Gazeteci Emre Kızılkaya, YetkinReport için kaleme aldığı yazıda, Medyascope’un yayınladığı ““Aktroller”e operasyon: Twitter 7 bin 340 hesabı kapattı” başlıklı özel haberden hareketle, hükümetin misilleme olarak Twitter’ı kapatma yoluna gidip gitmeyeceği sorusunu sordu.
“Dünyanın en büyük dijital platformları, demokratik bir kamusal alan olarak sosyal medyaya yönelen başlıca tehdidin otoriterleşen devletler ve partizanlık olduğunu düşünüyor artık. Platformlar tarafındaki bu politika değişimi sürecini başlatan da aslında Türkiye’deki gelişmeler değil, Donald Trump’ın –iddialara göre Rus devletinin desteğiyle– ABD başkanı seçilmesinden beri artan kamuoyu baskısı ve regülasyon tehdidi olsa gerek.
Henüz Trump başkan seçilmeden önce, 5 Ekim 2015’te ‘Putin’in trol fabrikasını’ Hürriyet’te yazmıştım, meraklısı detayları oradan okuyup Türkiye ile Rusya’daki durumu kıyaslayabilir. Öyle ya da böyle, demokrasimiz açısından en büyük sorun Twitter’ın veya Amerikalıların veya Rusların veya bir başkasının ne yaptığı değil aslında. Demokrasimiz açısından en büyük sorun, çoğulculuğu özümseyememiş ana akım siyasi kültürümüz. İfade ve basın özgürlüğü önündeki engelleri yaratagelen de bu baskın kültür” diyen Emre Kızılkaya‘nın yazısını okumak için tıklayınız.