İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kürtler ile kendisinin arasına kimsenin giremeyeceğini bir kez daha vurguladı, “Bir anne göğsümü 20 defa okşuyor Kürtçe konuşurken, dua ediyor. Nasıl onunla benim arama bir parti girebilir? Partiye saygı duyarım. O partiye oy verenlere de saygı duyarım. Aramıza kimse giremez derken kendimi yükseltmiyorum, Kürt vatandaşlarımızı yükseltiyorum” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Medyascope Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır ve Medyascope Haber Müdürü Göksel Göksu’nun sorularını yanıtladı. Ruşen Çakır, İmamoğlu’na “Kürtlerle arama kimse giremez” sözlerini hatırlattı. Kürtlerin siyaseten DEM Parti’ye oy verebileceklerini ama İstanbul’da kendisinden memnun 0lduklarını söyleyen İmamoğlu, “650 bin insana Annekart dağıtan, 100 bin gence burs dağıtan Ekrem İmamoğlu’na oy verebilirler. Onların o özgür iradesiyle benim bağım arasına kimse giremez diyorum, giremeyeceğini düşünüyorum” dedi.
Pazarda bir Türkçe bilmeyen bir Kürt vatandaş ile karşılaştığı anları anlatan İmamoğlu, “Nasıl onunla benim arama bir parti girebilir?” diye sordu:
“Ben neyle gurur duyuyorum? Miting meydanlarıyla, pazarla gurur duyuyorum. Pazara gelen insanlar, pazar esnafı doluşuyoruz. Çok az tepki muazzam bir ilgi. Orada kim var? Kürtçe bilen ama Türkçe bilmeyen vatandaşım var. Bana duygusunu patır patır anlatıyor. ‘Ben niye birkaç kelime Kürtçe bilmiyorum’ diye hayıflanıyorum. Öğrenmek için de bir gayret içerisinde olmaya başladım. O duyguyla temas kuramıyorum ama sevgi muazzam. Bir anne göğsümü 20 defa okşuyor Kürtçe konuşurken, dua ediyor. Nasıl onunla benim arama bir parti girebilir? Partiye saygı duyarım. O partiye oy verenlere de saygı duyarım. Aramıza kimse giremez derken kendimi yükseltmiyorum, Kürt vatandaşlarımızı yükseltiyorum.”
DEM Parti ile CHP’nin ittifak yapmadığını vurgulayan İmamoğlu, “DEM’le tabii ki de ittifak yok. İstanbul’da iki tane adayı var. Meral Hanım en güçlü adaylarından biri. DEM’lilerin duygusuna bir şey diyemem, istatistiklerde Meral Hanım’dan bir tık yukarıda Başak Hanım’ın olduğu söyleniyor. Eş başkanı bir Karadenizli. Stratejik bir ikili aday sahada şu anda. Bu adaylık pozisyonuyla beraber İstanbul’da yüksek bir oy talep ediyorlar” diye konuştu.
İmamoğlu, kayyum atanmasına en yüksek dozda kendisinin tepki gösterdiğini söyledi, “Haksızlık yapıldı. Sıcağı sıcağına ziyaret yaparak desteğimi vermiştim. Selçuk Bey’i ziyaret ettim” dedi.
Kendisine “ahmak” davası açıldığını vurgulayan İmamoğlu, şöyle devam etti:
“Esas gözden kaçırılan bir şeyi hatırlatmak isterim, benim iki yıl yedi ay hapis cezam var, ‘ahmak’ davası. Artık hukuk literatürüne girdi. Ahmak davasının kökü ne? Benim Avrupa Konseyi’nde kayyum atamalarına karşı yaptığım konuşmaya, İçişleri Bakanı’nın seviyesizce ahmak demesiyle başlayan, benim de ona cevap vermemle başladı. Siyasi yasaklı hale getirilmemin tabanında aslında yine kayyum meselesine bağlı. Ben kimseye yaranmak için bunu yapmadım. DEM Partisi başka bir parti. Kime haksızlık yapılırsa yapılsın olabildiğince kendi içimdeki demokrasi ve adalet duygusunu inciten bir şey varsa bunu zaten içimde tutamam.”
Ruşen Çakır’ın “Biz Lazları unutmuyorsunuz değil mi?” demesi üzerine “Lazları unutur muyum? Benim duyduğum ilk yabancı dil Lazcaydı” diyen Ekrem İmamoğlu, babası ticaret yaparken gittiği Artvin’de bir müşterinin kendisiyle Lazca konuşması üzerine duyduğu şaşkınlığı anlattı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.