Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Yerel seçimlere 2 gün kala Kılıçdaroğlu ve Akşener, Manisa’da vatandaşlara seslendi

31 Mart Yerel Seçimlerine 2 gün kala CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Manisa’da yapılan Millet İttifakı mitinginde vatandaşlarla buluştu.

Manisa’da düzenlenen Millet İttifakı mitinginde sahneye ilk olarak Millet İttifakı adayı İYİ Partili Orkun Şıktaşlı çıktı. Şıktaşlı, “Biz kendine yeten Manisa’yı kurduğumuzda, diğer iller de kendilerine yettiğinde, kendine yeter bir Türkiye olacak. Bizim belediyecilik anlayışımızda, yandaş anlayışı olmayacak. Akrabalarını işe aldıran bir belediyecilik anlayışımız olmayacak” dedi.

Kılıçdaroğlu: “Freni patlamış kamyon gibi, yokuş aşağı gidiyoruz”

Şıktaşlı’nın ardından kürsüye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da şunları söyledi:

“Merak ediyorum: Manisa’yı Manisa’dan mı, yoksa Ankara’dan mı yöneteceksiniz? Adı üzerinde yerel seçim… Geçen gün sarayda oturan beyefendi konuştu. ‘Türkiye ekonomisinin sorumlusu benim. Yerel yöneticilerin yapacağı bir şey yok’ diyor. Yani bir belediye başkanı olacak ama her şeyden sorumlu benim. Merak ediyorum, böyle bir anlayışa hangi vatandaş gidip de evet diyecek? Her şeyi yurt dışından ithal ediyorlar. Bizim belediye başkan adayımız ‘Kurun bir kooperatif; eti de, sütü de, her şeyi de sizden alacağım’ diyor. Ne demek bu? Türkiye nefes alacak demektir. Bizim yönettiğimiz iller ekonomik olumsuzluklardan daha az etkilenecek, demektir.”

Tank palet fabrikasının özelleştirilmesini gündeme getiren Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“İki Türkiye var. Bunlardan biri her şeyin bedava olduğu Saray sosyetesi… 12-13 uçağın var, yol parası yok, mutfak parası yok, hiçbir şey yok. Bir de bizlere bakalım. Anne işsiz, baba işsiz, çocuklar işsiz. Bunları söylediğim zaman ‘Bay Kemal yine konuşuyor’ diyor. Bay Kemal ağzına fermuar mı çeksin? Bay Kemal olmak için, bayrağına vatanına sahip çıkacaksın. Bay Kemal olmak için, sabahın köründe oğluna telefon açıp, ‘Paraları sıfırladın mı’ demeyeceksin. Biz memleketimizde adalet, huzur istiyoruz. Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin, esnaf-çiftçi kazansın istiyoruz, hukuk istiyoruz. Bir siyasetçi için en büyük onur, vatandaşa harcadığı paranın hesabını vermesidir. Hesabını verebilen kişi kul hakkı yemeyen bir kişidir. O nedenle biz Orkun başkanımıza sonuna kadar güveniyoruz. Onu 1 Nisan’da başkanlık koltuğuna oturtacaksınız.

CHP lideri konuşmasının sonunda AKP’li seçmene şöyle seslendi:

“17 yıl geçti, AKP’ye o dönemlerde oy veren vatandaşlarımız, bunları 17 yıl omuzlarınızda taşıdınız. Dediler ki ‘Tek başımıza iktidar olmak istiyoruz’, tek başlarına yönettiler. Vali, kaymakam, rektör ne istedilerse her istedikleri oldu. Referandum öncesi ‘Ben cumhurbaşkanı olayım, bakın faizler dolar nasıl düşecek, bakın memleket nasıl uçacak’ dedi. Doğru memleket uçtu. Freni patlamış kamyon gibi, yokuş aşağı gidiyoruz. 17 yılda 2 trilyondan fazla vergi topladılar. 70 milyar dolar özelleştirme yaptılar, 500 milyar da borçlandılar. Şimdi şunu sor vatandaşım: ‘17 yılın sonunda bütün hükümetlerden fazla para harcadın, beni neden soğan kuyruğuna soktun.”

Akşener: “Gel beni al da görelim bakalım”

Kılıçdaroğlu’nun ardından ise İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener platforma çıktı. Elindeki büyükçe bir çantayı kürsüye bırakan Akşener şöyle konuştu:

“Yerel seçim öncesi Millet İttifakı olarak yaptığımız son mitingdeyiz. Burada çok güzel şeyler söylendi. Ama Cumhur İttifakı’nın başı görünen Sayın Erdoğan’ın, insanları ayrıştıran, insanlara iftira atan sözleri hepimizi derinden yaraladı. Bana ‘PKK’lı’ dediler. Bir İçişleri Bakanı çıktı, Kandil ile sözleşme imzaladığımı söyledi. Bana söylediklerinde ben onlara cevap verebilirim. Ama bizzat Sayın Erdoğan, 29 belediye meclis üyemizin 29’unun da PKK’lı olduğunu söyledi. Yeni Şafak isimli bir gazetede 29 arkadaşımızın, isimlerini, soyadlarını ve vatandaşlık numaralarını ilan ettiler. Dün Bursa’da Muş doğumlu, askerliğini yapmış, PKK ile mücadele etmiş, Kocaeli’ne yerleşmiş kardeşim Abdullah Uçar çıktı. ‘Ben Kürt’üm, PKK’lı değilim. PKK ile mücadele ettiğimi cümle âlem bilir’ dedi. Bu 29 kişiden birisinin halasının oğlu şehit. Zannettiler ki korkacağız, zannettiler ki şehit yakınlarını ortada bırakacağız. Üzerimize gelinmesin diye bu kardeşlerimize sırtımızı döneceğiz. Bizi hiç tanımamışlar. Bu 29 kardeşimizin ortak özellikleri, Kürt kökenli olmaları, PKK’ya karşı mücadele etmeleri ve İYİ Partili olmaları. Ayıptır be ayıp! Bir cumhurbaşkanı meydanlarda bunları söyleyemez. Eğer hapsettirecekse, can baş üstüne. Buradan huzurlarınızda sesleniyorum. 1 Nisan’ı beklemeye gerek yok. Gel beni al da görelim bakalım. Ben bu çantayla Mamak’a gitmek isterim. Gerekirse ölüme giderim, ölüme.”

Ekonomi konuşulmasın diye bunların yapıldığını söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sayın Erdoğan her konuda bilgi sahibiymiş. Ne çok uzmanlık alanı varmış. Kadınların kaç çocuk doğuracağından başlayarak, ekonomiye kadar gidiyor. Bir insan her şeyi bilemez. Bunu iddia ederse bugünkü tablo ile karşı karşıya kalırız. Çiftçisini bilerek açlığa mahkum etmiş bir iktidar ve 6-6,5 liraya mazot kullanan üreticilerimiz… Mısır’dan, İran’dan ithal edilen soğan… Bir tarım bakanı 142 bin dönüm araziyi patates ekmeye yasaklayıp, 25 ilde patates üreticilerini açlığa mahkum ediyor Türkiye’de… Utanmadan Amasya’da seçmene, ‘Bu adilere ders verin’ diyen bir tarım bakanı. Buradan sesleniyorum adi sensin. Bir milletvekili, hem de Gaziantep’te, Gazianteplilere ‘öküz’ diyen bir milletvekili. Buradan huzurlarınızda kendisine ‘Öküz sensin’ diyorum. Milletin rencide edildiği, hakarete uğradığı bir süreçten sonra yerel seçimlere gidiyoruz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.