Bütçenin komisyon görüşmelerinde neler yaşandı?

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2025 yılı bütçe görüşmeleri 29 Kasım Cuma günü sona erdi. Görüşmeler sırasında kimi zaman bakanlar kefenle karşılandı, kimi zaman toplantı salonuna alınmak istenmedi. Muhalefet milletvekilleri “Bu bütçe kimin bütçesi?” diye sorarken, iktidar yapılanların en iyisi olduğunu savundu.

Bütçenin komisyon görüşmelerinde
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nun 2025 yılı bütçe görüşmelerinde yaşananlar

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki bütçe görüşmeleri, 29 Kasım Cuma günü Cumhurbaşkanlığı 2025 yılı bütçesinin ele alınmasıyla tamamlandı. Böylece yaklaşık bir ay süren 2025 yılı bütçe görüşmeleri sona erdi. 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi, 22 Ekim’de TBMM’ye sunulmuş, 30 Ekim’de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda teklifin geneli ve Sayıştay raporları üzerinde görüşmelere başlanmıştı. Komisyonda görüşmeleri tamamlanan 2025 bütçe teklifi, Aralık ayında TBMM Genel Kurulu’na gelecek ve 2025 yılından önce yasalaşacak.

Komisyonda görüşmeleri biten 2025 bütçe teklifi, Aralık ayında TBMM Genel Kurulu’na gelecek ve 2025 yılından önce kabul edilerek yasalaşacak.

Komisyonun son gününe kadar bütçe görüşmelerinde muhalefet ile iktidar milletvekilleri arasında sık sık tartışmalar yaşandı. Medyascope, bütçenin komisyon görüşmelerinde neler olduğunu, hangi tartışmaların yaşandığını, iktidar ve muhalef arasındaki görüş ayrılıklarını derledi.

Komisyonda neler yaşandı?

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 22 Ekim Salı günü 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin sunumunu yaptı. Yılmaz, sunumunda 1 trilyon 931 milyar lira bütçe açığı öngörüldüğünü belirtti. Ayrıca, deprem için 2024’te ayrılan 1 trilyon 28 milyar TL’lik kaynağın, 2025’te 584 milyar TL’ye düşeceği ifade edildi.

Sunumun ardından muhalefetin ilk gün en çok eleştirdiği konu bütçenin yeterli olmadığı ve sağlık, eğitim, ulaşım gibi alanlara yeterince kaynak ayrılmadığı yönünde oldu. Özellikle deprem için ayrılan payın gittikçe azaltılması sunumda en çok eleştirilen başlıklardan biriydi

“İki yılda bütçe açığı nasıl 15 kat arttı?”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın sunum yaptığı günün ardından komisyon 10 gün ara verdi. Böylece 30 Ekim’de 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin geneli ile Sayıştay raporları üzerinde görüşmeler başladı.

CHP’nin bu görüşmedeki şerhi, 2023 bütçesinin başlangıç ödenekleri ile yıl sonu ödenekleri arasındaki farkın ne kesin hesap kanun teklifinde ne de Sayıştay’ın genel uygunluk bildiriminde yer almadığı yönündeydi. CHP milletvekilleri, kesin hesap kanun teklifinin ayrı bir komisyonda görüşülmesi gerektiğini savundu ancak bu talep kabul edilmedi.

Bir diğer eleştiri konusu ise 2023’teki bütçe açığının revize edilerek 2 trilyon 148,5 milyar TL’ye ulaşmasıydı. Muhalefet, komisyonda iki yıl içinde bütçe açığının nasıl 15 kattan fazla arttığını sordu.

Öğretmen mülakatları ve usulsüzlük iddiaları

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, 15 Kasım’da Millî Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), Yükseköğretim Kalite Kurulu ve üniversitelerin 2025 bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporlarını görüştü.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yöneltilen eleştirilerin başında Mesleki Eğitim Merkezi’ndeki (MESEM) çocuk işçi ölümleri, eğitim sistemindeki değişiklikler, öğrencilere bir öğün yemek verilmemesi, okullardaki temizlik sorunları ve öğretmen mülakatları geldi.

Aynı gün, 2024 yılı öğretmen atamalarındaki mülakat sonuçlarında usulsüzlük yapıldığını iddia eden ve bu nedenle kontenjan dışı kaldıkları için atanamayan öğretmenler TBMM’de bir açıklama yaptı. Öğretmenler, Milli Eğitim Bakanı Tekin’e seslerini duyurmak için milletvekillerine durumlarını anlattı ancak Tekin’le görüşemediler.

Tekin’i sinirlendiren soru

Komisyondaki soru-cevap kısmında, muhalefet milletvekilleri Bakan Tekin’e, öğretmen mülakatlarında usulsüzlük yapıldığı iddialarını sordu. İddiaları reddeden Tekin, sadece çok az sayıda kişinin sıralamasının değiştiğini ve bu nedenle atanamadığını belirtti. Tekin, “İstatistiksel olarak anlamı yok” dedi.

CHP’li Suat Özçağdaş, Tekin’in yanıtına itiraz ederek, “688 kişinin 50’si elenmişse demek ki aşağıdan birileri yukarı çıkmış” yorumunda bulundu. Bunun üzerine Tekin, sinirlenerek, “Ya siz beni anlamakta mı zorlanıyorsunuz? Tekrar söylüyorum: Komisyonlar arası olanı söylüyorum. Yani rakamsal olarak, ‘orada farklı, burada farklı’ diyebileceğiniz bir olay yok” ifadelerini kullandı.

Mehmet Şimşek’e abaküs hediye edilmek istendi

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu 18 Kasım’da Hazine ve Maliye Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2025 bütçesini görüştü. Bakan Mehmet Şimşek protesto ile karşılaştı. Şimşek sunumunun öncesinde, milletvekilleri ile selamlaştığı sırada CHP’liler ellerindeki dövizleri kaldırdı.

CHP’li Tahsin Ocaklı, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hesaplama yapmayı öğrenmesi için abaküs hediye etmeyi teklif etti. Ocaklı, “TÜİK yapamadığı hesapları belki abaküsle becerir” dedi.

Veli Ağbaba, AKP grubuna “Nebati’yi elleriniz kızarıncaya kadar alkışladınız, Mehmet Şimşek’i de alkışlayın” diye tepki gösterdi. Komisyon Başkanı Mehmet Muş “Nebati’nin günahını alma” karşılığını verdi. 

SPK ataması eleştirileri

Muhalefet milletvekilleri, yalnızca Mehmet Şimşek’i değil, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in eşi Elif Gülşah Gürlek’in Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) üyeliğine atanmasını da eleştirdi.

SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül’ün sunumu sonrası, CHP’li Veli Ağbaba, Gürlek’in eşinin bu göreve atanmasının gerekçesini sordu. Ayrıca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan’ın komisyona katılmaması da eleştirildi.

Mehmet Şimşek, sunumunda gelir politikalarında vergi adaletini güçlendirmeyi ve dolaysız vergilerin payını artırmayı hedeflediklerini söyledi. Şimşek, “Ülkemizde vergi yükünün yüksek olduğu algısı gerçeği yansıtmıyor” dedi ve Türkiye’nin yüzde 20,8 ile OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip üçüncü ülke olduğunu belirtti.

Muhalefet milletvekilleri sıklıkla iktidarın yanlış ekonomi politikaları uyguladığını, vergi ile tasarruf politikalarının olmadığını söyledi.

En çok istifası talep edilen bakan: Kemal Memişoğlu

Bir diğer tartışmalı geçen bütçe görüşmesi ise 19 Kasım’daki Sağlık Bakanlığı’nın 2025 bütçesinin görüşmeleri oldu.

Yenidoğan Çetesi davasının ilk duruşmasının ikinci gününde, muhalefet Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nu protesto etti. Muhalefet milletvekilleri, Memişoğlu’nu “Sağlık Bakanı istifa” yazılı dövizlerle karşıladı.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın önündeki sırada bebek patikleri ve bebek kıyafetleri dikkat çekti. Bu semboller, Memişoğlu’nun politikalarına yönelik eleştirilerin en somut göstergelerinden biri oldu.

CHP sıralarında bebek kıyafetleri
CHP sıralarında bebek kıyafetleri
DEM Parti sıralarında "istifa" yazılı kartlar
DEM Parti sıralarında “istifa” yazılı kartlar

DEM Parti Milletvekili Perihan Koca da “Daha bu ülkede ne olması gerekiyor? Utanmadan nasıl buraya geliyorsunuz? Nasıl bir vicdan var sizde? AKP iktidarını utanmazlığıyla biliyoruz. Sırıtmaya gelmişsiniz” diye tepki gösterdi.

https://twitter.com/medyascope/status/1858778119013797997

CHP’li vekillerin “Bu bütçe görüşülemez” sözleri üzerine AKP sıralarından “O zaman çıkın” karşılığı geldi. Bu sözlerin ardından iktidar partisi milletvekilleri ile muhalefet partisi milletvekilleri arasında gerilim tırmandı. 

CHP’li Ağbaba, bakanın el sıkmak için muhalefet sıralarına geldiğinde “Bu patikleri, zıbınları giymeden öldü çocuklar” derken CHP’li Cavit Arı, “İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?” diye sordu. Ayrıca bazı milletvekilleri bakanla tokalaşmadığı için Memişoğlu’nun eli havada kaldı.

CHP milletvekilleri Memişoğlu’nun sunumu dinlemedi

Muhalefet milletvekilleri Memişoğlu’na karşı “istifa” sloganları attı. Gerilimin artması üzerine Komisyon Başkanı Mehmet Muş, görüşmelere ara verdi. Aranın ardından Bakan Memişoğlu sunuma başlamadan CHP milletvekillerinin “istifa” sloganları eşliğinde salondan ayrıldı.

O dönem İstanbul İl Sağlık Müdürü olan Kemal Memişoğlu, Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin sorumluluğunun bulunmadığını belirtti. Memişoğlu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bizim için operasyonun adı Çürük Elma Operasyonu, çetenin adı da ‘insanlıktan nasibini almamışlar çetesidir’” dedi.

Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşmelerinden en çok öne çıkan eleştiriler ise hükümetin sağlık politikaları, sağlıkta özelleştirme, sağlık bütçesinin yetersiz olduğu ve Bakanlığın Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin yeterince sorumlu davranmadığı üzerine oldu. Görüşme boyunca muhalefet milletvekilleri sık sık söz aldıkça Memişoğlu’na istifa etmesi gerektiğini söyledi

Bakan Yerlikaya’ya bir dakikalık kayyum simülasyonu

Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 20 Kasım’da İçişleri Bakanlığı bütçesinin görüşmeleri öncesi TBMM’de arbede çıktı. CHP’li milletvekilleri, kayyum atamaları nedeniyle İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı toplantı salonu önünde karşılayarak bir dakika bekletmek istedi. Yerlikaya ve AKP milletvekilleri salona girmek isterken arbede yaşandı. Bakan Yerlikaya, bu esnada kendisini görüntülemek isteyen bir gazetecinin kamerasını tokatladı. 

Odaların ve telefonların dinletildiği iddia edildi

CHP adına söz alan Ali Mahir Başarır, Bakan Yerlikaya’nın milletvekili odalarını ve telefonlarını dinlettiğini öne sürdü. Esenyurt’a atanan kayyum sonrası belediyeye giremediklerini gerekçesiyle Yerlikaya’nın kapıda protesto etmek istediklerini belirtti.

“İkazımıza uymadılar, vuruldular”

Görüşmelerde en çok eleştirilen konular kayyum atamaları, kadın cinayetleri, polis intiharları ve düzensiz göçmenler konusu oldu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya milletvekillerinin eleştiri ve sorularını cevapladı. Yerlikaya’nın kadın cinayetlerine ilişkin, “İlk defa söylüyorum koruma kararı olmasına rağmen geçen sene 32 hanımefendi ikazımıza uymadan, kapıya adam gelince açmış, içeride vurmuş onu” demesi tepki çekti

CHP’li ve DEM Partili vekiller, Bakan Yerlikaya’ya “Kadınları suçlamak ne kadar kolay” diye tepki gösterdi. Yerlikaya da vekillere “Sen kimden yanasın? Biz kadını koruyoruz” dedi. 

Hedef tahtasında geçiş garantili otoyol ve köprüler, vaat edilip yapılmayan hızlı trenler var

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, 25 Kasım’da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile bağlı kuruluşların 2025 yılı bütçesini görüştü. Görüşmelerde muhalefet milletvekilleri, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nu demiryolları projeleri ve geçiş garantili otoyol ile köprüler konusunda eleştirdi.

CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, Bakan Uraloğlu’nu “Ulaştırmama Bakanı geldi, hoş geldiniz” diyerek karşıladı. CHP’li Veli Ağbaba, “Hızlı trene karşı değiliz, garanti ödemelerine karşıyız” dedi. İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ersin Beyaz ise yap-işlet-devret projeleriyle ilgili, “Kullandığımız otoyol ve köprülere ödediğimiz geçiş ücreti tarifeleri sürekli zamlanmakta ve sürücülerimizin canına tak ettirmektedir” ifadelerini kullandı.

Bakan Uraloğlu, sunumu sırasında demiryollarıyla ilgili kısa bir video izlettirdi. Bu esnada AKP Ankara Milletvekili Orhan Yegin, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’ya “Sayın Ağbaba, izle” dedi. Ağbaba ise “Neyini izleyeceğim? 10 senedir hızlı trenle kandırıyorlar Malatyalıları” diye cevap verdi. Yegin’in “Hükümet neler başarmış gör” çıkışına CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, “10. yıldan sonra Bursa’yı koymayı utanmışlardır” diye karşılık verdi. Ağbaba da “Bunların hepsi kara delik. Hızlı trene karşı değiliz, garanti ödemelerine karşıyız” sözlerini yineledi.

Disiplinsizlikle suçlanan teğmenlerin gölgesinde MSB bütçe görüşmeleri

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, 26 Kasım’da Milli Savunma Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesini görüştü. Görüşmeler öncesinde CHP milletvekillerinin sıralarına disiplin soruşturması açılan teğmenlerle ilgili görseller yerleştirildi. Görsellerde “Trikupis’in değil Mustafa Kemal’in askerleriyiz” yazılıydı.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, görüşmeler öncesinde milletvekilleriyle el sıkıştı. Bu sırada CHP Milletvekili Veli Ağbaba, “Sayın Bakan, Mustafa Kemal’in askerleri olmak suç olmamalı” dedi. Bakan Güler ise “Suç değil zaten” diye yanıt verdi.

CHP Milletvekili Tahsin Ocaklı’nın “Teğmenlerimizi koruyun” sözlerine Bakan Güler, “Birazdan anlatacağım, basından değil, bakandan dinleyeceksiniz” diye karşılık verdi. Ayrıca “Mustafa Kemal’in askeriyiz” ifadelerine Güler, “Bravo, tebrik ederim” diyerek destek verdi.

“Bakan teğmenlerle ilgili açıklama yapmadı” tepkisi

Bakan Güler’in sunumu bittikten sonra CHP Milletvekili Serkan Sarı “Bakanım teğmenlerimizle ilgili açıklama yapacaktınız, 35 dakika konuştunuz yapmadınız. Açıklamanız nerede?” diye tepki gösterdi. Bakan Güler’e muhalefet milletvekillerinin tepkileri devam edince Komisyon Başkanı Muş, komisyona 15 dakika ara verince Güler de salondan ayrıldı. 

Komisyon ara vermesine rağmen CHP Milletvekili Serkan Sarı ile AKP Uşak Milletvekili İsmail Güneş ve AKP Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı arasında tartışma çıktı. AKP’li Açıkkapı, “Askerlik disiplinliktir. Bunu öğreneceksiniz. Sen askerlik yapmadın mı? Bilmiyor musun? Askerlikte disiplin esastır. Tiyatro yapıyorsun, şov yapıyorsun” diye konuştu. 

AKP’li Güneş ise “Şov yapıyorsun. Buraya paralı askerlik yapıp geliyorsunuz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk kimsenin tekelinde değil. Bunu kimse kullanamaz” dedi.

“Teğmenler konusunda disiplinsizlik olduğunu düşünüyoruz”

Görüşmede CHP milletvekilleri disiplin soruşturması açılan teğmenlere haksızlık yapıldığını vurgularken bu söylemlere AKP milletvekilleri sıkça karşı çıktı. 

AKP Milletvekili Orhan Erdem, “Bir düzen var, sayın bakanın soru cevaptan önce açıklama yapması doğru değil. Teğmenler konusuna gelince bir disiplinsizlik olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu. 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı görüşmesinde kefenli protesto

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2025 bütçesi görüşmeleri için 27 Kasım’da TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na gelen Bakan Mahinur Özdemir Göktaş kefenli protestoyla karşılandı.

CHP milletvekilleri Sibel Suiçmez ve Semra Dinçer bu yıl öldürülen kadınların adının yazılı olduğu kefen bezini açtı. Dinçer “Kefeni çantamızda taşımaya başladık” diye Göktaş’a tepki gösterdi. Komisyon Başkanı Mehmet Muş’un protestoya yanıtı “Taksim Meydanı değil burası” oldu. 

“İstanbul Sözleşmesi Yaşatır”, “Marjinal değiliz, halkız”, “İstifa” yazılı dövizler CHP sıralarında yer aldı. DEM Parti milletvekilleri ise “Erkek-devlet şiddetine karşı isyandayız, yan yanayız”, “Jin, jiyan, azadi” yazılı dövizleri açtı. Grupların komisyon sözcülerinin yaptığı konuşmaları kadın milletvekilleri üstlendi. 

6284’ün etkin uygulanmasının takipçisi olacağız”

Bakan’ın kadının güçlenmesi, istihdamı gibi konulardaki sözlerini muhalefet, gerçekçi olmamakla eleştirdi. Göktaş, kadına yönelik şiddetin “küresel bir sorun” olduğunu söyleyerek 6284 sayılı kanunun etkin bir şekilde uygulamasının takipçisi olacaklarını belirtti. Göktaş’ın bu sözleri sırasında muhalefet sıralarında sesler yükseldi. Bakanlığın da devletin de bu konuda şiddetle mücadelede yeterli olmadığı eleştirileri yöneltildi. 

Adalet Bakanlığı görüşmesinde muhabirlere sansür

Bir başka tartışmalı bütçe görüşmesi ise 28 Kasım’da yapılan Adalet Bakanlığı’nın 2025 bütçesi oldu. Tartışmayla başlayan görüşmede, Komisyon Başkanı Mehmet Muş sadece kameraman ve foto muhabirlerinin görüntü almasını istedi, muhabirlere izin vermedi. Muhabirlerin görüntü almasının engellenmesi üzerine milletvekilleri arasında tartışma çıktı.

Muhalefet milletvekilleri bugüne kadar böyle bir kısıtlama olmadığını hatırlattı, “Şu ana kadar var olan uygulamaları neden değiştiriyorsunuz” diye sordu.

Komisyon Başkanı Mehmet Muş, “Bakan giremiyor curcunadan. Orta alan çok karışık oluyor. Böyle bir uygulamamız yoktu. Ben düzeni sağlamak zorundayım” karşılığını verdi. Muş, ajanslar ile TRT’nin çekim yapabildiğini ve muhabirlerin işinin görüntü almak olmadığını söyledi.

“Konuşma lan”: MHP’den basına sansür tartışmalarına yanıt

CHP sıralarından sesler ve itirazlar yükseldi. Bunun üzerine MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı’ya “Konuşma lan” diye bağırdı. Milletvekilleri birbirinin üstüne yürüdü. Ersoy, Türeli ve Ağbaba’ya dönerek “Sayın Türeli, Ağbaba bunları susturun” dedi.

Bütçe görüşmelerine DEM Parti milletvekilleri, dokuzuncu ölüm yıldönümünde Tahir Elçi’nin fotoğraflarıyla geldi. 28 Kasım 2015’te Diyarbakır’da silahlı saldırıya uğrayan eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin yanı sıra Cumartesi Anneleri’nin ve Emine Şenyaşar’ın eylemlerinden fotoğraflar ile “Kayyum değil demokrasi yazılı” bir dövizler de DEM Parti sıralarında yer aldı.

Cumhurbaşkanlığı bütçesinden pay alan kurumlar nerede?

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, 29 Kasım’da Cumhurbaşkanlığı’nın 2025 yılı bütçe teklifini görüştü. Görüşmelerde, bütçeden büyük pay alan kurumların başkanlarının toplantıya katılmaması muhalefetin tepkisine yol açtı.

CHP milletvekilleri, 130 milyar 119 milyon TL bütçe talep eden Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın yanı sıra 28 milyar 986 milyon TL bütçe ayrılan MİT Başkanı İbrahim Kalın ve 6 milyar 155 milyon TL bütçeyi yönetecek olan İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un da görüşmelere katılmamasını eleştirdi.

Cumhurbaşkanlığı’na 16 milyar TL bütçe ayrılacak

Teklife göre, Cumhurbaşkanlığı’na 2025 yılı merkezi bütçesinden 16 milyar 928 milyon 146 bin TL ayrılması öngörülüyor. Bu rakam, 2024 yılında 12 milyar 284 milyon TL, 2023 yılında ise 7 milyar 858 milyon TL olarak belirlenmişti.

“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de iyileştirilmeye açıktır”

Görüşmelerde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, kur korumalı mevduat (KKM) sistemi, enflasyon ve Cumhurbaşkanlığı harcamaları da muhalefetin eleştirilerinin odağındaydı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne yönelik eleştirilere “Her sistem gibi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de iyileştirilmeye açıktır” yanıtını verdi. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı harcamalarının Türkiye’nin nüfusuna göre orantılı yapıldığını savundu.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.