Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin ve öğretim üyelerinin, üniversitelerine atanan rektör Prof. Dr. Melih Bulu’ya karşı eylemleri 4 Ocak’tan beri devam ediyor. Eylemlerin 40. gününde Boğaziçi Üniversitesi için Mezunlar Girişimi (BUİM) bir imza kampanyası başlattı.
“Prof. Dr. Melih Bulu’nun bir an önce görevinden istifa etmesini talep ediyoruz”
Boğaziçi Üniversitesi’nin diğer bileşenleriyle dayanışma içinde olduklarını vurgulayan mezunlar, “Özgür, özerk, çoğulcu, farklılıkları zenginlik olarak kucaklayan üniversite ortamında tepki ve itirazlar engellenmemeli” dedi ve Melih Bulu’nun bir an önce görevinden istifa etmesi talebinde bulundu. Yaşananların yoğun beyin göçüne neden olabileceğini belirten mezunlar, taleplerini beş madde halinde sıraladı.
Boğaziçi Üniversitesi mezunlarının açıklaması şöyle:
“Bu metnin altında imzası bulunan biz, Boğaziçi Üniversitesi mezunları:
1. Türkiye’deki tüm üniversitelerin özerk, demokratik, katılımcı, çoğulcu ve özgürlükçü bir yapıya kavuşturulması gereğini ilkesel olarak benimsiyor ve savunuyoruz. Sözkonusu değer ve ilkelerle bağdaşmayan uygulamalar, üniversite kurumuna ve dolayısıyla topluma büyük zarar vermekte ve ülkemizden yoğun beyin göçüne neden olmaktadır. Üniversitelerimizin bu ilkeler çerçevesinde varlık gösterebilmelerini güvence altına almak amacıyla, rektör seçiminden başlayarak, ilgili kanunların yeniden ele alınarak düzenlenmesi için tüm yasama organlarına çağrıda bulunuyoruz.
2. Üniversitemiz özelinde, 2016 yılında rektör seçimi usulünün kaldırılmasıyla başlatılan talihsiz süreç ne yazık ki 2021 yılında, duruşu ve söylemi ile üniversitemizin ilke ve değerlerini benimsememiş olduğunu açıkça işaret eden bir kişi ile devam etmiştir. Antidemokratik atama sürecini içine sindirmesi ve tüm protestolara rağmen hâlâ geri çekilmemesi bunun en temel göstergesidir. Bir kamu kurumu olarak üniversite fikrini kavramadığı daha ilk mesajından anlaşılan, üniversiteleri şirketleştiren bir zihniyetin, okulun misyon ve vizyonunu belirlemesine izin verilemez. Akademik liyakati, uluslararası ve ulusal akademi çevrelerinde sorgulanan bir kişinin, üniversitemizi dünya üniversiteler liginde yukarılara taşıyacak formülün kendinde olduğunu iddia etmesi çelişkisini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
3. Üniversite bileşenleri, barışçıl bir şekilde kendilerini ifade etme ve demokratik yollarla sorunlarını çözme becerisine sahiptir. Rektör atamasına karşı çıkmak için, anayasal itiraz ve protesto haklarını kullanan öğrencilerin, akademisyenlerin ve mezunların engellenmelerini, kötü muamele görmelerini ve terörle ilişkilendirilmelerini kesinlikle reddediyor, bunların sona erdirilmesini tüm sorumlulardan talep ediyor ve şiddet dilinin normalleştirilmesinin sakıncalarını hatırlatmayı da bir görev biliyoruz.
4. Özgür, özerk, çoğulcu, farklılıkları zenginlik olarak kucaklayan üniversite ortamında tepki ve itirazlar engellenmemeli, bilakis karşıt fikirler teşvik edilmeli ve desteklenmelidir. Demokratik değerlerine sahip çıkmaya çalışan üniversitemizin, polis ablukasında tutulması ve mezunların kampüse girişinin engellenmesi, ülkemiz adına utanç verici bir durumdur. 4 Ocak’ta üniversitemizin kapısına takılan kelepçe, Boğaziçi camiası kadar, Türkiye’de bilime, eleştirel düşünceye ve eğitime değer veren herkesi derinden yaralamıştır. Bu kelepçenin, Türkiye’nin geleceğine vurulan bir pranga olduğunu tüm ilgili kurumlara hatırlatmayı bir vatandaşlık borcu biliyor ve emniyet güçlerinin kampüs ve çevresini terk etmesini talep ediyoruz.
5. Kamunun yüksek yararı ve üniversite kurumunun işlevlerini en iyi şekilde yerine getirebilmesi için, katılımcı ve demokratik bir seçimin önünü açmak üzere, Prof. Dr. Melih Bulu’nun bir an önce görevinden istifa etmesini talep ediyoruz.”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.