Fransa’da aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi’nin kurucusu Jean-Marie Le Pen hayatını kaybetti. Partinin 1972’den 2011’e kadar Ulusal Cephe (Front National) adıyla liderliğini üstlenen Le Pen, kalp rahatsızlığı nedeniyle bir süre önce hastaneye kaldırılmıştı.
Fransa’da aşırı sağ siyasetin en önemli figürlerinden biri, Marine Le Pen’in babası Jean-Marie Le Pen (96) hayatını kaybetti. Baba Le Pen, 1972’de Ulusal Cephe’yi kurdu ve uzun yıllar boyunca partisinin liderliğini üstlendi.
Ulusal Cephe, göç karşıtı, milliyetçi ve aşırı sağcı politikalarıyla tanınan bir parti. Le Pen, özellikle Avrupa Birliği (AB) karşıtlığı, sert göçmen politikaları ve milliyetçi söylemleriyle Fransa’da tartışmalı bir figür haline gelmişti.
70 ve 80’li yıllar baba Le Pen için başarısız geçse de kendisi, 90’lı yıllardan itibaren küreselleşme ve Fransa ve AB’de yaşanan ekonomik refah kaybının da etkisiyle oylarını artırmaya başladı. Çok uzun yıllar “marjinal bir parti” olarak görülen Front National’ı 2002’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikinci tura taşıyan baba Le Pen, o dönem Jacques Chirac’a karşı yarıştı ve çok büyük bir hezimete uğradı.
O dönem babasının basın danışmanlığını görevini üstlenen Marine Le Pen, bu hezimete rağmen çok önemli bir noktayı kavradı. Front National sanıldığı kadar toplumda marjinalize değildi. Bu süreçten itibaren Marine Le Pen, birçok analiste göre hâlâ devam ettirdiği dédiabolisation (partinin olumsuz algısını yıkma) sürecine başladı.
Yine de Le Pen’in ikinci tura kalması ve aşırı sağcı görüşleri, Fransız toplumunun büyük bir kesiminde tepkiyle karşılandı.
Kızı Marine Le Pen, 2011’de Ulusal Cephe’nin liderliğini devraldı ve partinin adını Ulusal Birlik (Rassemblement National) olarak değiştirdi. Marine Le Pen, babasından farklı olarak daha merkezci bir imaj çizmeye çalıştı ve partiyi yeniden yapılandırmak istedi. Ancak Jean-Marie Le Pen’in, geçmişte Yahudi soykırımıyla ilgili yaptığı tartışmalı açıklamalar ve aşırı sağcı duruşu, ailesi ve partisi içinde bile ayrılıklara yol açtı.
Baba Le Pen, 2015 yılında kurucusu olduğu partiden ihraç edildi ancak Fransa siyasetinde her zaman önemli bir figür olmaya devam etti. Baba Le Pen’in aşırı sağ ve popülist hareketlerin Avrupa’daki yükselişinde sembolik de olsa bir rolü var.
Jean-Marie Le Pen kimdir?
20 Haziran 1928’de Bretonya’da dünyaya geldi.
Balıkçı olan babası, II. Dünya Savaşı’nda Almanların yaşadıkları sahil kasabasının açığına döşedikleri mayınlardan birine çarpan teknesinde hayatını kaybetti.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
II. Dünya Savaşı sırasında Fransız direnişine katılan Le Pen, savaş bittikten sonra Paris Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne girdi.
Siyasî kariyerine öğrenci grubu liderliğiyle başladı. 1957’de savaş gazilerinin kurduğu Ulusal Cephe Muharipleri Teşkilatı’nın genel sekreteri oldu.
1965 başkanlık seçimlerinde aşırı sağcı aday Jean-Louis Tixier-Vignancour’un kampanyasında çalıştı, seçim sonunda Tixier-Vignancour kaybederken Le Pen yoluna devam etti ve 1972’de Ulusal Cephe’yi kurdu.
Fransa’nın uğradığı göç dalgası ve 1970’lerdeki petrol krizinin neden olduğu ekonomik durgunluk Le Penin 1980’li yıllara gelindiğinde daha popüler olmasında etkili oldu. 2002’deki seçimlerin ikinci turu öncesinde Le Pen’e karşı başlatılan büyük halk kampanyası sonucunda, rakibi Jacques Chirac Beşinci Cumhuriyet tarihindeki en yüksek oy oranını aldı ve başkan seçildi.
2007’deki seçimlerde de oyların yüzde 10’unu alan baba Le Pen, 2011’de partisinin liderliğini kızına bıraktı.