taşımış olacaksınız. Bir taraftan faşizmi Türkiye’de egemen kılmak isteyen bir anlayış var. Bunun karşısında en azından hukukun üstünlüğü konusunda bir yaklaşım var. Biz bu mücadeleyi şahıslar için yapmıyoruz. Demokratik bir gelecek için halkımızın özgürlüğe ve demokrasiye kavuşması için veriyoruz. Bir tercih ile karşı karşıyayız. Bizler bu durumda elbette ki tercihimizi demokrasiden yana kullanacağız. Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı seçilmesi halinde birçok talep yine gündeme gelecek. İki seçenekle karşı karşıyayız. Ya faşizme ya da halkın nefes alacağı süreci yaşatacak birilerine destek vermek zorundayız. Tercihimiz elbette Kılıçdaroğlu’ndan yana olacak. Milliyetçi söylemler nedeniyle halkımız kırgınlık yaşıyor ama oyuna gelmememiz lazım. Sandık başına gitmek gerekir. Ve sandıklara sahip çıkmamız gerekir.”

Buldan: “Biz Kılıçdaroğlu’nun sözlerini ve açıklamalarını esas alıyoruz”

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan HDP Eş Genel Başkanı Buldan, son dönemde gündeme taşınan milliyetçi söylemlerle HDP ve Kürt seçmenin sandıktan uzaklaştırılmaya çalışıldığını dile getirdi. Kılıçdaroğlu’nun Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile yaptığı protokolü hatırlatan Buldan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ben Ümit Özdağ’ın da Sinan Oğan’ın da iki ittifak arasında ve iki ittifak içerisine girerek birçok oyunu bozmak adına böyle bir hamle gerçekleştirdiklerini ifade etmek istiyorum. O yüzden biz Ümit Özdağ’ın ne dediğine bakmıyoruz. Özdağ’ın ırkçı ve faşist sözlerine asla takılmıyoruz. İkinci turda kazanmak için Özdağ ile bir protokol imzalamış olabilirler. Ama bizim için esas olan Sayın Kılıçdaroğlu’nun topluma verdiği sözlerdir ve yaptığı açıklamalardır. Hem kayyumla ilgili hem Kürt sorununun demokratik yollarla çözümüne dair söylemleri hem de Türkiye’nin geleceği açısından ve demokratikleşme yönünde atılacak adımlara dair söylemleridir. Biz bunu esas alırız ve buna bakarız. Özdağ, son günlerde ırkçı ve faşist söylemleri çok yaygın bir şekilde kullanıyor. Kürt halkına düşmanlığını bir kez daha ortaya koyuyor ve Kürt halkı üzerinde bazı oyunları oynamaya çalışıyor. Biz bu oyunlara asla ve asla gelmeyeceğiz. Bizim esas meselemiz Türkiye’nin demokratikleşmesi ve geleceğidir.”

Türk: “Özdağ ile imzalanan kayyum protokolünün bizim için hiçbir anlamı yok”

Ahmet Türk ise seçimin ikinci turunda Kürtsüz bir siyasetin yürütülemeyeceği mesajını vermek istediklerini vurguladı. Türk, “Özdağ ile imzalanan kayyum protokolünün bizim için hiçbir anlamı yoktur. Erdoğan, Kürt düşmanlığını yürütüyor. Binlerce Kürt cezaevindedir, Kürtlerin geleceğini karartıyor. Bunun karşısında olmaya mecburuz. Eski CHP’yi yeniden gündeme getiriyor. ’50 yıl önce CHP, Kürtler için bunu yaptı’ dersek biz geleceğimizi göremeyiz. Bugün amacımız, mesele Kılıçdaroğlu ve Erdoğan değil, Kürtler geleceğini inşa etmek istiyor” diye konuştu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.