Cumartesi Anneleri’nin 950. hafta buluşması nedeniyle AYM’nin hak ihlali kararına rağmen açılan davanın ikinci duruşması Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görüldü. Mahkeme başkanı beyanları dinledikten sonra, savunması olmayan sanıkların bir sonraki duruşmada hazır bulundurulmasını isteyerek duruşmayı 4 Ekim’e erteledi.
Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’ndaki 950. hafta buluşmasında gözaltına alınan 20 kişi hakkında “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası”nı ihlalden açılan davanın ikinci duruşması Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 39. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Cumartesi Anneleri, davanın hiçbir hukuki dayanağının olmadığını savunurken gözaltında kaybedilen çocuklarını arama mücadelesinin suçmuş gibi gösterilmesine tepki gösterdi. Duruşma öncesi Çağlayan’da buluşan Cumartesi Anneleri, kayıplarını aramak için Galatasaray Meydanı’na sahip çıkmaya devam edeceklerini söyledi.
“‘Dayağa razıyım, bana kelepçe takmayın’ dedim, onu da yaptılar”
Duruşmaya bastonla gelen 84 yaşındaki Selvi Gülmez savunmasında, “Biz bir hırsızlık yapmadık. Polisler bizi alıp durdular. 30 sene oldu, o taşlarda benim kafam kırıldı, dişim kırıldı. Biz kayıplarımızı arıyoruz, polisler bize düşman kesildi. Polis bana iki yumruk vurdu. ‘Dayağa razıyım. Bana kelepçe takmayın’ dedim. Onu da yaptılar” dedi.
Besna Tosun: “Mehmet Ağar, Tansu Çiller ve Süleyman Demirel’i asla affetmeyeceğim”
Kayıp yakını Besna Tosun, izinsiz gösteri gerekçesiyle yargılanmanın Anayasa’ya aykırı olduğunu söylerken Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararına rağmen gözaltına alındıklarını vurguladı. Tosun’un şöyle dedi:
“Babamın akıbeti hakkında bilgi alsaydık Galatasaray’a çıkmazdık. Hak aramanın bütün yolları bize kapatıldı. Asıl suç olan Galatasaray Meydanı’nın bize yasaklanmasıdır. Hakkımızda soruşturmalar açıldı. 74 ve 84 yaşındaki annelerimize, direnmememize rağmen ters kelepçe takıldı. Bu ülke bir hukuk devleti olsaydı, babamın cenazesi bize usulünce teslim edilirdi. Hakikati bilme hakkımız var. 29 yıldır babamı kaybedenler cezasızlıkla ödüllendirilirken, benim hakkımda hapis cezası isteniyor.”
“Babamı kaybedenlerle bir gün yüzleşmeyi hayal ediyorum” diyen Besna Tosun, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ı ve eski Başbakan Tansu Çiller ile eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i asla affetmeyeceğini dile getirdi.
“Savunma yapmıyorum, bilgi veriyorum”
İHD Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon Üyesi Sebla Arcan da mahkemedeki ifadesinde polis şiddetini hatırlatarak, beraat talep etti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Arcan şöyle konuştu:
“Polisler bariyerlerle meydanı abluka altına aldı. Dağılmamız için anons yaptılar ancak dağılmamız için yolu açmadılar. Beyoğlu Kaymakamlığı’nın yasaklama kararını görmek istedik. Ancak böyle bir yasaklama yoktu. Polisin bizim dağılmamızı istemediği aksine gözaltına almak için aceleci olduklarına tanık olduk. Suçlu gibi hastanelerde gezdirildik. Mahkemenize soruyorum basın açıklaması suç değilse, neden yargılanıyoruz?”
Kaybedilen Kenan Bilgin’in kardeşi İrfan Bilgin ise meydanın kendilerine kapatıldığını ve yapılan eylemlerde yasadışı hiçbir olay olmadığını söyledi. Bilgin, Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceklerini vurguladı ve şöyle devam etti:
“Kolluk güçlerinin eylem alanını kapatması değil, eylem yapanların güvenliğini sağlaması gerek. Biz alana varmadan yaka paça sürüklenip gözaltına alındık. Emniyet Müdürlüğü’ne götürüp savcıya çıkarmadan bırakıyorlardı. Sadece bir hafta için dava açtılar. Demokratik hakkımızı engelleyenlere dava açılmalıdır. Suç işlemediğim için bu söylediklerimi savunma değil, bilgi olarak söylüyorum.”
Dava ekime ertelendi
Mahkeme başkanı beyanları dinledikten sonra, savunması olmayan sanıkların bir sonraki duruşmada hazır bulundurulmasını istedi. Duruşma 4 Ekim’e ertelendi. Ayrıca avukatların soruşturmanın genişletilmesiyle birlikte beraat taleplerine de ret verildi. Gerekçe sorulduğunda ise savcıdan “Gerekçe yok” yanıtı verildi. Hakim ise esasa ilişkin karar vereceklerini açıkladı.
Ne oldu?
Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’nda 700. hafta yapmak istediği eylemi yasakladı. Galatasaray Meydanı’na çıkan kayıp yakınlarına polis müdahalesi oldu, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Meydana çıkan tüm yollar polis bariyerleri ile kapatıldı. Kayıp yakınları, yasaklama kararını Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı. Yüksek mahkeme, kayıp yakınlarının eylemlerinin yasaklanmasına ihlal kararı verdi. AYM kararının ardından 10 Haziran 2023’te 950’inci hafta açıklaması için Galatasaray Meydanı’na çıkan kayıp yakınları yeniden gözaltına alındı.
Gözaltına alınanların arasında kayıp yakınları, İnsan Hakları Derneği yönetici ve üyelerinin de olduğu 20 kişi hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefetten ceza davası açıldı. Dava kapsamında aralarında insan hakları savunucularının da olduğu 20 kişi yargılanıyor.