Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: “Artık 80 milyonun cumhurbaşkanı değil”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Konuşmasının bir bölümünü parti içi tartışmalara ayıran Kılıçdaroğlu, “Parti içi kavgaya asla izin vermeyeceğiz. Kavga edenleri gerekirse kapının önüne koyacağız” dedi. Kılıçdaroğlu’nun bu resti uzun uzun alkışlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AKP’ye üye olmasını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Bugün tarafsız bir cumhurbaşkanlığı süreci doluyor artık. Bir partinin genel başkanı 80 milyonun cumhurbaşkanı olamaz. O dönem bitti. Bir partinin genel başkanı sadece o partiye oy verenlerin cumhurbaşkanıdır. Saygıyı da bu çerçevede görecektir” dedi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında 1 Mayıs’a, referanduma, OHAL’e ve CHP’nin bundan sonra izleyeceği politikalara da yer verdi.

Başbakan OHAL kalkacak demişti

İşçilerin hakkını sonuna kadar savunacağız. 15 yıldır istikrar diyorlar. Nerede istikrar? Hangi istikrardan bahsediyorlar? Yoksulluğun istikrarı, işsizliğin istikrarından bahsediyorlar.

25 Nisan bizim için bir dönüm noktasıdır. Kızıyorum AKPM niye bizi denetim altına aldı. Bakın değerli arkadaşlar AKPM iki şeyden dolayı bunu yaptı. Bir, 15 Temmuz Darbe girişimi, iki terörle mücade… Sonra ne diyor. Sen bunları istismar ettin. Gazetecileri, akademisyenleri içeri aldın. Mal varlıklarına el koydun. AKPM demokrasi kesintiye uğradı diyor. Sonra ne oldu? Referandum.

Madem referandumdan bahsettik. OHAL uygulamalarına kısaca değinmek isterim. İki yeni KHK daha yayınlandı. Hükümete OHAL için bir tavsiyede bulunalım. Demokrasimizin, vatandaşlarımızın hak ve özgürlükleri için hukuk devleti için OHAL ilan edilmesi tavsiye edilmiştir. Binali Bey başkanlık referandumu öncesi OHAL kaldırılacak demişti.

Hak, hukuk ve adalet kavramları artık Türkiye’de yoktur

OHAL uygulamalarıyla Anayasa askıya alınmıştır. TBMM’nin açıkça onuruyla oynanmaktadır. Son kararnamede bir komisyon kurulması yer almıştı. Bu komisyonun yasalara göre hiçbir sorumluluğu yok. Hak, hukuk ve adalet kavramları artık Türkiye’de yoktur. Hapisaneler tıka basa doludur. İşkence ve kötü muamele Türkiye Cumhuriyeti tarafından uygulanmaktadır. 150’ye yakın gazeteci hapiste. Ahmet Şık Gülen Cemaatini anlattığı kitap yüzünden tutuklandı. Şimdi FETÖ’ye destek verdiği gerekçesiyle tutuklu. Ahmet Şık’ın FETÖ’den hapiste olmasını hangi akıl mantık kabul eder. Atilla Taş attığı tweet yüzünden hapiste. Murat Aksoy aynı şekilde.

Biz demokrasi mücadelesini yeni başlatıyoruz

Orada oturan yargıç, YSK’nin çetesini oluşturmaktadır. Ben hakim değilim, ben çeteyim diyor. Senin çeteliğini göstereceğiz. Yargıç dediğin onurlu olur. Kanunları ben tanımıyorum diyen insana yargıç mı denir? Yüksek Seçim Kurulu deyince, bu ülkenin en az yarısı yüzde 49’u hayır dedi. Yüzde 49, bu ülkede demokrasiye inananların ortak oyudur. Demokrasiden yana olan herkesle konuşacağız. Bizim ‘hayır’ımız sona ermiş değildir. Biz demokrasi mücadelesini yeni başlatıyoruz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.