“Kürdocul İşler” ve “Böbreği kim yedi” kitaplarının yazarı, edebiyatçı Özgür Amed, Dış Haberler Editörümüz Mehmet Tatlı’nın Yeni Çözüm Süreci ve “Kürtler ne istiyor?” fenomenine dair sorularını yanıtladı.
Öcalan’ın beklenen mesajına ilişkin toplumda aşırı bir hız beklentisi olduğunu belirten Amed, “100 yıllık bir meselenin hızlı tüketilmesini istemek doğru değil” dedi. Dünya deneyimlerine bakıldığında zamanın çok işlevsel olduğunu ve iyi kullanılması gerektiğini vurgulayan Amed, konjöktürün hızlı olması nedeniyle çözümün de hızlı ilerlemek zorunda kaldığını ifade etti. Öcalan’ın çağrısının tarihi bir öneme sahip olabileceğini belirten Amed, “bekleme sürecinin herkes tarafından süreci güçlendirmek için kullanılması gerekiyor” dedi.
Kürt meselesinde ciddi bir anlatı krizi olduğunu vurgulayan Amed, meselenin hala güvenlikçi ve istihbarat perspektifinden tartışıldığını belirtti. “İnkar retoriğinin varlığı demek çözümsüzlüğün devamı demek olduğunu” söyleyen Amed, Kürt meselesinin bir varlık sorunu ve bir eşit yurttaşlık sorunu olduğunu vurguladı. Bu sorunların net olarak ifade edilmediği sürece muhalefet partilerinin de bu konudan kaçtığını belirten Amed, inkar retorikinin aşılması gerektiğini ifade etti.
Suriye’deki gelişmeleri de değerlendiren Amed, ülkedeki iki farklı tahayyül ve dengenin uzlaşma olasılığını tartıştı. Özellikle HTŞ’nin anti-demokratik karakterine dikkat çeken Amed, örgütün söylemleriyle eylemlerinin hızla çeliştiğini belirtti. Suriye’deki Kürtlerin “2011 öncesine dönmek istemiyoruz” söyleminin siyasal bir beyan olarak net olduğunu vurgulayan Amed, uluslararası kamuoyunun çatışmadan yana olmadığını ve çözümün kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Özgür Amed’in katıldığı “Yeni Çözüm Süreci ve Kürtler” başlıklı videoyu ve çok daha fazlasını Medyascope Youtube kanalından izleyebilirsiniz.