Avustralya ve Yeni Zelanda’da aşılama programı belli olurken aşılama öncesi Yeni Zelanda’da üç günlük kapanma ilan edildi. Güney Kore ve Lübnan’da ise kısıtlamalar yumuşatılıyor. Dünyanın farklı ülkelerinde yapılan araştırmalar uzun süredir uygulanan salgın önlemlerinin gençlerin psikolojik sorunlar yaşamasına sebep olduğunu gösterdi. Dünyadan göze çarpan koronavirüs haberlerini Medyascope sizin için derledi.
Avustralya ve Yeni Zelanda’da aşılama başlıyor
Avustralya’ya ve Yeni Zelanda’ya koronavirüs aşılarının ilk partisi ulaştı. Aşılama, her iki ülkede de önümüzdeki hafta başlayacak. Buna karşılık Avustralya’nın en kalabalık şehirlerinden Melbourne ve Yeni Zelanda’nın en çok nüfusa sahip şehri Auckland, yeni tespit edilen vakalar dolayısıyla hâlâ kapanmış durumda.
Avustralya Sağlık Bakanı Greg Hunt, pazartesi günü (15 Şubat ) ülkeye Pfizer – BioNTech aşılarının 140 bin dozluk ilk teslimatının yapıldığını duyurdu. Avustralya’da aşılama programının 22 Şubat’ta başlaması öngörülüyor.
Yeni Zelanda’da ise Başbakan Jacinda Ardern, 60 bin Pfizer – BioNTech aşısının ülkeye ulaştığını ve sınır çalışanlarına uygulanmaya başlamadan önce güvenlik testlerinden geçeceğini duyurdu.
Ülkenin tarihindeki en geniş kapsamlı aşılama programını oluşturduklarını belirten Başbakan Ardern, “Tüm Yeni Zelandalılar’ı kapsayacak ve bunu ücretsiz yapacak kadar aşı satın aldık. Aşılama programı, vize durumlarına bakılmaksızın Yeni Zelanda’daki herkesi kapsayacak” dedi.
Yeni Zelanda yeniden karantinada
Yeni Zelanda’da, İngiltere’de tespit edilen koronavirüs mutasyonuna rastlanması sonucunda ülkenin en kalabalık şehri Auckland karantina altına alındı. Yaklaşık iki milyon kişinin yaşadığı Auckland’da, şehirde üç yeni vaka tespit edilmesinin ardından pazar gününden itibaren üç günlük kapanma ilan edildi. Yetkililer, vakaların kaynağının bilinmediğini belirterek uluslararası genom veri tabanlarını taradıklarını da sözlerine ekledi.
Başbakan Jacinda Ardern bugün (15 Şubat) yaptığı Facebook canlı yayınında “Fazla ihtiyatlı olmakta kesinlikle haklıydık çünkü bahsettiğimiz varyantın daha hızlı yayılan koronavirüs varyantlarından olabileceğini varsaydık” dedi.
Böylelikle, salgınla mücadelede en başarılı olan ülkelerden biri olan Yeni Zelanda’da son altı ay içinde alınan ilk kapanma kararı Auckland’dan geldi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Yeni patlak veren vakalar, komşu ülke Avustralya’nın da Yeni Zelandalılar’ın 14 günlük karantina zorunluluğu olmadan ülkeye girmesine izin veren düzenlemeyi askıya almasına yol açtı.
Lübnan’da aşılama başladı
Lübnan’da yeni tip koronavirüse karşı aşılama kampanyası 14 Şubat Pazar günü başladı.
Ülkede ilk doz, ülkedeki en büyük devlet hastanesinin yoğun bakım şefine yapıldı. Ardından 93 yaşındaki ünlü Lübnanlı aktör ve komedyen Salah Tizani de ilk doz aşısını vuruldu.
Günlük vaka sayısının yaklaşık 2 bin 700 olduğu Lübnan, aşılama programını, 28 bin 500 doz Pfizer – BioNTech aşısı ile başlattı. Aşılama için Dünya Bankası’ndan 34 milyon dolarlık finansman sağlayan ülke, yaklaşık iki milyon insanı, yani nüfusunun kabaca üçte birini aşılamak için yeterli doz satın aldı. Milyonlarca doz aşının ülkeye bu yıl içinde gruplar halinde teslim edilmesi bekleniyor.
İlk dozların finanse edilmesine yardımcı olan Dünya Bankası, aşıların en çok ihtiyaç duyanlara yapılmasını sağlamak için aşılama sürecini izleyeceğini bildirdi.
Salgının yanı sıra, politik ve ekonomik krizlerle de baş etmek zorunda kalan Lübnan, yaklaşık bir aydır 24 saat sokağa çıkma yasağı uyguluyordu. Ancak hükümet bu hafta bazı kısıtlamaları hafifletmeye başladı.
Güney Kore’de aşılama başlarken kısıtlamalar yumuşatılıyor
Güney Kore, aşılama programını 26 Şubat’ta başlatmayı planlıyor. Sağlık çalışanları ile yaşlı vatandaşlar öncelikli olarak aşılanacak.
Güney Kore’de aşılama programı açıklanmışken işyerlerine yönelik alınmış bazı sıkı sosyal mesafe kuralları da yumuşatılmaya başlandı. Ancak toplu etkinlikler yine kısıtlama kapsamında olacak.
Restoranlar ve kafeler için sokağa çıkma yasağı saat 21.00’den 22.00’ye çekilirken barların ve gece kulüplerinin saat 22.00’ye kadar ve sınırlı kapasiteyle yeniden açılmasına izin verildi. Sinemalar, internet kafeler, eğlence parkları, büyük süpermarketler ve kuaför salonları için de yasaklar kaldırıldı.
Güney Kore Sağlık Bakanı Kwon Deok-cheol, ülkede aşılamanın başlaması ve kısıtlamaların yumuşatılmasıyla ilgili konuştu. Başkent Seul ve etrafındaki şehirlerde her şeye rağmen yayılmaya devam eden virüse karşı yine de ihtiyatlı olunması gerektiğini söyleyen Başbakan Chung Sye-kyun, “Lunar Yeni Yılı tatili sırasındaki hareketlenmeden dolayı salgının artma endişesi hâlâ var. Yumuşatılmış sosyal mesafe kısıtlamalarının ortasında kendi önlemlerimizi azaltırsak enfeksiyonlar tekrar artacaktır” dedi.
Ülkede daha önce, Lunar Yeni Yıl tatili sırasında bildirilen yeni vakaların yaklaşık yüzde 80’inin Seul bölgesinden olduğu açıklanmıştı.
Gençler arasında salgın yüzünden psikolojik sorunlar yaşayanların sayısı artıyor
Fransa’da Ulusal Meclis’in raporuna göre, 2020 bahar aylarından bu yana her altı gençten biri eğitimini bırakma kararı aldı ve her iki öğrenciden biri, salgında profesyonel hayatla ilgili planlarını değiştirdi.
Salgınla birlikte kısıtlama ve kapanmaların başlamasıyla dünyanın her yerinde öğrenciler uzaktan öğrenime geçti. Fransa’da yapılan araştırmalar, salgın döneminde ailelerinin yanına dönemeyen öğrencilerin çoğunlukla küçük yurt odalarında izole olarak yaşamak zorunda kaldığını ortaya koydu. Ayrıca restoran ve barların kapanmasıyla işsiz kalan öğrenciler arasında depresyon vakalarının arttığı da gözleniyor.
Fransa’da işletme öğrencisi olan 22 yaşındaki Philaé Lachaux, karantina uygulamalarının başlamasıyla birlikte part-time işini kaybedip ailesinin yanına geri dönmek zorunda kalan öğrencilerden biri. Müzik endüstrisinde çalışma hayalleri kuran Lachaux, salgının getirdiği bu belirsizlik ortamında artık kendini yalnız ve çaresiz hissettiğini söylüyor. “Geceleri tavana bakıyorum, boğazımda bir yumru hissediyorum. Hiç bu kadar çok intihar düşüncem olmamıştı” diyen Lachaux, böyle hisseden birçok gençten sadece biri.
Uzmanlar, Avrupa’da kapanma ve kısıtlamalar yüzünden akıl sağlığı bozulan gençlerin sayısının önemli ölçüde arttığını belirtti.
Fransa’nın Lyon şehrinde 9 Ocak gecesi, bir yüksek lisans öğrencisi kaldığı öğrenci yurdunun penceresinden atlayarak intihar etmişti. 12 Ocak günü aynı üniversiteden bir başka öğrencinin intihar girişimiyse arkadaşları sayesinde engellenmişti. Kamuoyunda geniş yankı uyandıran intihar girişimlerinin ardından üniversitelerde öğrenciler, kırılgan durumda olan arkadaşlarına ulaşabilmek adına çeşitli yardımlaşma grupları oluşturdu.
Fransa’da siyasetçiler, yalnızlaşmaya karşı okulları yeniden açma kararını tartışmaya çağırırken İtalya ve Hollanda’da da psikiyatri servisleri rekor hasta sayılarına ulaştı.
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yayımlanan bir rapora göre, 18-24 yaşları arasındaki çocukların dörtte biri intiharı ciddi şekilde düşündüklerini söylerken Latin Amerika’da UNICEF tarafından 8 bin gençle yapılan bir anket sonucunda, çocukların dörtte birinden fazlasının anksiyete ve yüzde 15’inin depresyon yaşadığı ortaya çıktı.
Tüm bu araştırmalar, büyük bir problemin başlagıcını işaret ederken ülkeler psikolojik sorunlarla baş edebilmek için yardım hatları oluşturmaya başladı.
Derleyen: Hande Sena Kandemir
