Emek Haberleri (19): Açlık sınırı 1.738 TL, DİSK’in OHAL raporu, mücadelelerini kazanan DHL işçileri

Açlık Sınırı:  1.738 TL

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-iş), Temmuz ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre dört kişilik ailenin açlık sınırı 1.738 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 5.662 TL’ye yükseldi. Bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise en az 2.136 TL olarak belirlendi.

Araştırmada, ücretlere sonradan gerçekleşen enflasyon farkının geçim şartlarına iyileştirme yapmadığı vurgulanarak şöyle denildi: “Uygulanan ekonomik politikalarda gündemi faiz ve döviz kurundaki gelişmeler meşgul ederken, özellikle gıda fiyatlarının mevsim normallerinin üstüne çıkması ve sürekli değişim göstermesi, enflasyona olumsuz yansıyor. Aylık ve ücretlere sonradan gerçekleşen enflasyon farkının verilmesi, başta çalışanlar olmak üzere dar ve sabit gelirli kesimlerin geçim şartlarını iyileştirmeye yetmiyor”.

Türk-İş açıklamasında gıdada gerçekleşen fiyat artışının geçim şartlarının ağırlaşmasına yol açtığı vurgulandı ve şöyle denildi: “Altı aylık dönem sonunda gerçekleşen enflasyon farkı aylık ve ücretlere yansıtılmaktadır. Ancak elde edilen gelir ile yapılması gereken asgari harcama arasındaki fark nedeniyle enflasyon oranında artış mevcut olumsuzluğun devamı anlamına gelmektedir. Örneğin; geçtiğimiz yılın Temmuz ayında tek bir kişinin aylık yaşama maliyeti 1.876,53 TL ve net aylık asgari ücret 1.404,07 TL iken bu yılın Temmuz ayında net asgari ücret 1.603,12 TL ve fakat aylık yaşama maliyeti 2.136,28 TL olmuştur. Diğer bir ifadeyle, tek bir kişinin yaşama maliyeti son bir yılda 260 TL artış göstermiş ve fakat asgari ücret artışı sadece 199 TL olmuştur. Asgari ücretli bir işçinin eline geçen ücret geliri sadece 22 günlük harcamayı karşılamaktadır. Asgari ücret, dört kişilik bir ailenin “açlık sınırı” tutarının bile altındadır”.

Grev yasaklanması suç sayıldı

Anayasa Mahkemesi (AYM), 29 Ocak 2015 tarihinde metal işkolunda grev hakkını kullanan DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası’nın grevinin yasaklanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının sendika hakkının ihlali olduğuna karar verdi.

Mahkeme, grev yasağına gerekçe gösterilen “milli güvenlik” kavramının “uygulayıcıların kişisel görüş ve anlayışlarına göre genişleyebilecek, öznel yorumlara elverişli, bu nedenle keyfiliğe varabilecek uygulamalara yol açabileceği, grevin uygulanacağı işyerlerinde üretimin bir süre durmasının milli güvenliği nasıl etkileyeceğinin ortaya konmadığı” açıkça belirtildi.

AYM, mahkemelerin savunduğu “ekonomik güvenlik” gibi bir gerekçenin kanunda olmadığını vurguladı. “Söz konusu erteleme kararı ile Anayasal bir hak olan grev ve toplu sözleşme hakkının kullanılması fiilen anlamsız hale gelmiştir” diyen AYM, Birleşik Metal İş Sendikası’na 50 bin TL manevi tazminat verilmesine hükmetti.

Trabzon’da fındık fabrikası kapatıldı

İtalyan çikolata firması Ferrero, Trabzon’un Maçka ilçesindeki fabrikasında faaliyetlerini durdurdu.

300 işçi, firma tarafından 6 aylığına ücretli izne ayrıldı. Firma yetkilileri tarafından tebliğ edilen kararda, işçilerin 27 Temmuz’dan 15 Ocak 2019 tarihine kadar ücretli 6 aylık izne çıkarıldığı ve fabrikadaki faaliyetlerin askıya alındığı söylendi.

Posco Assan işçileri kazandı

Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye oldukları için işten çıkarılan Posco Assan işçileri, açtıkları işe iade davasını kazandı.

Kocaeli 3. İş Mahkemesi’nde görülen davanın karar duruşmasında, mahkeme, işçilerin işe iadesine ve patronun sendikal tazminat ödemesine karar verdi.

Birleşik Metal-İş Sendikası yaptığı açıklamada, işçilerin sendikaya üye olma hakkının, sadece Anayasamız’da değil, ülkemizin altına imza koyduğu uluslararası sözleşmeler ve ulusal mevzuat tarafından da güvence altına alındığı vurgulanarak; “sendikamız o dönem yaptığı açıklamalarda; ülkemizde Anayasa ve yasaların işverenlerin talimatıyla rafa kaldırılmasına izin vermeyeceğimizi, POSCO ASSAN işçilerinin hak mücadelesini onların temsilcisi olarak ve onlarla birlikte sürdürmeye ve işçilerin haklı mücadelesinin takipçisi olma sözünü vermişti.

Bugün (26 Temmuz 2018) Kocaeli 3. İş Mahkemesi’nde görülen duruşmada; kazanan taraf işçiler oldu. Mahkeme işçilere işe iade ve sendikal tazminat hakkına hükmetti” denildi.

DİSK, OHAL’in iki yılını ve başkanlık sisteminin çalışma hayatına etkilerini içeren rapor yayınladı

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), OHAL’in iki yılının ve başkanlık rejiminin çalışma hayatına etkilerinin kapsamlı bir bilançosunu ve değerlendirmesini içeren raporunu yayınladı.

Raporun özeti, DİSK Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaşıldı.

DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu’nun yaptığı açıklamada OHAL uygulamasının, çalışma hayatında da ağır sonuçlar ortaya çıkardığını ve

OHAL’in ilan edilme amacı ile ilgisi olmayan, İşsizlik Sigortası Kanunu, Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu, taşeron işçilerin kadro düzenlemesi gibi OHAL’in ilan edilme amaçlarıyla alakasız pek çok örnek olduğunu söyledi.

Rapora göre yeni sistemin çalışma hayatına etkileri şu şekilde:

-TBMM’nin bazı yetkilerini  Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi (CBK) ile kullanabilecek olan Cumhurbaşkanı, çalışma hayatını ilgilendiren konularda da düzenleme yapabilecek ve karar alabilecek.

-Cumhurbaşkanı asgari ücret tespit komisyonunun yapısını istediği gibi değiştirebilecek,

-İşsizlik sigortası kaynaklarının kullanımında geniş yetkilere sahip olacak,

-Bugün işçilerin sırtına yüklenen vergi ve harçların kanunlarda öngörülen alt ve üst sınırlar arasında artırılması konusunda yetkili olacak.

-Cumhurbaşkanı grev yasaklarına karar verebilecek ve grevleri tek başına erteleyebilecek.

-Doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı ve onun talimatıyla çalışacak olan Devlet Denetleme Kurulu’na sendikaları, meslek odaları ve dernekleri inceleme, soruşturma ve yöneticilerini görevden uzaklaştırma yetkisi verilmiştir.

-Bütçesi işçilerden ve onlar adına kesilen primlerden oluşan Sosyal Güvenlik Kurumu’nu Sayıştay denetiminden çıkarmayı hedefleyen düzenleme yapılmıştır.

İşten çıkarılan işçiler oturma eylemine devam ediyor

Aydın Büyükşehir Belediyesi halk otobüslerinde şoförlük yapan işçiler, Sosyal-İş Sendikası’na üye oldukları için işten çıkarıldı.

Atatürk Kent Meydanı’nda oturma eylemi yapan işçiler, işe geri dönene kadar eylemlerine devam edeceklerini söylüyorlar.

Sosyal-İş Sendikası İzmir Şubesi Örgütlenme Uzmanı ve aynı zamanda işten çıkarılan  Gökhan Mangal, “işimize geri dönmek için ve sendikal hakkımızın kabul edilmesi için oturma eylemine başladık. 15 günden beri oturma eylemindeyiz. Gerekirse Ankara’daki CHP Genel Merkezi’ne kadar gitmeyi düşünüyoruz” dedi.

Tekin: Fabrika yangınları neden önlenemiyor?

Son bir yılda artan fabrika yangınları üzerine, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin TBMM Başkanlığı’na bir soru önergesi verdi.

Tekin, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın cevaplandırması için verdiği önergede, “işçi sağlığı ve güvenliği açısından ciddi tehdit oluşturan fabrika yangınları neden önlenemiyor?” diye sordu.

Önergede yer alan sorular şu şekilde:

1. 2017 yılından günümüze kadar geçen sürede, toplamda kaç fabrikada yangın ve patlama gerçekleşmiş, bu yangınlarında kaç yurttaşımız yaralanmış ve hayatını kaybetmiş?
2. İşçi sağlığı ve güvenliği açısından ciddi tehdit oluşturan fabrika yangınları neden önlenemiyor? Eksiklikler nedir? Ne yapılmalıdır?
3. Son zamanlarda gerçekleşen fabrika yangınlarının kaçında; Yangından Korunma Yönetmeliği’ne uygun davranılmadığı tespit edilmiştir?
4. Yaşanan yangınlar sonucunda; sigorta şirketleriyle ne tür itilaflar yaşanmaktadır? 2017 yılından günümüze kadar geçen sürede, sigorta şirketleri tarafından karşılanan zararın toplam tutarı nedir?
5. Kentsel dönüşüm sürecinde, sanayi sektörünün plansızca kent çeperlerine doğru sürüklenmesi sonucunda, sanayiinin yarattığı risklerden kaynaklı olarak gerçekleşen yangın sayısında, ne yönde bir artış gözlenmektedir?
6. Olası fabrika yangınlarına karşı il ve bölge bazında, tehlikeli kimyasal maddeler içeren fabrikaların envanteri çıkarılmış mıdır? Bu yangınlara yönelik ne gibi acil durum planlarınız bulunmaktadır?
7. Son bir yılda gerçekleşen yangınlar sonucunda kapanan fabrikaların ekonomiye etkisi, başta işsizlik olmak üzere ne gibi sonuçları olacaktır.

DHL Express’te işçiler kazandı

DHL Express’te Tüm Taşıma işçileri Sendikasına (TÜMTİS) üye oldukları için işten çıkarılan işçilerin, bir yıldır süren direnişleri sonuç verdi.

TÜMTİS tarafından yapılan açıklamada, işverenin yerel mahkeme tarafından verilen çoğunluk tespiti kararına itiraz etmediğini ve toplu iş sözleşmesi (TİS) için masaya oturmayı kabul ettiğini duyurdu.

TÜMTİS Yönetim kurulu, yürüttükleri kararlı mücadele ve uluslararası boyutta sınıf dayanışması sonucunda, uluslararası bir kargo şirketinde daha örgütlenme mücadelelerinin başarı ile sonuçlandığını söyledi.

Yazılı yapılan açıklama; “tüm kargo, lojistik ve taşıma işçilerini sendikamızda birleşmeye çağırırken; başta üst örgütümüz TÜRK-İŞ, ITF ve ETF olmak üzere, bu süreçte konfederasyon ayrımı gözetmeden direnişimize destek veren yurt içinde ve yurt dışındaki kardeş sendikalarımıza, emek ve meslek örgütleri ile demokratik kitle örgütlerine ve basın emekçilerine teşekkür ederiz” denildi.

Uluslararası Taşıma İşçileri Federasyonu (ITF) ve Avrupa Taşıma işçileri Federasyonu (ETF) da bu kazanımını kutladı ve destek mesajı yayınladı.