Instagram’a erişim engeli: 5651 Kanunu nedir?

BTK, 5651 sayılı kanuna göre sosyal medya platformu Instagram’ı erişime engelledi. Peki söz konusu kanunun detaylarında neler var? Anayasa hukukçusu Kerem Altıparmak ile konuştuk.

Türkiye’de bu sabah (2 Ağustos) Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) sosyal medya platformu Instagram’a erişim engeli kararıyla uyandı.

Medyascope‘un BTK yetkililerinden edindiği bilgiye göre Instagram, “Atatürk’e hakaret”, “kumara ve uyuşturucuya yönlendirme”, “çocuğa yönelik cinsel istismar” ve benzeri katalog suçlar nedeniyle kapatıldı.

Anayasa hukukçusu Kerem Altıparmak, Instagram’a erişim engeli getirilmesini sağlayan 5651 sayılı “İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkında kanun”u Medyascope‘a değerlendirdi.

5651 sayılı kanunun 8. maddesi ile madde 8/A hükümlerinin belli durumlarda aksiyon alabilmek için hazırlandığını kaydeden Altıparmak, “Instagram’a belli bir içerikten dolayı erişim engelleme yaptırımı gelmiş olmalı. Bu içerik de ya 8. maddede sayılan katalog suçlardan biri, BTK olduğu için böyle söylüyorum. Ya da madde 8/A olduğu gösterilen, kamu düzenini, milli güvenliği bozan bir şeyin olması gerekçesiyle olmuş olabilir. Eğer 8/A’dan yaptıysa bunu sulh ceza hakimine onaylatmak durumunda” dedi.

“O hükmü AYM iptal etti ama yürürlüğe girmesi için ekime kadar süre verdi Meclis’e”

Yaptırımın gerekçesinin kanunun 8. maddesine dayandırılması halinde neler olabileceğini anlatan Altıparmak, BTK’nin re’sen engelleme yetkisi olduğunu belirterek, “Onu kullandıysa o hükmü AYM iptal etti ama yürürlüğe girmesi için ekime kadar süre verdi Meclis’e. Ekim’de yürürlüğe girince bunu uyguluyor olabilir” diye konuştu.

Altıparmak şöyle devam etti:

“8. maddede sayılan katalog suçlardan birine sokup kendilerince, ‘Ya kardeşim bizi öyle şeyden engellemedik, burada bir çocuğun taciziyle ilgili bilmem ne vardı’ deme ihtimalleri yüksek. Onun için yasada burada bizi ilgilendiren, yani bugünkü vakada ilgilendiren en önemli kural 8 ve 8/A.”

8. madde

Altıparmak’ın 5651 sayılı kanunun içerisinde yer alan ve üzerinde durduğu 8. madde şöyle:

“İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verilir:

1) İntihara yönlendirme (madde 84),

2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),

3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),

4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194),

5) Müstehcenlik (madde 226)

6) Fuhuş (madde 227)

7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228), suçları ve 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.”

8/A madde

Yine Altıparmak’ın bahsettiği kanunun “Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi” bölümünde yer alan 8/A maddesi ise şu şekilde:

“Yaşam hakkı ile kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması, millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması sebeplerinden bir veya birkaçına bağlı olarak hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, Cumhurbaşkanlığı veya millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması ile ilgili bakanlıkların talebi üzerine Başkan tarafından internet ortamında yer alan yayınla ilgili olarak içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verilebilir.”

Kanunda yer alan bazı maddeler

5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” 23 Mayıs 2007’de 26530 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

5651 sayılı kanun internet ortamında yapılan yayınların sistematik bir düzen ve kontrol altına alınmasını ve aynı zamanda yapılan bu yayınlar yoluyla işlenen suçlar ile mücadele edilmesini amaçlıyor.

5651 sayılı kanun internet ortamındaki içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülükleri ile internet ortamında işlenmiş olan belirli suçlar ile içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin kanun ve usullerin düzenlemesini olarak tarif ediliyor.

Özetle bu kanununla birlikte, internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi, internet üzerinden işlenen suçların önlenmesi, bunların takibi ve cezalandırılması amaçlanıyor. Kanun, internet sağlayıcılarını, internet ortamında işlenen suçların önlenmesi ve bunlarla mücadele etmek için bir dizi yükümlülük altına alıyor.

“İçeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi” bölümünde bulunan 9. madde şöyle:

“İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşlar, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması hâlinde yer sağlayıcısına başvurarak uyarı yöntemi ile içeriğin yayından çıkarılmasını isteyebileceği gibi doğrudan sulh ceza hâkimine başvurarak içeriğin çıkarılmasını ve/veya erişimin engellenmesini de isteyebilir.
İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik hakları ihlal edilenlerin talepleri doğrultusunda hâkim bu maddede belirtilen kapsamda içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verebilir.”

Kanunda, “özel hayatın gizliliği nedeniyle içeriğe erişimin engellenmesi” bölümü ise şöyle:

“İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler, kuruma doğrudan başvurarak içeriğe erişimin engellenmesi tedbirinin uygulanmasını isteyebilir.”

Kanunun “ek madde 4” bölümünde ise Türk Ceza Kanununda yer alan, “Çocukların cinsel istismarı (madde 103), halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma (madde 217/A), devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak (madde 302), Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar (madde 309, 311, 312, 313, 314, 315, 316), devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk (madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337)” gibi suçlarına konu olabilecek internet içeriklerine ilişkin şunlar ifade ediliyor:

“Faillere ulaşmak için gerekli olan bilgiler soruşturma aşamasında cumhuriyet savcısı, kovuşturma aşamasında yargılamanın yürütüldüğü mahkeme tarafından talep edilmesi üzerine ilgili sosyal ağ sağlayıcının Türkiye’deki temsilcisi tarafından adli mercilere verilir. Bu bilgilerin talep eden cumhuriyet başsavcılığı veya mahkemeye verilmemesi durumunda, ilgili cumhuriyet savcısı tarafından, yurtdışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde doksan oranında daraltılması talebiyle Ankara Sulh Ceza Hâkimliği’ne başvurulabilir. İnternet trafiği bant genişliğinin daraltılması kararı verilmesi hâlinde, bu karar erişim sağlayıcılara bildirilmek üzere Kuruma gönderilir. Kararın gereği, bildirimden itibaren derhâl ve en geç dört saat içinde erişim sağlayıcıları tarafından yerine getirilir. Sosyal ağ sağlayıcının, bu fıkra kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesi hâlinde yaptırımlar kaldırılır ve Kuruma bildirilir.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.