Müzisyen ve esnaf olan Emrah Akar, 25 Kasım’da bel ve sırt ağrısı şikayetiyle acil servise gitti ve koronavirüs test sonucu pozitif çıktı. Maske ve dezanfektan kullanımına dikkat ettiğini dile getiren Akar, tedbirli olmasına rağmen virüse yakalandı ancak öksürük, nefes darlığı, koku ve tat kaybı gibi ağır belirtiler yaşamadan koronavirüsü yendi. Akar, tedavi ve karantina günlerini Medyascope’a anlattı.
Beşiktaş’ta kahve dükkânı olan 35 yaşındaki Emrah Akar, işi nedeniyle gün içinde çok fazla insanla bir araya geldiği için, koronavirüs salgını Türkiye’de görülmeye başladığı ilk günden beri maske ve dezenfektan kullanarak hijyen önlemlerini almaya özen gösterdiğini söylüyor. 24 Kasım’da sırt ve kas ağrılarının başladığını anlatan Akar, Üsküdar Devlet Hastanesi’nin acil servisine gitti ve test yaptırıyor. Doktorla görüşen Akar, eklem ağrılarının koronavirüs hastalarında oldukça sık görülen bir semptom olduğunu öğreniyor.
“Öksürük, nefes darlığı, koku ve tat kaybı, gibi ağır belirtiler yaşamadım”
Aynı gün ilerleyen saatlerde test sonucunun pozitif çıktığını öğrenen Akar, vücudundaki ağrıların koronavirüsten kaynaklı olduğunu öğrenince rahatlıyor: “Aslında test sonucumu öğrenince endişelenmedim. O kadar şiddetli bel ağrısı çekiyordum ki ağrımın kaynağını öğrenmek, korona yüzünden olduğunu bilmek beni biraz rahatlattı. Ağrılarımın hayatımın geri kalanı boyunca devam etmeyeceğini düşündüm.”
Karantinada kaldığı süre boyunca sürekli ateşini ölçtüğünü söyleyen Akar, ateşinin hiç yükselmediğini ve öksürük, nefes darlığı, koku ve tat kaybı gibi ağır belirtiler yaşamadığını ama ağrıları yüzünden uyuyamadığını anlatıyor: “Hayatımın en kötü iki gecesini geçirdim diyebilirim.”
“Ailemle yaşamadığım için onlara bulaştırma endişem de yoktu”
Evde tek yaşadığını, bu nedenle kendini karantinaya aldığı günlerde çok zorlanmadığını dile getiren Akar, “Karantina boyunca tek bir odada kalmak zorunda kalmadım. Ailemle yaşamadığım için onlara bulaştırma endişem de yoktu” diyor. Evden çıkmadığı günlerde sanal market üzerinden alışveriş yaptığını ve arkadaşlarının ihtiyaçlarını getirdiğini anlatan Akar, karantina günlerini şu cümlelerle anlatıyor: “Temel ihtiyaçlarıma ve yemeğe ulaşmakta herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Aslına bakarsanız hastalığı hafif geçirdim diyebilirim.”
Karantina günlerinin sıkıcı geçtiğini anlatan Akar, “Hiçbir şey yapamadım. Kitap okumaya, film izlemeye ve enstrüman çalmaya çalıştım ancak ağrılarım olduğu için odaklanamadım. Oturmakta zorluk yaşadım” diye konuşuyor.
Salgının atlatılabilmesi için herkesin duyarlı olması gerektiğinin altını çizen Akar, virüsü ciddiye almayan insanları şöyle uyarıyor: “Bir kişi belirti gösterdiği zaman temastan kaçınmalı ve insanlardan uzak durmalı. Virüsü ciddiye almayan insanlar gördüğüm için söylüyorum bunu.”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
