Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ChatGPT’nin birinci yılı geride kaldı; neler değişti, neler öğrendik? Diğer şirketlerde durum nedir?

OpenAI’ın geliştirdiği üretken yapay zekâ sohbet botu ChatGPT, 2023’de pek çok alanı dönüştürdü. Bunların başında elbette teknoloji var. Teknolojik cihazlarla uyumlu hale getirilen ChatGPT, artık otomobil markalarından uzay şirketlerine kadar pek çok alanda kullanılıyor. ChatGPT sadece “akıllı bir sohbet botu” değil, aynı zamanda yapay zekâ dönüşümünün önemli bir aktörü. Neden mi?

OpenAI ve ChatGPT’nin amansız gelişimi

OpenAI’ın yapay zekâ robotu ChatGPT, dünyayı geçtiğimiz yıl adeta kasıp kavurdu. Kısa metinlerden makale yazımına, kodlardaki hatalardan yepyeni içerikler üretmeye kadar pek çok alanda kullanılan ChatGPT, herkese açık hale getirildiği için 7’den 70’e milyonlarca aktif kişiye ulaştı.

Fortune 500 şirketlerinin yüzde 92’sinden fazlası tarafından kullanılan ChatGPT, bir deve dönüştü, en azından kendi kulvarında.

OpenAI’da aynı zamanda bir süre önce CEO ve kurucu ortağı olan Sam Altman’ın kovulması birkaç gün içinde Microsoft’un adının geçmesi ve tekrar geri dönmesi şirkete yönelik güvenin sarsılmasına neden olsa da eski koltuğuna dönen Altman, şirketin sarsılan güvenini yerine getirmeyi başardı.

OpenAI, Microsoft başta olmak üzere Meta, Google, Samsung, Apple ve dahası için bir kapı açmayı başardı. ChatGPT geçen yıldan bu yana büyüyen kullanıcı sayısıyla, takribi, haftalık 100 milyon aktif kullanıcıya sahip. Bu onu kullanım açısından rakipleri arasında açık ara farklı ilk sıraya yükseltiyor.

Kasımda şirket GPT-4 de dahil olmak üzere pek çok yenilik duyurdu. OpenAI, kullanıcıların kendi özel GPT sürümlerini oluşturup bu sürümlerden para kazanabilecekleri GPT mağazasını da tanıttı. GPT-4 önceki modellere kıyasla çok daha doğal ve akıcı bir şekilde yazabiliyor olmasıyla öne çıkıyor.

Google Chrome, Microsoft Edge, Safari ve Bing Chat aracılığıyla GPT-4’e ulaşmak mümkün. OpenAI, GPT-4 ile kullanıcıları internete bağladı ve DALL-E 3 ile de entegrasyon sağladı. Böylece kullanıcılar metin girdileriyle görüntüler oluşturabiliyor.

Kasım 2022’den bu yana 16 kez güncellenen ChatGPT, aralarda küçük güncellemeler de aldı.

En son güncelleme ile artık ChatGPT, yanıtları yüksek sesle okuyabilme kabiliyetine ulaştı. OpenAI, ChatGPT’nin internet sürümüne ek olarak iOS ve Android taraf için de “sesli okuma” özelliği sundu. Bu özellik sayesinde ChatGPT, verilen yanıtları beş ses seçeneğinden birinde okuyabiliyor ve bunun yanında 37 dili de konuşuyor. Bu özellik, hem GPT-4 hem de GPT-3.5 sürümlerinde sunuluyor.

Her ne kadar gelişmelerden bahsediyor olsak da teknoloji etik uzmanı ve aynı zamanda Harvard ve MIT eğitimli sinir bilimci Frida Polli’ye göre ChatGPT ve diğer yapay zekâ platformları gelişim açısından “çok olgunlaşmamış” ve son derece kusurlu; bu nedenle düzenlemeye ihtiyaç var. Çünkü yanlış bilgilerle karşılaştıklarında onu sorgulamak yerine bu bilgileri doğru kabul etme gibi fonksiyonları, yani zayıflıkları bulunuyor.

ChatGPT, Bard, Claude ve diğer GenAI platformlarına güç veren LLM’ler aynı zamanda internetten telif hakkıyla korunan sanat eserleri, kitapları ve videoları çalmakla da suçlanıyor. Çünkü bu içeriklerin tamamı dil modellerini besleyen çok iyi hazırlanmış akşam yemekleri gibi. Douglas Preston ve aralarında George R. R. Martin, Jodi Piccoult ve Jonathan Franzen gibi yazarların bulunduğu 16 yazar işte tam da bu yüzden OpenAI’ya dava açtı. GPT’nin yazarların eserleriyle beslenmesi, telif hakkı ile ilgili meselelerin de gündeme gelmesine neden oluyor. Yazarlar ve sanatçılar başta olmak üzere pek çok meslek grubu bu durumu yüksek sesle eleştiriyorlar.

ChatGPT hangi şirketleri etkiledi? Yapay zekâ akımında kimin borusu ötecek?

Dünyanın en değerli 10 şirketi arasında, yedi teknoloji şirketi bulunuyor. Bu şirketlerin ise neredeyse tamamı ChatGPT’nin 100 milyonlarca kişiye ulaşmasının ardından yatırımlarını üretken yapay zekâ araçlarına yapmaya başladı. Bu ise bir tesadüf değil. Zira dünyanın en değerli şirketi Microsoft (kısa bir süre önce Apple’dan bu unvanı aldı) yapay zekâya yaptığı yatırımların yönünü değiştirmeye başladı.

Microsof’un yapay zekâ çalışmaları

OpenAI ve ChatGPT tarafında yatırımlarıyla zaten adından söz ettiren Microsoft, geçen yılın eylül ayında insan benzeri akıl yürütme uygulamasını nasıl daha akıllı hale getirdiğine yönelik haberlerle gündeme gelmişti. Microsoft, burada yeni bir yapay zekâ eğitim yöntemini tercih ederek, büyük dil modellerinde verimliliği artırmak ve insan benzeri akıl yürütmeyi taklit etmek için en iyi sonuca ulaşmak istiyor.

Üretken yapay zekâya olan iştahı artıran OpenAI, Microsoft tarafında pek çok araştırmanın “dillendirilmesine” de vesile oldu.

Microsoft, Bing arama motoruyla entegre ChatGPT sürümü için OpenAI ile ortaklık kurduğunu bir süre önce duyurmuştu.

Microsoft araştırmacıları, ChatGPT gibi büyük dil modellerinin -bunlar kısaca LLM’ler- verimliliğini ve insan benzeri akıl yürütme yeteneklerini geliştirmeyi amaçlayan “Düşünce Algoritması” (AoT) adlı yeni bir yapay zekâ eğitim tekniği öneriyor. Bu, araştırmacıların yapay zekâyı güçlendirmek için insan benzeri zekâyı kullanmaya çalıştıkları yollardan yalnızca biri.

Microsoft, bu kapsamda GenAI ile güvenlik ortamını dönüştürecek yenilikçi bir araç seti olan PyRIT’i tanıttı.

PyRIT, bir yapay zekâ modelini test etmek için binlerce kötü amaçlı istem oluşturabiliyor ve hatta yanıtını puanlayabiliyor. PyRIT, yapay zekâ sistemlerinin güvenliğini ve bütünlüğünü sağlamak için hayati önem taşıyan kırmızı ekip operasyonları için kapsamlı bir araç sağlayarak bu zorluğun üstesinden gelmeyi amaçlıyor. Buradaki amaç ise halen harika işlemeyen bir sistemin boşluklarını doldurmaya çalışmak. Çünkü biliyoruz ki, ChatGPT ve bunun gibi üretken yapay zekâlar, halen kötü niyetli kişilerin ellerinde adeta bir silaha dönüşüyor.

Bu akıllara deepfake ile pornografik içeriklerin oluşturulmasındaki korkutucu artışı getiriyor. Kısa bir süre önce Taylor Swift’in +18 görüntüleri oluşturulmuştu ve bunlar sosyal medyada gündem olmuştu. Yapay zekâ ile oluşturulan sahte görüntü çok kısa süre içinde milyonlarca kişiye ulaşmıştı. Yaşanan bu skandal aslında yapay zekâ araçlarının hangi amaçlarla kimler tarafından kullanılabileceğinin bilinmemesini bir risk haline getiriyor.

Bu konu basın tarafında da büyük yankı buldu ve bağımsız araştırmacı tarafından WIRED için yapılan bir analizde rıza dışı oluşturulan deepfake porno videolarının yaygınlığı araştırıldı. Korkunç sonuçların işaret ettiği gibi analizde bu tarz ile oluşturulan videoların giderek yaygınlaştığı belirtiliyor. WIRED’ın aktardığına göre son yedi yılda kısmen veya tamamen deepfake porno videoları barındırmak için kurulan en popüler 35 web sitesine en az 244 bin 625 video yüklendi. Bu ise tehlikenin bir diğer yönünü işaret ediyor.

Konumuza dönecek olursak Microsoft’un İcra Kurulu Başkanı ve aynı zamanda CEO’su Satya Nadella, 2023’ü kapatmadan Microsoft’un planlarını paylaştığı bir “yeni yıl mektubu” yayımladı. Burada şirketin yapay zekâ hedefleri büyük yer tuttu, özellikle Mercedes-Benz ile yapılan işbirliği vurgulandı. Azure OpenAI Service aracılığıyla ChatGPT kullanılıyor ve bu sayede yüz binlerce sürücü için sesli araç asistanını daha sezgisel hale geliyor.

Apple, yapay zekâya nasıl bir yatırım yapıyor, planları neler?

Apple, yapay zekâ trenine biraz geç binse de uzun yıllar alanla ilgili çalışmalar yapmış bir şirket. Cihazlarında ve yazılımlarında da sıklıkla yapay zekâyı kullanan Apple, ChatGPT ile aslında gizli bir savaş halinde, tıpkı kendi ChatGPT’sini geliştiren diğer şirketler gibi. Geçen yılın kasım ayında Apple, çalışanlarının ChatGPT kullanımını kısıtlama kararı almıştı.

Bu karar alma sebebi ise sızıntılara yönelik dikkat etmesi gereken bir hareket olarak görmesiydi. Apple’ın geçen yılın ortalarında kendi ChatGPT’sini yani üretken yapay zekâsını geliştirdiğine yönelik haberleri okumuştuk. Pek çok güvenilir haber kaynağı bu çalışmaları doğrulamış ve Apple’ın kendi üretken yapay zekâ araçlarını kullanmak için önemli yatırımlar yaptığını aktarmışlardı. Bunun en büyük dayanağı ise Apple’ın nisan ayının son günlerinde “üretken yapay zekâ konusunda uzman arıyoruz” ilanlarının açılması olmuştu.

Apple GPT olarak adlandırılan dahili bir sohbet botu var ancak bunun kullanıcıya ulaşması beklenmiyor. Yine de Apple’ın yapay zekâ tarafına özellikle birkaç yıl içinde daha fazla odaklandığını görüyoruz ve yeni ortaya çıktığı kadarıyla büyük dil modellerini (LLM) iPhone ve diğer cihazlara getirmek istiyor. Hatta birkaç ay önce ortaya çıkan bilgilere göre Apple’ın sınırlı belleğe sahip cihazlarında, yüksek bellek kullanımına ihtiyaç duyan yapay zekâları kullanmak için yenilikçi bir “flash bellek” kullanma tekniği geliştirdiği ortaya atıldı.

MacRumors tarafından aktarılan haberlerde Apple’ın “Ajax” adı verilen kendi üretken yapay zekâ modelini geliştirdiği vurgulandı. Tahmin edileceği gibi OpenAI’nin GPT-3 ve GPT-4 modellerine rakip olarak gelmesi beklenen Ajax’ın önceki nesil ChatGPT 3.5’ten daha yetenekli olduğu söyleniyor ve 200 milyar parametre üzerinde eğitildiği vurgulanıyor. Hatta söylenene göre 2023 Eylül itibarıyla Ajax, OpenAI’ın yeni modellerinden çok daha güçlü hale geldi. Ancak şu anda bunun gerçek olup olmadığını test edecek bir uygulamaya sahip değiliz.

Tahmin edilenden daha erken karşımıza çıkması beklenen Apple’ın üretken yapay zekâsının 2024 yılında yani iOS 18’le iPhone ve iPad modellerine gelmesi bekleniyor. Ajax’ın gelişmiş Siri deneyimi, gerçek zamanlı dil çevirisi yapabilme ve fotoğrafçılık tarafında artırılmış gerçeklik sunması bekleniyor. Buna ek olarak Apple’ın cihazlarını akıllandırmak istemesi vizyonunu da “üretken yapay zekâya” kaydırdığının anlaşılmasını sağlıyor.

Siri’nin yapay zekâ vizyonunun gelişmesiyle daha fazla görevi, daha doğal şekilde yapacağı da söyleniyor. Apple’da eskiden ‌Siri‌ mühendisi olarak çalışan John Burkey, The New York Times’a, ‌Siri‌’nin “hantal tasarımı”na, yeni ifadeler eklemenin ‌Siri‌ veritabanının yeniden oluşturulmasına neden olacağını söylüyor. Her eklemenin 6 hafta kadar sürebileceğini ve arama araçları gibi daha karmaşık özellikler dahil edildiğinde sürecin bir yıldan daha da fazla uzayabileceğini aktarıyor.

Bloomberg’e göreyse Apple, Siri’nin yapay zekâ ile derinlemesine entegre olan daha akıllı bir versiyonunu sunmayı planlıyor.

Apple, makina öğrenimine ve bunun ürünlerine nasıl aktarıldığını da anlatmayı seviyor. WWDC 23’te yapılan duyurularda da makina öğrenimi ve yapay zekâ kullanımı şu şekilde aktarılmıştı:

  • Makina öğrenimi, dönüştürücü dil modelini kullanarak klavyedeki metin tahminini iOS’ta her zamankinden daha doğru hale getiriyor.
  • iOS 17’deki Journal uygulaması, düşüncelerinize ilham verecek kişiselleştirilmiş anlara yönelik bilgi istemleri için cihazdaki makina öğrenimini kullanacak.
  • Makina öğrenimi, PDF formlarını (taranmış veya çevrimiçi) kişilerinizden gelen adlar, adresler ve e-postalarla otomatik olarak doldurmanıza yardımcı oluyor.
  • Apple Watch, ilgili bilgileri bir bakışta size göstermek için widget’ları sergileyecek.
  • Uyarlanabilir ses, dinleme tercihlerinizi öğrenecek ve mümkün olan en iyi ses deneyimini sunacaktır.

Apple’ın zaten bir süredir iOS tarafında yapay zekâ kullandığını görüyorduk. Bu sayede iPhone’ları daha akıllı hale getiren şirket, iOS 18 ile beraber daha da akıllanan bir sistem sunmayı planlıyor.

Google yıllardır yapay zekâya odaklanıyor ancak burada farklı bir yöne bakıyor

Google, sohbet tabanlı bir yapay zekâ aracı olan Bard’ı geliştirdiğini duyurdu. Google, ayrıca üretken yapay zekâyı arama ürünlerine ve uygulamalarına entegre etti; ayrıca Bard, Google Flights, Haritalar, Drive ve daha fazlasıyla entegre olabiliyor. İlginç olsa da Google Bard’ı tanıttıktan kısa bir süre sonra ismini değiştirdi.

Google da Bard’ın ismini Gemini olarak güncelledi. Bu isim değişikliğinin ardında ürünleri tek bir çatı altında toplama, daha güçlü marka kimliği oluşturma ve daha fazla kişiye ulaşma gibi sebeplerin yattığı söyleniyor.

Google Gemini, LaMDA ve PaLM 2’nin halefi olan, çok modlu büyük dil modelleri (LLM) ailesi olarak da gösteriliyor. GPT-4’e rakip olarak konumlandırılan Gemini, farklı formatlardaki içerikleri anlayabilen ve işleyen bir yapay zekâ modeli. Google, 15 Şubat’ta Gemini 1.5’i tanıttı. Google’ın söylediğine göre yöntemler arasında uzun bağlam anlayışında çığır açan bir atılımla, önemli ölçüde geliştirilmiş performans sunduğu söylenen Gemini 1.5’in işleyebileceği bilgi miktarını önemli ölçüde artırıldı.

Gemini 1.5 Pro, bir saatlik video, 11 saatlik ses, 30 binden fazla kod satırı veya 700 binden fazla kelime içeren kod tabanları dahil olmak üzere çok büyük miktarlarda bilgiyi tek seferde işleyebiliyor. Google, yaptığı araştırmada 10 milyon kadarını başarıyla test ettiğini aktarıyor.

Yeni sürümün yetenekleri arasında 100 binden fazla kod satırı içeren bir komut verildiğinde daha iyi mantık yürütmesi, yararlı değişiklikler önermesi ve kodun farklı bölümlerinin nasıl çalıştığı hakkında açıklamalar sunması da var. Yani istenirse bir yazılımcı gibi çalışabiliyor. Model, geliştiricilere kurumsal müşterilere AI Studio ve Vertex AI aracılığıyla sınırlı bir önizleme olarak sunuluyor olsa da ilerleyen dönemdeki sürümlerde farklı fiyatlandırmalarla daha fazla kullanıcıya sunulacak. İlk test kullanıcıları, test süresi boyunca 1 milyon içerik penceresini ücretsiz olarak deneyebiliyor.

Gemini aslında ücretsiz olarak denenebiliyor. Kişisel kullanım için bin kelimeye kadar metin, kod ve çeviri yapılabiliyor ya da istenirse özet veya soru-cevap şeklinde ilerlenebiliyor. Gemini Advanced versiyonunda ise 10 bin kelimeye kadar metin ve diğer istemler yapılabiliyor, iki ay ücretsiz, sonra ise aylık olarak 719 TL ödeme yapılması gerekiyor.

ChatGPT’ye kıyasla daha akıcı metinler üretmeyi sağlayan Gemini, API erişimi sayesinde gelişmiş özelleştirme seçenekleri de sunuyor.

Google’ın Gemini’si aslında bu kadar faydalıyken, şubat ayının son günlerinde ilginç bir konuyla anılıyordu. Gemini, görsel oluştururken, politik doğruculuk kıskacına düşerek tutarsız görseller oluşturmaya başladı. Daha eşitlikçi bir görüş benimsemesi adına Gemini’ye yüklenen kodlar, kullanıcılara alakasız görseller sunmaya başladı. Sorun ise bazı tarihi görselleri oluştururken yanlışlıkların olmasıydı. Burada Hintli papalar oluşturmaktan tutun da farklı etnik kökenlere sahip Nazi askerleri oluşturmaya kadar mantık hataları bulunuyordu.

Hatta eski bir Google çalışanı da konuyu eleştirdi. Gemini yapay zekâsına “Beyazların da var olduğunu kabul ettirmenin utanç verici şekilde zor” olduğunu söylemesi durumu oldukça iyi özetliyordu. Çünkü nüfusunun büyük çoğunluğu beyaz olan İsveç gibi ülkelerde yaşayan insanların oluşturulması istendiğinde Gemini, alakasız etnik kökenden insanları bir araya getiriyordu. Google yaşanan sorunu kabul ettikten sonra bu özelliği kullanıma kapatmayı tercih etti.

Google Gemini’nin Avustralyalı kadın denildiğinde verdiği görsel:

Öte yandan başka bir görsel oluşturma aracı Stability AI’ın bir aracı olan ve benim de Medyascope için deneyimlediğim Stable Diffusion görüntü oluşturma aracı da “sosyal hizmetlerde çalışan bir kişiyi” göstermesi istendiğinde çoğunlukla siyahi ya da Asya kökenli kişilerin görüntülerini oluşturdu.

Google’ın onlarca, hatta yüzlerce farklı alanda çalışan yapay zekâ aracı var. Google’ın DeepMind’ının ürünü olan Genie onlardan yalnızca biri. Google’ın aktardığına göre yeni bir yapay zekâ olan Genie’yi basit platform oyunlarını oynayan oyuncuları gösteren 30 bin saatlik seçilmiş video görüntüleri üzerinden eğittiğini ve artık kendi örneklerini yaratabildiğini söylüyor.

Genie, temelde, gerçek dünyadaki fotoğrafları veya çizimleri daha önce hiç görmediği görüntülerle hareketlendirebiliyor. Bu sayede hayal edilen sanal dünyalara giriş yapılmasını sağlıyor. Genie, halka açık internetteki videolardan oluşan geniş bir veri kümesiyle eğitildi. 2D platform oyunları ve robotik videolarına odaklanan ekip, Genie’yi farklı bir şekilde geliştirdi. Eylem etiketleri olmadan kontrol etmeyi öğrenen Genie, sadece internet videolarından öğreniyor.

Google, aynı zamanda 2024’te arama tarafında yaptığı yenilikleri de duyurdu. Circle to Search ve yapay zekâ destekli çoklu arama deneyimi adı altında duyurulan bu yenilikler arama deneyimini artırıyor. Örneğin arama yapmak için görüntüdeki ürünü daire içine almak yeterli. Daire içine alma, vurgulama, karalama ya da dokunma gibi kişiye doğal gelen herhangi bir yöntemle görselleri, metinleri veya videoları seçmek mümkün. Bir diğer özellik ise Google Lens’e geliyor. Çok daha akıllı hale getirilen Google Lens 2022 yılında ilk kez kullanıma sunuldu. Yeni özellikte ise herhangi bir nesneye kamera yöneltildiğinde ya da fotoğraf yüklendiğinde uygulama kullanılarak soru sorulabiliyor. Yeni çoklu arama deneyimi sayesinde yalnızca görsel eşleşmelerin ötesine geçen yapay zekâ destekli analizlerle sonuçlar kullanıcıların karşısına çıkıyor.

Google’ın Duet AI, olarak adlandırdığı ve ilk kez 2023’te karşımıza çıkan yapay zekâsı, daha fazla Gmail, Google Drive ve Google Docs kullanıcısının hizmetine açılacak olmasıyla da dikkat çekiyor. Duet AI aslında içeriğe göre yardımcı gerçek zamanlı bir yapay zekâ destekçisi olarak tanımlanıyor. Google Slides için görsel oluşturmak, yeni slayt eklemek, sunumları özetlemek gibi görevlerde de kullanılabiliyor.

Amazon bu işin neresinde, Apple Siri’yi akıllandırırken, Alexa ne duruma gelecek?

Dünyanın en değerli beşinci şirketi Amazon, Alexa sesli asistanını üretken yapay zekâyla geliştirmek için çalışıyor. Şirketin konuyla ilgili son çabası yapay zekâ girişimi olan Anthropic’e 4 milyar dolarlık bir yatırım yapmasıydı. AP’nin aktardığına göre Amazon ve Anthropic, küresel anlamda artan üretken yapay zekâ sistemlerinin geliştirilmesinde birlikte çalışacak.

Anthropic neden önemli?

San Francisco merkezli Anthropic, ChatGPT AI sohbet robotunun geliştiricisi OpenAI’nin eski çalışanları tarafından kuruldu. Bilmeyenler için Anthropic, Claude adını verdikleri ChatGPT rakibini piyasaya sürdü. Şirket, ABD ve İngiltere’de mevcut olan en son sürümün “karmaşık akıl yürütme ve ayrıntılı talimatlara kadar gelişmiş diyalog ve yaratıcı içerik oluşturma” yeteneğine sahip olduğunu belirtiyor.

Amazon da Alexa’nın daha doğal cevaplar verebilmesi adına ilerleyen süreçte değerlenmesi beklenen şirkete yatırımını yapmakla kalmıyor aynı zamanda ortaklık da kuruyor.

Amazon, bundan önce de geçen yılın eylül ayında Alexa’nın geleceğine yönelik bir ön izleme yapmıştı. 2014’te tanıtılan Alexa, 10 yıl içinde önemli değişiklikler gördü. İnanılmaz bir hale gelen Alexa, ABD’de en çok kullanılan asistanlardan biri. Amazon, Alexa’yı yeni dönemde yeni konuşma yetenekleri kazandırılacak. Akışkan ve çok daha doğal olması beklenen Alexa’nın gerçekten yararlı olması için gerçek dünyada harekete geçebilmesi gerektiği düşünülüyor. Çok daha gelişmiş ve akıllı Alexa Plus, aslında standart asistanın yükseltilmiş ve yapay zekâ ile desteklenerek geliştirilmiş bir hali olarak sunulacak.

Halen geliştirme aşamasında olduğu aktarılan Alexa Plus’ın 15 binin üzerinde katılımcı ile test edildiği de daha önce ortaya çıkmıştı. Alexa Plus’ın kullanıcılara ChatGPT gibi doğal konuşma sunması hedefleniyor. Yeni versiyonun bu 2024 Haziran’ın sonuna kadar karşımıza çıkacağı konuşuluyor.

Amazon, Alexa dışında, Olympus projesiyle de adından söz ettirmişti. Kaynaklara göre Amazon, bugüne kadarki en gelişmiş LLM’yi piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Geçen yılın kasım ayında çıkan bir rapora göre Amazon yeni dil modeline milyonlarca dolarlık yatırım yapıyor. Elde edilen bilgilere göre Amazon’un yeni LLM’sinin, çevrimiçi mağazasındaki yeni özellikleri, Echo cihazlarındaki Alexa sesli asistanını ve Amazon Web Hizmetleri birimini güçlendirmek için kullanılacağı tahmin ediliyor.

Reuters’ın yayımladığı bir başka rapora göre Olympus’un iki trilyon parametresi olacak ki bu ChatGPT’ye direkt rakip olacağı hatta söylenene göre geçeceğini gösteriyor. Çünkü OpenAI’ın en gelişmiş dil modeli olan GPT-4’ün bir trilyon parametresi var.

Dünyanın en popüler uygulamalarına sahip Meta’nın üretken yapay zekâ ile durumu nedir?

Meta, üretken yapay zekâyı birçok uygulamasına dahil ediyor. Örneğin WhatsApp ve Messenger, özel çıkartmalar oluşturmak için üretken yapay zekâyı kullanabilirken, WhatsApp, Messenger ve Instagram için özel bir beta sürümü mevcut. Öte yandan Meta, yapay zekâ araştırma grubu FAIR’i, Meta’nın uygulamalarında üretken yapay zekâ ürünleri geliştiren ekibin bulunduğu şirketle aynı bölüme taşıma kararı aldı. Buradaki hedef, Meta’nın yapay zekâ değişikliklerini milyarlarca kullanıcısına doğrudan ulaştırmak.

Llama 3’ün kod oluşturma yeteneklerine sahip olacağı söyleniyor. Google’ın yeni Gemini modelinde olduğu gibi bir başka odak noktası da daha gelişmiş muhakeme ve planlama yetenekleri olacak. Llama 3, “bir aracın motorunun nasıl kapatılacağı”, yani aracın ömrünü sonlandırmak yerine nasıl kapatılacağına yönelik gelen soruları anlayabilecek. Llama 2, bu tarz tartışmalı sorunları yanıtlamayı reddediyordu.

Bunun dışında Google, OpenAI, Meta, Microsoft, Huawei, Nvidia gibi şirketlerin mevcutta yayınladıkları LLM’ler olsa da, geliştirme aşamasında da onlarcası bulunuyor. Hugging Face ve EleutherAI gibi birçok araştırma laboratuvarları ve şirketler kendi LLM’lerini geliştiriyor.

Kaynaklar:

ChatGPT: Everything you need to know about the AI-powered chatbot

OpenAI’s ChatGPT turns one year old; what it did (and didn’t do)

If It Can Happen to Taylor Swift It Can Happen to Your Daughter

The Issue Of Sexually Explicit Deepfakes Is Far Larger Than Taylor Swift

Meta

EleutherAI

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.