Memur maaş zammı hükümet dışında kimseyi memnun etmedi | Kamu sendikalarının planı ne?

Hakem Kurulu, memur ve memur emeklilerinin maaş zammını Kamu İşveren Heyeti’nin teklifine göre belirledi. Sonuçtan memnun olmayan kamu sendikaları temsilcileri Medyascope’a konuştu.  Oylamaya katılmadığı için eleştirilen KESK, eylemlerine devam edeceğini açıklarken, eleştirilerinde Hakem Kurulu’nu hedef alan Kamu-Sen, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşecek.

Dört milyon memurun ve iki buçuk milyon memur emeklisinin maaş zam oranları dün (31 Ağustos) belli oldu. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, hükümetin ikinci teklifini koruyarak 2024 yılı ilk altı ay için yüzde 15, ikinci altı ay için yüzde 10 ve 2025 yılı ilk altı ay için yüzde 6, ikinci altı ay için yüzde 5 zam teklif etti. 

OKUYUN: Hakem Kurulu memur maaş zammı için hükümetin teklifini kabul etti 

Hakem Kurulu’nda kimler var?

11 kişinin bulunduğu Kamu Görevlileri Hakem Heyeti’ne Sayıştay Başkanı başkanlık ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Hazine ve Maliye, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlıklarından birer bakan yardımcısı ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı ve bir akademisyen olmak üzere altı kişi Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Yetkili sendikanın önerdiği akademisyenler arasından bir kişi, yine Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Toplu sözleşme için yetkili sendika Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) iki temsilciyle, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) birer temsilciyle görüşmeye katılıyor.

31 Ağustos’ta yapılan, maaş zamlarının onaylandığı oylamada Cumhurbaşkanının atadığı altı kişi, hükümetin teklifi için kabul oyu kullanırken, Memur-Sen’in önerdiği akademisyen ve sendika temsilcileri ret oyu kullandı. KESK ise son oylamaya katılmadı.

Memur-Sen’in yoğunluğu sürüyor

Hakem Kurulu kararının ardından açıklama yapan Memur-Sen, belirlenen maaş zammına ve yönteme, “Karşı oylarımıza rağmen Kamu İşvereni’nin teklifi, Hakem Kurulu tarafından değiştirilmeden ‘noter usulüyle’ belirlenmiştir” diye tepki gösterdi. İlerleyen günlerde nasıl bir yol izleyeceklerine ilişkin haberde görüşlerine yer vermek için ulaşmaya çalıştığımız Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın ve konfederasyondan yetkili isimler, olumlu yanıt vermediler. Toplantı yoğunlukları olduğu bilgisini verdiler.

OKUYUN: Memur-Sen’den Hakem Kurulu’na tepki: “Memur maaş zammı, karşı oylarımıza rağmen değiştirilmeden ‘noter usulüyle’ belirlenmiştir”

“KESK sefalet anlarının oylanmasına katılmadı”

KESK Eş Genel Başkanı Şükran Yeşil Kablan, demokratik olmayan yapıdaki kurulda hükümetin karar çoğunluğunu elinde bulundurduğunu söyleyerek, “Taraf olan hakem olamaz” dedi. Yeşil Kablan, beş görüşme yapan Hakem Kurulu’nun son toplantısında oylamaya katılmamalarını şöyle açıkladı: 

Genele ilişkin uzlaşılmayan 55 maddenin, 52’si oylanmış ve reddedilmişti. Kira yardımı, çocuk yardımı gibi diğer taleplerin olduğu oylamalara biz de katıldık, onlar beşe altı oyla reddedildi.  Dün sadece ücret artışı, enflasyon farkı ve refah payıyla ilgili görüşmeler devam etti. Hakem Heyeti geçmiş yıllarda olduğu gibi hiç kimseyi şaşırtmadı ve hükümetin teklifini bire bir masaya getirerek oylanmasını istedi. Bu sefalet anlarının oylanmasına KESK olarak katılmadık. Önemli olan taleplerimizin altıya dört veya altıya beş oyla reddedilmesi değil, politik bir tavır koymak çünkü bunu kabul etmek, itiraz yolunun olmadığı, yargı yolunun kapalı olduğu, açmazlarıyla önümüze konulmuş olan bu süreci, ret veya evet oyu kullanmanın ötesinde oylamak, bu dayatmanın içerisinde yer almak kamu emekçilerine ihanet anlamı taşıyacaktı bizim açımızdan. Biz bu ihanetin içerisinde yer almadık.

“İktidarın politikalarını eleştirmeyip kurul azadeymiş gibi davranmak suç ortaklığıdır”

Yeşil Kablan, karar sonrasında Memur-Sen ve Kamu-Sen’in Hakem Kurulu’nu eleştiren açıklamalarına şöyle tepki gösterdi:

Eleştirmek yetmez, bugün tepki işyerlerini örgütlemekle olur. Yetkiyi vermiş olan üyelerin taleplerinin arkasında durmakla olur. Memur-Sen’in de yıllık toplamda yüzde 110’u aşan zam talebi söz konusuyken, yüzde 25’i onaylamış durumda. Burada tepki dediğimiz şey eylemliliktir, taleplerin arkasında durmaktır. KESK olarak yaptığımız ortak mücadeleyi büyütme çağrılarımız hem Kamu-Sen, hem Memur-Sen tarafından karşılıksız bırakılmıştır. Bugün iktidarın politikalarını eleştirmeyip, bu yoksulluk ve sefalet koşullarını, güvencesiz çalışma ortamlarını iktidar var etmemiş gibi, ondan azadeymiş gibi, topu Hakem Heyeti’ne atıp, heyetin işleyişini eleştirmek hakikaten kamu emekçileri ve emeklilerinin yaşadığı bu sefaletin suç ortaklığından başka bir şey değildir. Dolayısıyla itiraz ve tepki koymak, mücadeleyle olur, örgütlükle olur. KESK olarak ortak ve birleşik mücadeleyi büyütme çağrımız, bugün de bakî.”

“İki yılımızın heba edilmesine seyirci kalmayacağız” 

Taleplerimiz bakîdir, iki yılımızın gasp edilmesine, heba edilmesine seyirci kalmayacağız. Önümüzdeki dönemlerde yapacağımız eylem ve etkinliklerin çerçevesini işyerlerinde kamu emekçileriyle birlikte yürüteceğimiz tartışmalarla, onların talep, öneri ve beklentileriyle şekillendireceğiz. Sadece kamu emekçileri ve emeklileri açısından değil, ülkedeki ekonomik krizin derinliği, ağırlığı, vergideki adaletsiz sistem, alım gücünde her geçen gün düşüş ve karşı karşıya kaldığımız zamlar, bu enflasyonist ortamda bu ülkede yaşayan tüm kesimleri yakından ilgilendiriyor. Önümüzdeki dönemlerde bütçe görüşmelerinin başlayacağı süreçte, en geniş emek ve demokrasi güçleriyle eylem ve etkinlikleri örme noktasında çabalarımız olacak. Yürüteceğimiz tartışmalardan çıkacak eylem etkinliklerle yol haritamızı belirleyecek ve kamuoyuyla da paylaşacağız.

OKUYUN: Memurlar hükümetin zam teklifinden memnun mu? Kamu sendikaları Medyascope’a anlattı

Kamu-Sen Başkanı Kahveci: “Kuruldan memurun lehine bir şey beklemiyorduk”

Kamu-Sen Başkanı Önder Kahveci, Hakem Kurulu’nun kendilerini şaşırtmadığını ve geçmiş yıllarda olduğu gibi kamu işverenin teklifini onayladığını belirtti. Hakem Kurulu’nun yapısıyla ilgili itirazlarında haklı olduklarını söyleyen Kahveci, “Altı üye direkt hükümet tarafından atanıyor, buradan memurun, emeklinin lehine bir şey çıkmasını beklemiyorduk. Hakem Kurulu’nun yapısının değiştirilip, daha adil, hakkaniyetli karar verebilecek bir yapıya kavuşturulması için önümüzdeki süreç içerisinde biz de gayret ve çabalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu. Kahveci, önümüzdeki sürece dair eylem veya iş bırakma gibi bir planlarının olmadığını, sürece göre tekrar değerlendirebileceklerini söyledi. 

“Cumhurbaşkanıyla görüşmemizde bir kez daha dile getireceğiz”

Hakem Kurulu’nun kararına itiraz yolunun açık olmadığını hatırlatan Kahveci, “O süreç bitti diye de biz taleplerimizden vazgeçmiş değiliz. Taleplerimizi yine hükümet yetkililerine, Meclis gündemine taşıyarak, çalışanların, emeklilerin haklarının korunması noktasında mücadelemizi sürdüreceğiz. Önümüzde bütçe var, bütçe görüşmelerinde bu konuları gündeme taşımaya çalışacağız” diye konuştu. Kahveci, sözlerine şöyle devam etti: 

Sayın Cumhurbaşkanı’ndan zaten randevu talep etmiştik, onunla görüşmemizde bir kez daha bu konuyu dile getireceğiz. Memur maaşlarına yapılan 8 bin 77 liralık seyyanen zammın emeklilere yansıtılması artık kaçınılmaz bir şey. İnşallah kısa zaman içerisinde o düzenleme hayata geçer. En azından Sayın Cumhurbaşkanı’nın konuyla ilgili açıklaması da var ama yeni yıla bırakılmadan o düzenlemenin hayata geçmesi gerekir.

“Hükümet yetkilileriyle görüşmeden haklılığımızı nasıl anlatacağız?”

Cumhurbaşkanı’nın atadığı Hakem Kurulu’nun kararını eleştirirken, Erdoğan’la görüşmenin sonucu değiştirip değiştirmeyeceği sorusuna Kahveci, şöyle cevap verdi: 

Ülkeyi Sayın Cumhurbaşkanı yönetiyor. Biz devlet memuruyuz, kamu görevlisiyiz, emekliler de kamu görevini bitirip emekliye ayrılan insanlar. Neticede işveren tarafımız orası, yine orayla görüşmeleri sürdürmemiz lazım. Toplu sözleşme süreci bitti, Hakem Kurulu böyle bir karar verdi diye süreci burada bırakamayız. Biz iki yıl sonra ancak tekrar toplu sözleşme yapacağız. Bu iki yıllık süre içerisinde, tabii ki hükümet yetkilileriyle, Cumhurbaşkanı’yla görüşüp taleplerimizi onlarla paylaşacağız. Çalışma Bakanı’yla görüşeceğiz. Maliye Bakanı’yla görüşeceğiz. Bunları yapmadan zaten o hakları, haklılığımızı nasıl anlatacağız?

“Demek ki yetkili konfederasyon diğerlerini yok sayarak, kapalı kapılar ardında görüştü”

Kahveci, toplu sözleşme görüşmelerinde yetkili olan Memur-Sen’i şu sözlerle eleştirdi: 

22 gün toplu sözleşme süreci oldu, 22 gün içerisinde masa üç defa toplandı. Bizim olduğumuz toplantılarda, bizim taleplerimiz müzakere edilmedi. Masanın toplanmasını sağlayacak olan Kamu İşveren Heyeti ve yetkili sendika. Söze geldiği zaman yetkili sendika ama masanın toplanması konusunda niye irade ortaya koymuyor? Ya da bu konuların müzakere edilmesi için, bizim de bulunduğumuz ortamda niye itirazlarını dile getirmiyor? Ben üç toplantıya katıldım. Üç toplantının bir tanesinde zaten taleplerimizi gündeme getirdik. Diğer ikisinde de Sayın Bakan zam tekliflerini açıkladı. Ben her toplantıda söyledim ama taleplerimizi müzakere etmedik. Masayı her gün çalıştırabilmeliydik. 1-14 Ağustos arasında hizmet kolları toplu sözleşmeleri yapıldı, 14 Ağustos’tan itibaren genel toplu sözleşmeye geçildi. Genel toplu sözleşmede her gün toplanabilirdi. Çalışma takviminde her güne müzakere koyulmuş ama toplanmadı. O zaman aklımıza şu geliyor, demek ki yetkili konfederasyon diğer konfederasyonları yok sayarak, kendisi birebir kapalı kapılar ardında bu görüşmeleri sürdürdü.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.