Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ahmet İnsel: “Fransa’daki protestocuları Türkiye’deki Suriyelilerle karşılaştırmak konum olarak yanlış, onlar Fransa vatandaşı ve Fransız”

Fransa’da 27 Haziran’da Cezayir asıllı 17 yaşındaki Nahel isimli gencin polis tarafından öldürülmesinin ardından başlayan protestolar kısmen duruldu. Şu ana dek 3 binden fazla kişi gözaltına alındı. Protestocular çoğunlukla Afrika ve Arap kökenli gençler. Kameralara yansıyan görüntülerde Nahel isimli genç, ehliyetsiz araba kullanırken polis çevirmesine giriyor. Kaçmak isterken polis, Nahel’i silahla vurarak öldürüyor. Fransa’da yaşayan Prof. Dr. Ahmet İnsel, Gökçe Çiçek Kösedağı’nın sorularını yanıtladı. 

Fransa toplumsal protestoların sık görüldüğü bir ülke. Bu protestoların dinamikleri, katılanların profili ve sınıfsal yapısı değişiyor. 2005’te iki genç polis kontrolünden kaçarken elektrik trafosuna sığınıp, elektrik çarpması sonucu hayatını kaybetmişti. Olayın ardından Fransa’da yaşayan göçmenler protesto gösterileri yapmıştı. Dönemin İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy protestocular için “ayaktakımı” demişti. İnsel, bugün yaşananlarla 2005’te yaşananlar arasında üç temel fark olduğunu söylüyor.

Bunlardan biri, 2005’te protestocuların yaş ortalamasının 20’nin üzerinde olması, bugün ise yaş ortalaması 17. İkinci fark, bugün sosyal medya kullanımının daha yaygın olması ve gösterilerin sosyal medyadan yapılan çağrılarla yayılması. Üçüncü fark ise, 2005’te polisin silah kullanma yetkisinin olmaması. Bugün ise polisten kaçan kişilere karşı belirli durumlarda polisin silah kullanma yetkisi var. 

“Nöbetleşe gettolaşma”

Yoksul banliyölerde nöbetleşe bir gettolaşmanın olduğunu söyleyen İnsel “Yoksul yerleşim yerlerinde yaşayan gençlerin bir kısmı okul sistemiyle bu ortamdan kurtulabilseler de ilk fırsatta oralardan kaçıyorlar. Yerlerine gelenler daha kötü koşullarda yaşamak zorunda kalıyor. Buna ‘nöbetleşe gettolaşma’ deniyor” dedi. 

İnsel, daha önceki ayaklanmalarda sivil toplum kuruluşları ve sosyal politikalarla birlikte protestolara katılan gençlerin bir şekilde siyasi ve sosyal alana dahil edildiğinin altını çizse de, bugün yaşanan olayların olumlu gelişmelerle sonuçlanması konusunda umutsuz. 

İnsel’e göre, bu bölgelerin çoğunu sol ve sosyalist partilerin yönetmesi, sosyal politikalar konusunda olumlu sonuçlar doğurdu. ancak yeterli olmadı. 

Gençlerin görüntüsü, kimliği, inancı, kılık-kıyafeti nedeniyle polis kontrolüne maruz kaldığını belirten İnsel, “Yoksulluk gençleri uyuşturucu kullanımına ve ticaretine mecbur bırakıyor. Bu da polis şiddetini meşrulaştırma aracına dönüyor. Polisler giderek daha da sağcı kişilerden oluşuyor” dedi. 

Protestolar nasıl sonuçlanır, aşırı sağa etkisi ne olur?

İnsel, protestocu gençlerin özellikle tüketim toplumunun sembolü lüks mağazaları yağmalamasının önemli bir işaret olduğunu düşünüyor. Gençler, statü eksikliğinin, tüketim toplumuna dahil olamamalarının yarattığı öfkeyi lüks mağazaları yağmalayarak gösteriyor. 

İnsel “Bu sorunlara çözüm bulunamazsa Fransa’da aşırı sağın hiçbir şey yapmadan da seçimleri kazanması gündemde. Fransız solunun şiddet olayları karşısında ‘Tamam, biz bunları devrime dönüştürürüz’ diyerek aldıkları tavır aşırı sağın ekmeğine yağ sürüyor” dedi. 

“Fransa’daki protestoların Türkiye’deki sığınmacı sorunuyla ilgisi yok”

İnsel, Fransa’da yaşananları Türkiye’deki sığınmacı sorunuyla ilişkilendirmenin doğru olmadığını, çünkü Fransa’da eylem yapanların Fransa vatandaşı olduğunu ve göçmen olmadığını söyledi ve ekledi:

“Türkiye’deki sığınmacılarla karşılaştırmak konum olarak yanlış. Sorun Suriyeliler mi, yoksa Suriyelilere yapılan ırkçı davranışlar mı? Bunu sormak lazım. ‘Sorun yok’ demiyorum. Ancak Kürtlere yönelik ırkçı yaklaşımlar şimdi de Suriyelilere yöneliyor. Suriyelilerin çoğunluğu ele geçirmesi mümkün değil. Asıl sorun, toplumun Suriyelilere tanınan haklar nedeniyle kendi hakkının gasp edildiğini düşünmesi.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.