Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Futbolda dolandırıcılık vurgunu: Denizbank eski Şube Müdürü Seçil Erzan’ın ifadeleri – Arda Turan’ın eriyip giden serveti – Fatih Terim olayın neresinde? 

Denizbank eski Şube Müdürü Seçil Erzan’ın dolandırıcılık davası kamuoyunu meşgul etmeye devam ediyor. Futbol dünyasının ünlü isimlerini milyonlarca dolar dolandırdığı iddia edilen Seçil Erzan’ın yargılama sürecinden ortaya çıkan bilgileri sizin için derledik. 

Futboldaki dolandırıcılık vurgunu

Futbol dünyasındaki tanınmış isimleri milyonlarca dolar dolandırdığı iddia edilen Denizbank eski Şube Müdürü Seçil Erzan’ın yargılanmasına devam ediliyor. Seçil Erzan hakkında Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera, Volkan Bahçekapılı, Semih Kaya ve Selçuk İnan gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 18 kişiyi dolandırdığı gerekçesiyle 226 yıl hapsi isteniyor.

Seçil Erzan’ın bu dolandırıcılığı yaparken ünlü teknik direktör Fatih Terim’in adını kullandığı iddia ediliyor. 

İsmail Saymaz’ın ortaya çıkardığı belgeye göre Seçil Erzan’ın tanınmış simalardan topladığı paralar şöyle:

Gazeteci Dinçer Gökçe’nin haberine göre yedi kişi ile birlikte “dolandırıcılıkla” yargılanan Seçil Erzan’ın soruşmadaki ifadelerinde bu süreçte çok sayıda kişinin yüklü miktarda para kazandığını belirtti. Erzan’ın ifadesi şöyle:

“Ben dolandırıcı değilim. Beni ben dolandırdım”

Seçil Erzan: “Ben batmak üzere olan bir geminin kaptanıydım. Dolandırıcı olsam gemi batar ben kurtulurdum. Suça konu olan bakiyenin bende olmadığı, bu bakiyeyi bir yerde saklamadığımı, bununla bir şeyler almadığımı salondakilerin bildiğini çok iyi biliyorum. Bakiyenin 45 milyon olmadığını bildiklerini de biliyorum. İddianamede adı geçenlerle paradan para kazanma konusunda ortak noktamız vardı. Çok iyi çalışandım, çok iyi iş yapardım bu yüzden o camiada bilinirliğim oldu. Ben dolandırıcı değilim. Beni ben dolandırdım. Son dönemde bir şeyler ortaya çıktı. Ben Galatasaray kulübüne yakın olduğum için oyuncuların parasını değerlendirme konusunda elimden geleni yapıyordum. Ben insanların parasını üzerime almadım. Birileri beni dolandırdı. Dışarıda parayı değerlendireceğimi düşündüm ve evimi defalarca ipotek ettim. Arabamı sattım her şeyi mi sattım”

“Çok kazanmak istemeleri beni bu hale soktu”

“Faiz adı altında bu insanların aza tamah etmemeleri, çok kazanmak istemeleri beni bu hala soktu. Şubat ayından sonra ben baskı altına girdim. Bu insanlar 7/24 beni rahatsız ettiler. Çok kötü olaylar yaşadım, evimi bastılar, silahla tehdit ettiler, mermi gösterdiler, işten attıracağız diye tehditler ettiler. Ben çok korkak biriyim. Ben 45 milyon dolar değil bin dolar bile kaçıramam. Ben bankadan para alıp vermesem de kendi malımı satıp onlara para verdim. Ben kaçmadım, gitmedim. Amacım kimseyi dolandırmak değildi. Basiretli bir bankacıydım. Ben dolandırıldım. İnsanlar benim sayemde bir şey sahibi oldu.”

“Ortak paydamız paradan para kazanmaktı”

“Adı geçen herkesle ortak paydamız paradan para kazanmaktı. Bu işlemlerden komisyon da almıyordum. 2020 yılında Galatasaray camiasında saygın biri (Fatih Terim) 300 bin dolar para vermişti. Sonrasında o dönemde kulüpten ayrıldı. O kişi kendisi elden parasını teslim etti, o parayı değerlendiriyordum. Bana verdiği paradan çok çok fazla istemeye başlayınca hayır diyemedim. İstediği zaman 50-100 bin gibi ona geri gönderiyordum”

“Kazandıramayınca dolandırıcı oldum”

“Fon adı altında kimseden para almadım. Bana herkes çok para kazanmak için ikna olmuş şekilde geldi. Fon adı altında para aldığım kişiler oldu. Kazandırırken Seçil’dim, kazandıramayınca dolandırıcı oldum”

Fatih Terim olayın neresinde?

Galatasaray ve Türk futbolunun efsane isimlerinden Fatih Terim’in, soruşturma kapsamında 2 Haziran tarihinde ifade verdiği ortaya çıktı. Son.tv isimli internet sitesinin elde ettiği bilgilere göre; Fatih Terim’in savcılık ifadesinde, “Bu fonla alakalı Seçil Erzan’a hiç para vermedim. Bahsedilen fon ile yakından uzaktan ilgim yok” dediği öğrenildi.

Fatih Terim’in ifadeleri şu şekilde:

“Bütün bankacılık işlemlerimi birlikte çalıştığım bankada çalışanlar yönetmekteydi. Hayatımda hiçbir zaman o bankanın hem Florya’daki hem de Levent’teki şubesine gitmedim. Paraya ihtiyacım olduğu zaman ise yakınlarımdan, aile dostlarımdan isterim. Onlar gidip gerektiğinde bankadan parayı çekip bana getirirler. Bazen de yanımdaki çalışanlarım ihtiyacım olan parayı bankadan alıp bana getirip verirler. Bir takım belgelere imza atmam gerektiğinde ise zaman zaman Seçil Erzan yanıma gelip Florya’daki tesislerde imzamı alırdı”

“Bu fon ile alakalı Seçil Erzan’a hiç para vermedim. Fakat ben zaman zaman çalıştığım bankacılara durumumun ne olduğunu sorarım. Onlar da bana parasal durumuma ilişkin excel tablosu olacak şekilde bir görsel fotoğraf çekip bana yollarlar. 6 Nisan’da hesabımda ne olup bittiğini öğrenmek için bankada çalışan Rüya Hanım’la mesajlaştım. Gönderdiği excel tablosunda 3 kalem gözükmekteydi. Birincisinde 219 bin 300 dolar, 47 bin 400 lira ve 3 milyon dolar şeklinde bilgiler yer alıyordu. Sonrasında Seçil Erzan olayını duyunca ben bankaya sinirlendim ve bankadaki tüm paramın, eşim Fulya Terim’in farklı bir bankadaki hesabına aktarılmasını istedim. 219 bin 300 dolar ve 47 bin 400 liranın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim. Fakat 3 milyon dolar halen gönderilmedi.”

“Ne kadar zarara uğratıldığımdan dahi haberdar değilim. Bu zamana kadar özellikle bankacılık işlemlerimi yürüten Seçil Erzan, Rüya Hanım ve bankaca tespit edilecek işlemlerimde usulsüzlük yapanlardan şikâyetçiyim.”

Gazeteci İsmail Saymaz, Fatih Terim’in adının savcılık tarafından buharlaştırıldığını iddia etti. Sözcü Gazetesi Yazarı İsmail Saymaz’ın, konu ile ilgili köşe yazısındaki bölüm şöyle:

“Volkan Bahçekapılı 250.000, kuzeni Terim Arıcan 50.000 dolar kaptırdığını savcılık ifadelerinde beyan ediyor. Bu bilgiyi Ersan da doğruluyor ama ne hikmetse alacaklarını tazmin için bankaya başvurmamışlar. Ersan, Fatih Terim’e de 300.000 dolar verdiğini söylüyor. Demek ki o da para kaptırdı. Ayrıca Fatih Terim’in adı kullanılarak kızı ve en yakınındakiler bile dolandırıldı. Hal Böyleyken savcılık, Fatih Terim’in adını dosyada buharlaştırdı. Terim ne mağdur nede tanık olarak ifade verdi. Verdiyse de dosyaya konmadı.”

Arda Turan’ın eriyip giden serveti

Dolandırıcılık davasında en fazla zarara uğrayan isim olarak dikkat çeken Arda Turan’ın, Seçil Erzan ile WhatsApp mesajlaşma kayıtları ortaya çıktı. Halk Tv’nin haberine göre; Arda Turan, ilk olarak Seçil Erzan’a 3 milyon doları elden verdi. Verdiği bu paraya karşılık, 30-40 gün sonra Turan 1 milyon dolar “faiz geliri” elde etti.

Kısa süre içinde elde ettiği gelirden memnun olan Arda Turan bu kez, galerici arkadaşı S.K.’dan 4 milyon dolar borç para aldı ve Seçil Erzan’a yine elden verdi.

Seçil Erzan’ın para talepleri devam edince Arda Turan bu kez Eyüp Sütlüce’de bulunan arsasını 4 milyon dolara satarak Erzan’a verdi. Son olarak da Arda Turan, Erzan’ın çalıştığı bankadan 33 milyon TL kredi çekerek yine aynı şekilde dolar olarak verdi.

Öte yandan Sabah Gazetesi’nden Mustafa Özkan, Seçil Erzan ile yaptığı son konuşmayı videoya çeken Arda Turan’ın konuşmalarını ortaya çıkardı.

Arda Turan: “Benim saydıklarım dışında ben sana dünya para getirdim. Seçil, bütün servetim sendeydi ya. Kime verdin onları söyle. Nerde benim 7.5 milyon dolarım ? Emre abinin… Ya Seçil’cim 15-20 milyon dolar para. Sana şunu söylüyorum faize mi gitti para?”

Seçil Erzan: “Yok faize gitmedi Arda. Ben onların hepsini tek tek oturup bu akşam çıkaracağım.”

Arda Turan: “İnsanlar beni arıyor çok zor durumdayım yani. Toplamda kaç kişi var Seçil tahmin. Biz çünkü bankayla konuşmaya gideceğiz.”

Seçil Erzan: “İşte bu akşam şöyle yapacağım Arda, hepsini bu akşam.”

Arda Turan: “Ya Seçilcim bu akşam senin akşamın da bizim de akşamımız uyku uyuyamıyoruz. Gözünü seveyim, bak kızım kalp krizi geçireceğiz. Çoluğumuzun çocuğumuzun rızkı. Paran bitmişken, bizim paralarımızı nasıl böyle veriyorsun. Bunu neden yaptın? 

Seçil Erzan: “Hiçbir şey bilmiyorum. Kendime 1 kuruş bir şeyim yok.”

Arda Turan: “Ya Seçil darmadağınım biliyorsun. Peki Fatih hoca karda mı bu işten? 

Seçil Erzan: “Valla Arda bir şey söyleyeceğim. Normal şartlarda hoca kardaydı yani çünkü hocanın… Sen yalnızsın değil mi?”

Arda Turan: “Yalnızım. Hoca kârdaydı dimi.”

Seçil Erzan: “Hı hı.”

Arda Turan: “Ee hocanın da krediler çıkmış. O adamcağız da orada darmadağın. Seçil, benim merak ettiğim sen bu işe niye girdin abi? Bizi niye çektin buraya? Bu fon yalan mıydı her şey? Hayır bir yerde bu paranın bir kısmı battı mı, onu sormaya çalışıyorum. Biz seni arıyoruz anlatmıyorsun.  10 sene yatacağın yerde 5 sene yatarsın. Benim 2 evladımın, çoluğumun çocuğumun rızkını verdim. Hayatımız boyunca çalıştık tırnaklarımızla. Bakıyoruz 100 kişi. Seçil ya sen benim paramı alıp başkasına mı götürdün Seçil ya?”

Seçil Erzan: “Ne bileyim Arda ya. Bilmiyorum inan. Yani arada öyle oldu… Çıkaracağım hepsini. Ya hatırlamıyorum Arda gerçekten şu anda hatırlamıyorum ne olduğunu, kim ne verdiğini. Beynim dondu.”

Arda Turan: “Ya Seçilcim bizim hayatımız bitmiş sen hatırlamıyorum diyorsun. Bu kadar basit mi. Sende hiçbir makul olma, bir utanma hali olmayacak mı?”

Seçil Erzan: “Utanmaz olur muyum. Utancımdan konuşamıyorum zaten.”

Arda Turan: “Benim şimdi 20 bin dolar param kaldı. Benim borçlarımı ben saydım. Ne yapacağım…Burada en çok mağdur olan benim.”

Seçil Erzan: “Tabi sensin. En çok sen girdin çıktın çünkü.”

Arda Turan: “Ya ne istediysen getirdim sana ya…”

Seçil Erzan: “Toplam mağdur edilenlerin parası yirmi milyon falan çıkar buradan maksimum.”

Arda Turan: “Ha 20 milyon dolara bu konu kapanır mı? O akrabaların falan?”

Seçil Erzan: “Kapanır. Arda rahat kapanır.”

Arda Turan: “Bu konu nasıl kapanır biliyor musun. Son adamın bile parasını verip kapanır.”

Seçil Erzan: “Bak sen ne güzel söylüyorsun hesabını. Benim faizim böyleydi diyor. Sen faizli bakiyeni söylemiyorsun ki.”

Arda Turan: “Yok ne faizi ya. Ya biz anaparadayız. Ya Seçilcim. Ya bana arsamı sattırdın ya. Seçil ben ne yapacağım. Eşime şimdi ne diyeceğim Seçil? Emre Belözoğlu, Emre abi ne zorluklarla verdi biliyorsun Bir lira adamın parası kalmamış koskoca Emre Belözoğlu’nun ya… Sana getiriyor 4 milyon 200 bin dolar para veriyor ya. Adam maaşını bağışlamış depremzedelere… Ya senden para istedim Seçil ya. Bana bir yüz bin Euro ver de bağış yapayım diye ya. Millet 500 bin lira bağış yaptık diye dalga geçiyor. Sana yalvardım, para ver insanlar zor durumda, deprem bölgesine yardım yapalım diye. Ah be Seçil be… Seçil seni arıyorum Çorlu’dayım diyorsun. Annen için geçmiş olsun iyi misin diyorum. Meğerse Fatih hocanın yanına gelmişsin ya. Fatih hocanın yanındaymışsın bize yalan söylüyorsun İstanbul’dayken.”

Seçil Erzan: “Arda ben o gün gelmiştim hocanın yanına. Sonra Çorlu’ya döndüm. Hoca acil gel demişti.”

Sanıkların telefonlarına ilişkin suç tarihinden itibaren son 6 aylık arama ve baz kayıtlarına ilişkin raporun BTK’den istenmesine hükmeden heyet, Denizbank Genel Müdürlüğüne yazı yazılarak Büyükdere şubesinin olay tarihinden itibaren geriye doğru 6 aylık kamera kayıtlarının istenmesine karar vererek duruşmayı 12 Ocak’a erteledi.

Hazırlayan: Kubilayhan Kavrazlı

Editör: Doğa Üründül

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.