Meksika’daki kaçırılma vakasında fidye Bitcoin olarak istendi
Suçun başkenti olarak anılan Meksika Chihuahua’da artık fidye Bitcoin olarak isteniyor. Bazı suçlular kağıt para kabul etmeyerek zamana ayak uydurmaya başladı.
33 yaşındaki Avukat Thania Denisse Medina Rodríguez, şehir merkezindeki ofisinden çıkarken silahlı bir grup tarafından kaçırıldı. Meksika’nın Chihuahua eyaletinde gerçekleşen ve ülkede rutin bir suç sayılabilecek adam kaçırma olayında polisi şaşırtan fidyenin Bitcoin olarak talep edilmesi oldu.
Medina Rodríguez’in akrabaları istenilen miktarda Bitcoin ödemeye hazırlanırken, eyaletin kaçırılma ve siber suçlar birimleri, örgütün ve avukatın yerini belirleyip başarılı bir kurtarma operasyonu gerçekleştirdi.
Örgütün elebaşı 23 yaşındaki Germán Abraham Loera Acosta bir youtube fenomeni ve motivasyon konuşmacısı çıktı. Loera, kriminal bir vizyoner olmakla beraber aynı zamanda bir tasarım, pazarlama ve yazılım şirketi sahibi ve ağırlıklı olarak hukuk şirketlerine hizmet veriyor.
İlk defa geçtiğimiz yıl Ukrayna’da yaşanan bir olayda fidye Bitcoin ile ödenmişti. Dijital para uzmanı ve analizcisi Rus Pavel Verner, Kiev’de kaçırıldıktan sonra 1 milyon dolar ederinde Bitcoin karşılığında serbest bırakılmıştı.
Bitcoin ve diğer sanal paralar ağırlıkla siber suçlarda kullanılıyor. Bilgisayarlara virus bulaştırıp bilgisayarları kullanılmaz hale getirdikten sonra hackerlar bilgisayarın içerisindeki bilgiyi Bitcoin ile satıyorlar. Hackerlar, geçtiğimiz yıl WannaCry ismiyle anılan geniş çaplı saldırıda 200.000 bilgisayarı bloke etmişlerdi.
Rusya’nın 6 kere seçimlere katılan sağcı adayı Zhirinovsky, 71 yaşında direnmeye devam ediyor
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Rusya’da yapılan genel seçimlerinden önce Rusya’nın kendini ulu önder ilan eden başkan adayı Zhirinovsky, en sadık takipçilerine seslendi: “Bu kaotik dönemlerde oyunuz her zamankinden daha değerli. Dünyanın her yerinden tehdit ve şantajla bize baş eğdirmeye çalışıyorlar. 1941’de Alman tanklarının Moskova’ya doğru hareket ettiği günlerden bile daha tehlikeli bir dönemdeyiz.”
Zhirinovsky’nin mağlubiyeti kesin olmasına rağmen, sevenleri ve ekibi sokaklarda ve mitinglerde onu çılgınca alkışlamaya devam etti. Çünkü Zhirinovsky’nin tabanı için hala ulu önderlerinden daha iyi bir seçenek yok.
Popülist söylemlerinde daima daha da radikalleşen Zhirinovsky gençleri kendine çekmekte zorlanmıyor. 25 yaşındaki Maxim Yaroslav, “Onun söylediklerini haber kanallarında göremezsiniz” diyor.
Kampanya ekibinden 25 yaşındaki Ilya Alexonov ise, Zhirinovsky hakkında “çok çekici bir adam” yorumunu yapıyor.
71 yaşındaki Zhirinovsky parti içerisinde putlaştırılmasından hiç rahatsız değil. Partinin genel merkez duvarlarındaki portrelerde, bir kral gibi tahtında veya fırtınayı göğüsleyen bir kaptan gibi teknesinde. Portrelerden hayal gücünü en çok zorlayan ise onun bir Budist rahibi olarak ışığı görürken tasvir edileni.
Bütün bu gösteriş, Kaddafi ve Saddam’dan aldığı hediyelerle de pekiştirilmiş. Hediyeler Kaddafi’den leopar ve yılan derisinden bir koltuk, Saddam’dan ise kendi sırıtan yüzünün olduğu değerli bir saat.
Zhirinovsky diğer adaylarla katıldığı tartışma programlarından birinde, eski ekran yüzü şimdinin sağcı adayı Ksenia Sobchak’a ettiği küfürlerle de gündem oldu. Sobchak dayanamayıp Zhirinovsky’nin üzerine bir bardak su boşaltmıştı.
Zhirinovsky, daha önceki bir tartışmada ise amansız bir diktatörlük kuracağını ilan etmişti.
Ayrıca kampanya sırasında muhalif lider Alexei Navalny’nin mitinglerinden birini basma teşebbüsünde bulunmuş yuhalanarak alandan kovulmuştu.
Tüm bunlara rağmen, Rusya’nın politik havası son yıllarda değişiyor ve ‘dinozor’ politikacıların yerini tamamen farklı bir sınıf dolduracak gibi. Bunların başında Alexei Navalny, sağcı popülist Sobchak, Rus komünizminin henüz bitmediğini söyleyen milyoner Pavel Grudin geliyor.
Hala bir mucize olabileceğine inanan Zhirinovsky taraftarlarından biri; liderinin Trump’ın zaferini öngören ender insanlardan olduğunu hatırlattı ve ekledi “Eğer Trump seçilebiliyorsa neden Zhirinovsky bir şansı olmasın?”.
Zhirinovsky seçilemedi, ama aldığı yüzde 6 oranıyla seçim sonuçlarında üçüncü sırada yerini aldı.
Aktivist politikacı Marielle Franco cinayetinin ardından Brezilya’da politikacı cinayetleri gerçeği
Rio de Janeiro Federal Üniversitesi tarafından yayımlanan bir araştırmaya göre Rio de Janeiro eyaleti politikacılar için ülkenin en tehlikeli bölgesi. Bölgede 2000-2016 seneleri arasında 13 politik cinayet yaşanmış.
Araştırmada iki faktörün bu cinayetlerde etken olduğu belirtiliyor. Bu faktörler, organize suç ağlarının gücü ve iş dünyasındaki çekişmelerin şiddetle sonuçlanması.
79 politik adayın ise tüm ülkede seçime gidemeden katledilmiş olması, güç dengelerinin suç unsurları tarafından kontrol edildiğini gösteriyor. Belediye başkanlığı, valilik, milletvekilliği, belediye meclisi üyeliği gibi makamlar için yarışan adaylar kampanyalarında hedefe koydukları organize suç aktörlerinin kurbanı olmuşlar.
Rio de Janeiro’da 10 farklı belediyede çözülememiş cinayeti vakası var, kurbanlar arasında hem sağcı hem de solcu politikacılar mevcut.
Brezilya’nın 26 eyaletinin 22’sinde son 10 yılda en az 1 cinayet vakası bulunuyor.
Şehir meclisi üyesi Marielle Franco, azınlıkların sesiydi ve lgbt, siyahi ve kadın hakları savunucusuydu.
Kent konseyine 2016’da seçilen Franco geçen ay da Rio’nun gecekondu mahallelerindeki güvenlik güçlerini denetleyen komisyonun sözcüsü olarak seçilmişti. Franco, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, kentteki polis şiddetini eleştirmişti.
Şubat ayındaki karnaval sırasında yaşanan şiddet olayları nedeniyle Devlet Başkanı Temer, Rio’da askerleri görevlendirmişti. Franco’nun öldürülmesinin ardından Rio de Janeiro’da binlerce kişi sokaklara çıkarak protesto gösterisi düzenledi.
Brezilyalı düşünce kuruluşları, Rio’da 2016’da polisin düzenlediği operasyonlarda 925, 2017’de ise binin üzerinde kişinin yaşamını yitirdiğini açıklamıştı.
Meksika’da çalıntı kaplanı şehirde geziye çıkardı, sosyal medya sayesinde tutuklandı
Bir adamın belgesi olmayan bir kaplanı şehirde gezmeye çıkarması ve her adımını sosyal medyada görüntülemesi bir ülkedeki kanunsuzluğa iyi bir örnek. Ancak böyle bir meydan okuma Meksika’da da kesin bir hayır cevabı aldı. Kaplanla sokaklarda dolaşan ve insanları dehşete düşüren Carlos Domínguez, sosyal medya üzerinden gelen ihbarlar üzerine tutuklandı, kaplanına da el konuldu.
Kaplanın uygun koşullarda tutulmadığı, kişinin gerekli belgelere sahip olmadığı belirlendi ve kaplan devlete bağlı çevre koruma vakfına teslim edildi.
Yetkililer ayrıca gereken belgeleri olan ve yasal yollarla edinilmiş egzotik hayvanların da sokakta sergilenmesinin yasak olduğunu belirtti. Asya Kıtası yaşayan vahşi kaplanların %80’ine ev sahipliği yapıyor. Günümüzde Meksika’da doğal ortamında yaşayan kaplan bulunmuyor.
