İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) kararı ile sonuçlanan referandum kampanyalarında, yalan haberlere, veri manipülasyonuna ve dezenformasyona başvurulduğu iddialarını soruşturan parlamento komisyonu, demokrasinin tehdit altında olduğu uyarısı yaparak, hükümeti ve ilgili kamu kuruluşlarını acil önlem almaya çağırdı.
Parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası’nda oluşturulan ilgili komisyonun 18 ay süren çalışması sonucunda hazırladığı rapor, Brexit referandumu sırasında kullanılan sosyal medyadaki hedef odaklı reklamların seçmen davranışlarına, geleneksel medyadan daha fazla etki ettiği sonucuna varmış . Rapora göre, “oylarına ve karar alma süreçlerine müdahale etmek amacıyla, korkuların ve önyargıların üzerine giderek, insanları aşırı yanlı (hiper-partizan) görüşlerin ve manipüle edilmiş verilerin bombardımanına maruz bırakmak”, geleneksel yöntemlerle “yalan haberler” üretmekten daha tehlikeli.
Komisyon tarafından Pazar günü yayınlaması beklenen, ancak bugün basına sızdırılan raporda yer alan önlem amaçlı tavsiyelerden bazıları ise şöyle:
-Çevrimiçi (online) yayınlanan tüm siyasi kampanya malzemeleri, yayını hazırlayan kuruluşa ve yayını finanse eden kişi ya da şirkete dair bilgi içermeli.
-Seçim Komisyonu seçim yasasının ihlal edilmesi halinde, istediği kadar (mevcut maksimum 20 bin Sterlin) para cezası vermeye yetkili hale getirilmeli.
-Sosyal ağlar, kendi platformlarındaki zararlı ve yasadışı içeriklerden kanunen sorumlu tutulmalı.
-Sosyal medyadaki reklamlar ve reklam verenler için denetim mekanizmaları oluşturulmalı.
-Siyasi kampanyalara bireysel bağışlar için üst sınır getirilmeli.
Raporda, Facebook’taki veri skandalının arkasındaki şirket Cambridge Analytica ve kardeş şirketlerinin yurtdışı aktiviteleri ile Brexit yanlılarının yabancılardan aldıkları kampanya bağışlarının emniyet güçlerince soruşturulması da isteniyor.
Komisyon “yalan haber” konusunu ise, bu ifadenin ne anlama geldiğine dair, üzerinde anlaşılmış net bir tanım olmadığı için, rafa kaldıracağını duyuruyor: “Okuyucunun ya da izleyicinin hoşuna gitmeyen ya da katılmadığı her tür fikir ya da bilgi için bile “yalan haber” deniyor. Dolayısıyla hükümete bu tabiri kullanmaktan vazgeçmesini ve onun yerine “eksik bilgilendirme” ve/veya “yanlış bilgilendirme” (misinformation /disinformation) üzerine gitmesini öneriyoruz.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.