CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MİT Başkanı İbrahim Kalın ile görüşmelerinin detaylarını paylaştı. Yurtdışında yeni üye başvuruları için MİT’ten istihbarat desteği istediklerini söyleyen Özel “Türkiye için böyle bir şey söz konusu olamaz, kendi örgütümüzün referansı ile ilerliyoruz” dedi. Özel, Kalın’a “MİT’in cevaplayabileceği sorular” sorduklarını belirtti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara’da gazetecilerle bir araya geldi. Gündemdeki konulara ilişkin soruları cevaplayan Özel, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın’ın Özel ve CHP heyetine yaptığı sunumla ilgili de bilgi verdi.
Özel, benzer görüşmelerde nasıl bir yöntem izleyecekleri konusunda araştırma yaptıklarını aktardı:
“Heyet, bütün soruları bir havuza atsın. Sonra ortak sorular sadeleştirilsin, sonra bütün heyet sorulacak sorularda bir mutabakata varsın. Biz arkadaşlarımızla bunu yaptık, sonra o soruları önümüze koyduk ve sunumları dinledik. Sunumdan beklediğimiz yanıtlar verildiğinde, yani merak ettiğimiz hususlara cevaplar verildiğinde o soruları çıkardım ben. 15 sorumuz vardı merak ettiğimiz, bunların dokuzuna sunumla yanıt verildi. Altı soruyu da ben Sayın Başkan’a yönelttim, o da o soruları samimiyetle ve olabildikçe açıklıkla yanıtladı.”
Özgür Özel MİT’ten istihbarat desteği istediğini söyledi
İmralı ile görüşmeler olup olmadığını Kalın’a sorup sormadıkları konusunda Özel, şunları söyledi:
“MİT’i bir siyasi tartışmaların içine çekmemeye ve yanıtlayamayacağı sorular sormamaya özen gösterdim. ‘Abdullah Öcalan ile bir pazarlık var mı’ meselesi, MİT’in yanıtlayamayacağı, yanıtlarsa da yanıtın tatmin etmeyeceği bir soru. O yüzden biz MİT’e inanarak, güvenerek, cevaplayabileceği sorular sorduk. ‘Abdullah Öcalan ile gizli bir pazarlık var mı’ gibi gündelik siyaset için çok elverişli bir polemik alanına MİT’i sokmadık. O soruya MİT gibi bir kurum olarak cevap veremez. O soruya verdiği cevabın doğru olduğunu sorgulayacaksan zaten o soruyu sormayacaksın. O sorunun bir tane muhatabı var Türkiye’de. O çıkacak, konuşacak. Bir süreç yürütülüyor mu, yürütülüyor. Erdoğan yürütüyor, bunu niye MİT Müsteşarı’na sorayım?”
“Yurtdışı üye başvuruları için istihbarat desteği istedik”
Kalın’ın CHP’ye sunumu esnasında üye başvurularında terör bağlantısı olup olmadığına ilişkin istihbarat desteği istediği gündeme geldi. Kalın’dan ne istedikleri ve ne yanıt aldıkları konusunda Özel şunları söyledi:
”Türkiye’deki üyeliklerde iki CHP üyesinin referansı, ilçe başkanı ve il başkanının onayıyla üye olabiliyorsunuz. Burada herhangi bir sorunumuz yok. Amerika’da biz temsilcimizle yolları ayırmıştık. Şu anda 52 eyalette CHP temsilciliği ve 20’nin üzerinde eyalette temsilcilikte görev almak için başvurular var. CHP temsilciliği ve CHP birliği kurmak istiyorlar. Amerika’daki ve Almanya’daki Fethullah Gülen Cemaati başta olmak üzere, terör örgütlerinin CHP örgütlerine sızıp da yarın ‘Bak bak bunun üyesi FETÖ’cü’ gibi bir durumla muhatap olmamak için, İbrahim Kalın’a bunu sordum. Yani benim orada ilçe başkanım, il başkanım yok, üyem yok. Yurt dışında yeni gelen başvurularla ilgili istihbarat desteği, FETÖ ve diğer terör örgütleri konusunda sordum. O da büyük bir memnuniyetle ‘Böyle bir destek verebiliriz. Bunu isteyen her partiye de verebiliriz’ diye söyledi. Ben de temsilci atamalarında böyle bir destek isteyeceğimi söyledim. Türkiye ile ilgili böyle bir şey söz konusu olamaz. Zaten kendi örgütümüzün referans ve öneri sistemiyle ilerliyoruz.”
“Teğmenlerle ilgisi yok, mesele Tayyip Bey’le benim aramda”
Kılıçlı yemin töreni nedeniyle disipline sevk edilen teğmenlerin ihraç edilmesi durumunda nasıl bir yıl izleyecekleri de Özel’e soruldu. Özel, teğmenlerin kutuplaştırma siyasetine alet edilmek için hedef alındığını söyleyerek devam etti:
“Teğmen Ebru Eroğlu’nun birincilikle mezun olduğu, bütün Türkiye’nin tanık olduğu o heyecanının Tayyip Bey’in kutuplaşma ihtiyacına feda edilecek olmasından çok üzüntü duyuyorum. Meselenin ne Ebru’yla, ne diğer teğmenlerle ilgisi yok. Mesele Tayyip Bey’le benim aramda. CHP’nin 31 Mart zaferi ve sonraki seyri için kendisine sürekli ‘Bu süreç CHP’ye yarıyor’ deniyor. Onun için basacak nasır arıyor. Bu da elverişli bir alan. Meselenin tam ortasında Ebru Teğmen duruyor ama bir tarafında ben varım, bir tarafında Tayyip Bey var. Aka planda da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le ‘Keşke Yunan kazansaydı’ diyen bir zihniyet var. 28 Şubat sürecindeki gibi gerilimler üretmeye, oradan beslenmeye çalışıyorlar, o imkanı ona vermeyeceğiz.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Bizim iktidar motivasyonumuzu artırıyor”
Teğmenler atılırsa CHP’nin sahip çıkacağını söyleyen Özel, “Günü geldiğinde geri alırız. Görevleri gereğince bu işe engel olabilecekken engel olmayan ya da sessiz kalan kim varsa, teğmenler geri geldiği gün onlar gider” dedi.
İktidarın gerginlikten beslendiğini söyleyen Özel, “Bu tip davranışlar bizim iktidar motivasyonumuzu arttırıyor. Ben her sabah yataktan Soma’da ölen madenciler için kalkıyorum. En önemli motivasyonlarımdan bir tanesi bu. Can için, Tayfun için, Gezi tutukluları için, diğer taraftan yoksullar için kalkıyorum. Tut ki teğmenleri ihraç ettiler, bir motivasyonum daha olur” diye konuştu.
“31 Mart’tan beri gündemi biz belirliyoruz, AKP buna çare arıyor”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “CHP camileri ahır yaptı” söylemini de kutuplaşma gayretiyle bağlantılı gören Özel şöyle devam etti:
“Yusuf Tekin bunu tek başına yapıyor olamaz. Yusuf Tekin bunu tek başına yapıyorsa, bakanlıktan alınmamak için bir polemiğin tarafı olup da ‘Beni Cumhurbaşkanı savunmak zorunda kalsın’ diye bir uyanıklık yapıyorsa onu bilmem. AK Parti’nin çare aradıkları konu şu: 31 Mart’tan, hatta adaylarımızı belirleyip sahaya çıktığımız günden beri gündemi biz belirliyoruz. Ben 105 miting yaptım, hepsinde de emekli, asgari ücret, yoksulluk konuştum. Bunlarla bu tartışmalara girmedim. Meral Hanım eleştirdi, ‘Canı sağ olsun’ dedim. Bunlar eleştirdi, ’Sizinle kavga etmeyeceğim, işimize bakacağız, emeklinin kavgasını vereceğiz’ dedim. Tayyip Bey ilk kez yenildi, CHP de 47 yıl sonra ilk kez birinci parti oldu. 31 Mart’tan sonra belli bir hat tutturduk, gayret ediyoruz. Her şeye rağmen iyi de gidiyor, bunu o da görüyor.”
Özel, AKP’nin yeni anayasa tartışmaları ve İsrail tehdidi ile gündem belirleme çabasına izin vermediklerini hatırlattı. “Gündem belirleye kazanıyor” diyen Özel, AKP’nin yeniden bu imkanı kazanmak için her yolu denediğini söyledi.
“Kutuplaştırma siyaseti tutmadığı için hep daha büyüğüne yelteniyorlar”
Kutuplaştırma çabasının toplumda karşılık bulmadığını belirten Özel, “Tutmadığı için hep daha büyüğüne yelteniyorlar. Burada muhalefet partilerinin birbiriyle iletişim ve dayanışma halinde, bu iktidarı değiştirme motivasyonunu kaybetmeyecek ve topluma kaybettirmeyecek bir kararlılıkta ve sakinlikte olması lazım. Bu iktidar gideceğini gördü ve panik halinde. Buna karşı kararlı ama sakin olmak lazım” diye konuştu. Özel şöyle devam etti:
“Birinci kaygıyı güvenlik ve terör yaptığınızda işler değişebiliyor. Ona oynuyorlar. Bu oyuna gelmemek lazım. Bazen şöyle eleştiriler duyuyorum: ‘Özgür Bey sık konuşuyor ve detaylı anlatıyor.’ Açık açık konuşmak ve detaylı anlatmak lazım. Çünkü muhalif seçmen sürekli bir tedirginlik halinde. O tedirginlik ancak açık, şeffaf ve düzenli bir iletişimle ortadan kaldırılabilir. Türkiye’de komplo teorileri çok hızlı yayılıyor ve bir süre sonra algıyla olgu yer değiştiriyor. Onun için de muhalefet tarafında sürekli etkili ve samimi bir iletişime ihtiyaç var. Bir yılda Ankara ile Manisa hariç 46 ile 193 ziyaret yapmışım ben. Sosyal medyada yaratılmaya çalışılan bir takım operasyonel işlerin sahada hiç olmadığını görüyorum. Gören varsa anlatsın. O yüzden o işlere hiç bakmıyorum.”