AKP ve CHP’nin savaş alanı: Esenyurt

Esenyurt neden önemli? Türkiye’nin en kalabalık ve yüzölçümü en büyük büyük ilçesi Esenyurt, aynı zamanda kayyum atanan ilk CHP’li belediye oldu. İstanbul’un her dönem siyasi çekişmelerin odağında olan ilçede, CHP – DEM Parti 31 Mart yerel seçimlerine “kent uzlaşısı”yla girdi. Medyascope 8 milyar TL’lik bütçeye sahip Esenyurt’u mercek altına aldı.

Esenyurt neden önemli?

CHP’nin adayı Ahmet Özer, 49.05’lik oy oranıyla iki seçmenden birinin oyunu alarak Esenyurt Belediye Başkanı seçildi. Ancak seçimden altı ay sonra 31 Ekim 2024 tarihinde Ahmet Özer tutuklandı, belediyeye aynı gün Beyoğlu kaymakamlığından İstanbul Vali Yardımcılığına atanan Can Aksoy kayyum olarak geldi. Peki Esenyurt siyasetçiler için neden bu kadar önemli?

İstanbul’un Esenyurt ilçesi, her seçim döneminde siyasi partilerin iştahını kabarttı. Tercihini dönem dönem hem AKP hem de CHPden yana kullanan ilçe için “AKP’nin kalesi” demek de mümkün değil, “CHP’nin kalesi” demek de. Çünkü Esenyurt’ta seçimi, Esenyurtluları kim ikna ederse o ve partisi kazanıyor. İlçenin çok farklı bir sosyo-kültürel, dini ve etnik kimliğe sahip olması siyasetçiler açısından işleri zorlaştırıyor. Öte yandan Esenyurt devasa bütçesi, katlanarak artan nüfusu, uçsuz bucaksız arazileriyle, inşaat sektörünün olduğu kadar siyasi partilerin de odağında yer alıyor.

1990’larda Esenyurt’ta ortalama her üç kişiden biri Karslıydı 

Esenyurt neden önemli sorusunun cevabı biraz da ilçenin tarihinde saklı… 1989’a kadar Büyükçekemece’ye bağlı bir köy olan Esenyurt, 1989’da altı mahallelilik küçük bir belde belediyesi oldu. 2008 yılında Kıraç Beldesi ile birleşti. Artık 20 mahalleli bir ilçe belediyesiydi. Esenyurt’un ilk belediye Başkanı Gürbüz Çapan Karslı’ydı. Özellikle 1990’lı yıllarda Esenyurt Kars’tan gelen bir göç dalgasıyla karşılaştı. Hatta bu göçten dönemin belediye başkanı olması nedeniyle Gürbüz Çapan sorumlu tutuldu. Çapan 1995’te verdiği bir röportajda, yaklaşık 20 bin Karslı’nın Esenyurt’a geldiğini ve Esenyurt’taki Kars’lı sayısının abartıldığını söyledi. 1990’da yapılan nüfus sayımına göre Esenyurt’ta yaklaşık 70 bin kişi yaşıyordu. 

19. Yüzyılda yapılan nüfus mübadelesi sonucu Esenyurt bölgesine Balkanlar’dan gelen muhacirler yerleştirildi. Yolu Esenyurt’a düşen diğer büyük çoğunluk da özellikle 1990’lı yıllarda Doğu ve Güneydoğu’da yakılan ve boşaltılan köylerden göç eden Kürtler oldu.

Kürtler ve solcuların “kurtarılmış bölgesi”: Esenyurt

Zelâl Koç, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi için hazırladığı yüksek lisans tezinde yerinden edilen Kürtlerin, herhangi bir dayanakları olmadan özellikle büyük şehirlere göç ettiğini anlatıyor. Koç, ayrıca bu zorunlu göçün İstanbul’daki merkezinin neden Esenyurt olduğunu şu cümlelerle açıklıyor: “İstanbul bu göçün en önemli merkezlerinden biri olmuştur. Bu göçlerin Esenyurt’a yönelmesinin en temel nedenlerinden biri ise Esenyurt’taki ucuz konut ve arsa fiyatları ve bu dönemde kentsel mekânda bir dayanışma biçimi olarak yaygınlaşan hemşehrilik ilişkileri olmuştur.” 

Koç, Kürtlerin Esenyurt’u tercih etmesinde Çapan’ın sol gelenekten gelen bir siyasetçi olması ve Kürtlere yakın duran bir politik tavır takınmasının da etkili olduğunu anlatıyor. 

Cevap arayan soru: Esenyurt neden önemli?

Esenyurt 1990’lı yıllarda, sadece Kürtler için değil aynı zaman da solcuların da tercih ettiği bir yerdi. Bu durumda Çapan’ın yaklaşımı da etkili oluyordu. 1995’teki “Eski solcuları buraya aldım, doğrudur. Bütün solcuları da almak isterdim. Ne kadar aydın, yazar, çizer, aykırı düşünen adam varsa hepsini Esenyurt’a davet ediyorum. Bundan da onur duyuyorum” sözleri akıllara yer eden Çapan, Esenyurt’u “kurtarılmış bölge” ilan etmekle eleştiriliyordu.

Ancak ilçe asıl nüfus patlamasını 2000’li yıllarda yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel bu durumu, CHP’li Esenyurt Belediyesine kayyum atanmasının ardından “2004 yılında AKP’ye 100 bin nüfusla teslim ettiğimiz Esenyurt’u, 2019 seçimlerinde 1 milyon nüfusla geri aldık” diyerek anlattı. 

Bugün Esenyurt’ta 81 ilin nüfusuna kayıtlı yurttaş yaşıyor.

2018 yılına ait Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi(ADNKS) verilerine göre Esenyurt nüfusunun yüzde 46’sı Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki illerden, yüzde 30’u Karadeniz Bölgesi’ndeki illerden göç edenlerden oluşuyor. 

Esenyurt'ta Suriyeli mülteciler

Suriyelilerle birlikte Esenyurt’ta nüfus artış hızı iki katına çıktı 

Esenyurt’un nüfus artışında ve sosyolojisinde kırılma yaratan bir diğer önemli nokta Suriye’de başlayan iç savaş sonrası Türkiye’ye gelen sığınmacılar ve düzensiz göçmenler oldu. 2013 yılında, Esenyurt’un nüfus artışı  önceki beş yıldaki artışın iki katına ulaştı. Uzmanlar kayıtlı sığınmacı verilerine göre hesaplanan bu artışa sayıları kestirilemeyen düzensiz göçmenlerin dahil edilmediğine dikkat çekiyor.

Suriyeli sığınmacıların tercihi neden Esenyurt?

43 mahallesiyle yaklaşık bir milyon kişinin yaşadığı Esenyurt’ta resmi olmayan verilere göre, yaklaşık 300 bin yabancı uyruklu barınıyor. Esenyurt Suriyeliler için, hem kira fiyatlarının düşüklüğü hem de inşaat ve sanayi sektöründeki iş imkanlarıyla cazibe merkezi olmayı sürdürüyor. Bir diğer etmen de hemşehrilik bağları. Sığınmacılar ve düzensiz göçmenler, ilçedeki Suriyeli nüfus yoğunluğunu gerek adaptasyon gerek bir arada yaşam açısından artı bir özellik olarak görüyorlar. 

İstanbul Valiliği’nin 2023 yılına dair hazırladığı rapora göre; İstanbul’daki yabancı nüfusta, bir önceki yıla göre yüzde 18,62’lik oranda azalma oldu. 2023’te yaklaşık 120 bin göç alan Esenyurt, İstanbul’da en fazla uluslararası göç alan ilçesi.  

Esenyurt’ta nüfusun yaklaşık yüzde 70’inin kent içi ve dışı göçlerle arttığını anlatan Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Merkezi’ne bağlı kıdemli araştırmacı Prof. Dr. Murat Güvenç, Esenyurt’a yerleşenler arasında vaktiyle İstanbul’un farklı ilçelerine başka şehirlerden göç edenlerin de olduğunu söylüyor.  

Nüfusun yaklaşık on kat artması için ilçede büyük bir “inşaat faciası” yaşanmış olması gerektiğini anlatan Güvenç, tespitini şu sözlerle anlatıyor:

“Esenyurt’ta on binlerce konut inşaa edildi. Belediyeler bunu teşvik ettikleri zaman, bölgenin iktisadi faaliyetlerine müthiş bir katkı oluyor. Binalar bittikten sonra satıyorlar. Hükümet konutların kolay satılması için düşük faiz uyguluyordu. Böyle olduğu için İstanbul’un başka semtlerinde kirada oturan ve biraz birikimi olan herkes görece ucuz konutların olduğu bu yerlere hucum diyor.”

Esenyurt'ta inşaat rantı
Esenyurt neden önemli? Çünkü inşaat rantı var

İnşaat “çılgınlığının” yükselişi: 2008 

1960’lara kadar tarım ve hayvancılığın yapıldığı bir köy olan Esenyurt, önce belde, 2008’de de ilçe statüsü aldı. İstanbul’da imar faaliyetlerinin hız kazandığı, sanayi ve ticaretin hızla arttığı 1980 sonrası dönemde Esenyurt da bu hızlı gelişimden nasibini aldı. 2000’li yıllarda İstanbul’u kasıp kavuran inşaat sektöründeki büyük patlama kendini Esenyurt’ta da gösterdi. İlçe, yeni toplu konut alanları için, başta TOKİ ve KİPTAŞ olmak üzere kamu ve özel sektöre ait inşaat şirketlerinin gözdesi haline geldi. İstanbul geneline kıyasla arsa maliyeti açısından da en uygun ilçelerin başında geliyordu. Böylece, özellikle 2008 sonrasında belediyenin AKP’ye geçmesiyle ilçedeki tarım arazileri ve boş araziler, hem konutların hem de iş yerlerinin inşa edildiği alanlara dönüştürüldü. Esenyurt artık rant için eşsiz bir bölgeydi. 

İstanbul’da sanayinin yüzde 20’si Esenyurt’ta

Bugün, Esenyurt, İstanbul’daki konut stokunun önemli bir bölümüne sahip. Yüksek katlı binalar, rezidanslar, siteler, eğitim kurumları, AVM’ler Esenyurt’un arazi değerini de hızla yükseltti. Sayıları hızla artan binalar nüfus artışında adeta patlamaya yol açtı. İlçe giderek hem inşaat sektöründeki büyük hareketlilik hem de sanayi faaliyetlerindeki artış nedeniyle düşük gelirli kesim için iş imkanı açısından cazip hale geliyordu.

Esenyurt 2 bin 500’den fazla küçük ve orta ölçekte sanayi tesisi, 8 de sanayi sitesiyle Türk sanayisinin yaklaşık yüzde 4’ünü, İstanbul sanayisinin ise yaklaşık yüzde 21’ini elinde tutuyor.

Esenyurt’un siyasi tercihleri 

İnşaat ve sanayi sektörünün önlenemeyen ve öngörülemeyen büyüme hızı ve kontrolsüz bir şekilde artan nüfusu siyasilerin Esenyurt’u uzun yıllardır neden mercek altına yatırdığını açıklıyor. 

Esenyurt'un eski belediye başkanlarından Gürbüz Çapan
Esenyurt’un eski belediye başkanlarından Gürbüz Çapan

Esenyurt yerel seçimlere ilk kez 1989 yılında Büyükçekmece’nin bir beldesi olarak girdi. İlk başkanı Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP)’nin adayı Gürbüz Çapan’dı. Çapan 1994 ve 1999 yıllarında iki kez üst üste seçim kazandı ve Esenyurt’ta iki dönem belediye başkanlığı yaptı. 2004 ve 2009 seçimlerinde ise belediye el değiştirdi. Yeni başkan AKP’nin adayı Necmi Kadıoğlu’ydu. Kadıoğlu, 2014 yerel seçimlerinde de Gürbüz Çapan’nın CHP’den aday gösterilen kardeşi Çetin Çapan ile yarıştı ve aldığı yüzde 47 oy ile seçimi üçüncü kez kazandı. 15 Aralık 2017 tarihinde  sağlık nedeniyle istifa edene kadar Esenyurt Belediye Başkanlığı görevine devam etti.

Kadıoğlu’nun sağlık nedeni ile istifa açıklaması polemik konusu olurken, yerine Esenyurt Belediye Meclisi’nde yapılan oylama ile seçilen AKP adayı Ali Murat Alatepe geldi. 

Altepe, seçim öncesi sarfettiği “Esenyurt’u kaybedersek Kudüs’ü kaybederiz hiçbir yeri kaybetmeyiz, İslam’ı kaybederiz, Mekke’yi kaybederiz” sözleriyle akıllarda yer etti. 

Seçimi kazanan CHP’nin, 2009-2014 yılları arasında Esenyurt İlçe Başkanlığı görevini yürüten Kemal Deniz Bozkurt oldu. Bozkurt karşısında seçimi kaybeden AKP adayı Azmi Ekinci de sonraki genel seçimde AKP’den İstanbul milletvekili seçildi. 

2.2 milyar borçla devralıp 3 milyar borçla devreden başkan 

2019 Esenyurt’ta AKP döneminin sona erdiği bir yıl oldu. Ancak Bozkurt oldukça yüklü borcu olan bir belediye devraldı. Belediyenin borcu yaklaşık. 2.2 milyardı. Uzun süre AKP tarafından yönetilen Esenyurt, CHP’li Bozkurt’a geçince büyük bir beklenti oluştu. Ancak görev yaptığı süre boyunca ismiyle anılacak büyüklükte bir projeye imza atamadı. 2024 seçimlerinde de aday gösterilmedi. Belediyeyi 3 milyar borçla, yeni başkan Ahmet Özer’e teslim ettiği için de CHP’li isimler tarafından eleştirildi. 

Esenyurt neden önemli: Seçmeni ikna eden İstanbul seçimlerini etkiliyor

Murat Güvenç’e göre, Kürt seçmenle hangi parti ittifak kurarsa seçimi Esenyurt’ta  o kazanıyor. AKP ve CHP’nin oyunun çok yüksek olmadığını söyleyen Güvenç, Kürt seçmenlerin oy verdiği partiyle hangi aday ittifak yaparsa seçimi onun alacağının açık olduğunu ekledi. 

Örneğin, Beşiktaş ilçesinin İstanbul’un seçim sonuçlarını etkileme şansının çok yüksek olmadığını belirten Güvenç, Beşiktaş’ta CHP’nin çok yüksek oy aldığını ancak ilçenin nüfusunun çok artmadığını ekledi. Başakşehir ve Beşiktaş gibi ilçelerde sonuçların aşağı yukarı belli olduğunu ifade eden Güvenç, “Esenyurt gibi hızlı gelişip büyüyen yerlerde belirsizlik var, seçmeni kim ikna ederse İstanbul seçimlerini etkileyecek bir oy profiline sahip olabiliyor” dedi. 

CHP hem belediyeyi hem de hem de belediye meclisinin çoğunluğunu kazandı

2024’te CHP ilk önce Esenyurt Belediyesi Grup Başkanvekili Ali Gökmen’i aday gösterdi. Ancak DEM Parti ile yapılan kent uzlaşısında, DEM Parti’li isimlerle hemfikir olunamayınca aday değiştirildi. Gökmen adaylıktan çekildi. CHP yeni adayını Prof. Dr. Ahmet Özer olarak belirledi. 

AKP’nin adayı ise  Esenyurt Meclis Üyesi ve Meclis Grup Başkanvekili Hamit Öncü oldu. Özer, son yerel seçimleri yüzde 49,05 oy oranıyla kazandı.  

İlçe Belediye Meclis’nde de bir önceki seçime göre CHP 28 üyesiyle çoğunluğu elin aldı. Mecliste ayrıca 14 AKP’li, üç MHP’li üye bulunuyor.

Esenyurt’un reisleri: Gürbüz Çapan

Esenyurt'un reisleri: Gürbüz Çapan
Esenyurt’un reisleri: Gürbüz Çapan

Esenyurt’un kurucu belediye başkanı Gürbüz Çapan, 1989’dan 2004 yerel seçimlerine kadar Esenyurt Belediye başkanlığı yaptı. Önce SHP’nin adayı olarak, daha sonra CHP’den aday gösterilerek seçimlere girdi. Çapan için Esenyurt’ta imarı başlatan kişi demek doğru bir tanımla olur. En bilinen imar Projesi “Esenkent Projesi oldu”. Kamulaştırılan Esenkent’teki araziye yapılan proje, 70 ayrı yapı kooperatif  tarafından üstlenildi. 7 binden fazla konut yapıldı. Bu projeyi, Boğazköy ve Beylikdüzü projeleri izledi. Çapan verdiği bir röportajda bu projeleri şöyle tanımlıyor: “Biri bir gecekondudan 3-5 şehir çıkardık.” Bütün bunlar olurken bir yandan da Çapan’ın kardeşine bu projelerden kar sağladığı iddia ediliyordu.  

Kaçak yapılara izin, rüşvetten yargılama

Diğer taraftan, Esenyurt büyük bir ülke içi göçün de merkezi oldu özellikle doğu illerinden pek çok yurttaş İstanbul dışından Esenyurt’a göç ediyordu. Bu durum, büyük bir kaçak inşaatın da yolunu açtı. Çapan, Esenyurt’ta kaçak inşaatlara göz yumduğunu kendi internet sitesindeki bir yazıda şöyle anlatıyor: 

“…Bugün olsaydı Esenyurt’ta kaçak inşaat yaptırmazdım. Ama biz çok zor zamanlarda belediye başkanlığı yaptık. Yoğun göç vardı. Doğu’dan, Güneydoğu’dan aş, iş, can güvenliği derdinde olanlar İstanbul’a kaçıyordu. Barınma sorunu yakıcı boyuttaydı. Dolayısıyla onlarla dövüşmeyi göze alamadım, vicdanım buna el vermedi. İki katlı evler yapsınlar dedim, dinlemediler. Sonra nüfusa göre kat çıktılar, ondan pişmanım.”

Gürbüz Çapan’ın siyasi kariyeri de oldukça çalkantılıydı. 2004 seçimlerinde kaybetmişti ancak 2009 seçimlerinde aday olmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Tam adaylık tartışmaları gündemdeyken 2008’de Ergenekon davasından tutuklandı. 

2014 yılında aday gösterilmesi kesinleşti. Ancak aday olarak isminin YSK’ya gönderilmesine kısa bir süre kala Çapan’a “suç işlemek için örgüt kurmak” ve “rüşvet vermek” suçlarından verilen 5 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından onandı. Çapan bunun üzerine adaylıktan çekildi. Yerine Kardeşi Cengiz Çapan aday gösterildi. Ancak iki numaralı Çapan seçimi kazanamadı. 

Esenyurt’un reisleri: Necmi Kadıoğlu

Gürbüz Çapan’ın Esenyurt Belediye başkanlığına geri dönme denemeleri başarısızlıkla sonuçlanırken, ilçe ikinci başkanıyla yeni bir döneme başlamıştı. 

Yeni başkan Necmi Kadıoğlu, aslında kamuoyunda “akbil skandalı” olarak bilinen olayla adını duyurmuştu. Savcılığın hazırladığı iddianameye göre, 1999’da akbil gelirleri kayıt dışı bırakılarak “bir yerlere” para aktarıldı. Recep Tayyip Erdoğan’ın İBB başkanı olduğu o dönem, 250 milyon dolarlık bir usulsüzlük yapıldığı iddia edildi. Skandal patlak verir vermez, İBB Kaynak ve İştirakler Daire Başkanı Necmi Kadıoğlu, yurt dışına kaçtı. Türkiye’ye geri döndüğünde de havalimanında yakalandı. Kadıoğlu, akbil yolsuzluğu davasında Erdoğan ile birlikte yargılanan kilit isimler arasında yer aldı. İlerleyen yıllarda 60’tan fazla sanıkla birlikte beraat etti. 

Beton kentin yükselişi 

Kadıoğlu ile başlayan yeni dönemde çarpık yapılaşma deyim yerindeyse “inanılmaz” bir boyuta ulaştı. 3 katlı binalar, 20 katlı rezidanslara, mahalleler dışa kapalı lüks sitelere, dükkanlar şirketlere dönüştü. Kadıoğlu’nun ismi başkanlık yaptığı dönem ve daha sonrasında rant ve yolsuzlukla anıldı. Kadıoğlu döneminde inşaat şirketleri belediyeden yüz milyonlarca liralık kamu ihaleleri aldı. İmar izinleri ve projelerde rant sağlama, bölgedeki arsa ve gayrimenkullerin belirli şirketler veya kişilere avantaj sağlayacak şekilde el değiştirmesi… Bu şirketler arasında iki tanesi öne çıkıyordu: Özyurt AŞ ve Özyurtlar Holding. Bu iki şirket, Esenyurt’un dört bir yanında Kadıoğlu dönemi boyunca yüksek katlı yapılar inşa etti. 

Kadıoğlu 2017’de “sağlık sorunlarını” gerekçe göstererek istifa etti. Ancak bu istifanın perde arkası hem medyada hem de kamuoyunda, daha doğusu Esenyurt’ta çok konuşuldu. İddiaya göre Kadıoğlu’na, uygunsuz görüntülerinin olduğu bir video nedeniyle şantaj yapılmıştı. Söz konusu video istifadan yaklaşık bir yıl sonra internette dolaşıma girdi.

2024 seçimlerinde de CHP, DEM Parti ile “kent uzlaşısı” yaparak ortak aday gösterdi. Kent uzlaşısı kapsamında aday gösterilen Ahmet Özer, yüzde 49,05 ile 31 Mart Yerel Seçimleri’nde ipi göğüsledi ve makas farkını oldukça açtı. AKP’nin adayı Hamit Öncü yüzde 39,18 ile ikinci sırada yer aldı.

Esenyurt kayyum sayesinde yeniden AKP’nin elinde 

Ancak Özer, seçimi kazandıktan altı ay sonra, önce gözaltına alındı ardından  “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı. Yerine İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy kayyum olarak atandı. Böylece, 2016’da Doğu’da başlayan kayyum uygulaması sekiz yıl sonra ilk defa batı illerinde, bir CHP belediyesini buldu. 

Kayyum atanmasıyla birlikte İstanbul’un en yüksek belediye bütçesine sahip, rantı yüksek, nüfus yoğunluğu günden güne artan ilçesi Esenyurt yeniden AKP’nin eline geçti.   

Esenyurt’un AKP’nin en çok ilgi duyduğu yerlerden biri olduğunun altını çizen Güvenç, “Burayı kaybetmek onlar için kabul edilemez. Bu nedenle İstanbul’da yapacakları müdahaleyi Esenyurttan başlattılar diyebiliriz” dedi. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.