Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel blogundaki son yazısında, 16 Mart’ta yayımladığı “Enver Aysever belediyelerle mali ilişkilere girmemeliydi” başlıklı yazının ardından Aysever’in verdiği tepkileri aktardı. Aysever’in yazının yayımlanmasından üç ay sonra kendisine “hakaretler yağdırdığını” yazan Bildirici, “Aysever’in CHP’li belediyelere ‘Yazarlık Atölyesi’ düzenleyip para almasıyla, Süleyman Özışık’ın AKP’li belediyelere ‘Yazarlık Okulu’ düzenleyip para alması arasında etik açıdan ne fark var?” diye sordu.
Bir gazetecinin kamu kurumu niteliğindeki belediyelerle mali ilişkiye girmesinin etik açıdan sorunlu olduğunu savunan Bildirici, Enver Aysever’in İzmir Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla “Okuryazarlık Atölyesi” düzenlemesini eleştirmesinin ardından Aysever’in kendisine yönelttiği “etik davranmadığı” suçlamasına cevap verdi. Bildirici, önceki yazısındaki eleştirisini tekrarladı:
“Enver Aysever’in, bir gazeteci-yazar olarak belediyeler ve şirketlerle ticari/mali ilişkiler içine girmesi yanlıştır. Sadece Enver Aysever’in değil, bütün gazeteci-yazarların belediyelerle bu tür ilişkilere girmesi normal görülemez, normalleştirilemez. İktidar kontrolündeki gazetelerde çalışan gazeteci-yazarların AKP’li belediyelerle mali ilişkileri de makul görülemez, bağımsız-eleştirel medya kuruluşlarındaki gazeteci-yazarların CHP’li belediyelerle ilişkisi de. Gazeteci, sahip olduğu mesleğinin itibarını gözeten ve parayla ilişkisini kontrol edebilen kişidir.”
Bildirici’nin yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
