Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici yazdı: Ada vapurundaki “tacizci” ise Van ve Osmaniye’de ne oldu?

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel blogundaki yazısında Tele1’in internet sitesindeki “Sosyal medya fenomeni ada vapurundaki tacizi ifşa etti” başlıklı haberi ele aldı. Bildirici, mülteci, sığınmacı ve düzensiz göçmenlere ilişkin damgalayan, olumsuz kanaatleri pekiştiren, düşmanlaştıran haberlerin hızla yaygınlaştığını, bu kişilerin yaşadıkları olumsuzlukların ise haberlerde görmezden gelindiğini belirtti. Bildirici, trajik gelişmelerin hakkıyla değerlendirilmediğini vurguladı.

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Tele1’in internet sitesinde yer alan “Sosyal medya fenomeni ada vapurundaki tacizi ifşa etti” başlıklı haberde, “defalarca rahatsız edici şekilde bakarak taciz” iddiasını doğrulayan bir görüntü olmadığını yazdı.

“Görüntü olmaması tacizin olmadığı anlamına gelmez” diyen Bildirici şöyle devam etti:

“Suçlanan erkek, gerçekten bakışlarıyla taciz etmiş olabilir ama ortada bir kanıt olmadığına göre sosyal medya fenomeninin doğru söylediğine de emin olamayız.

Hele de kanıtlanamayan bir sosyal medya iddiasına dayanarak ‘ifşa etti’ diye haber yapmak, üstelik de suçlanan erkeğin yüzünü de açıkça yayımlamak gazetecilik açısından doğru kabul edilemez. Haber ve özellikle de başlığı, suçlanan ‘yabancı uyruklu’ erkek hakkında hüküm veriyor ve tacizci olarak ilan ediyor.

Her ne kadar haberde yabancı uyruklu denilmişse de sosyal medyada ve haberde kastedilenin mülteci/sığınmacı ya da düzensiz göçmen bir kişi olduğu anlaşılıyor. Nitekim sosyal medyadaki paylaşımın altındaki yorumlar ve bu konuda başka sitelerdeki bazı haberlerde tartaklanan kişinin mülteci olduğu yazılmıştı.

Böyle algılanması kaçınılmaz olduğu için de Tele1’in Sosyal medya fenomeni ada vapurundaki tacizi ifşa etti haberi sadece görüntülerdeki yabancı uyruklu bir erkeği değil, bu ülkedeki mülteci/sığınmacı/düzensiz göçmen olan bütün insanları damgalamış oluyor.

Bu tür haberler, o insanlara karşı olumsuz algıları ve tabii kaygıları, endişeleri de besliyor, büyütüyor. Muhakkak ki bu insanların hiç suça karışmadıklarını söylemek mümkün değil. Aralarında suça karışanlar, telefonlarıyla kadınların görüntüsünü çekenler de olmuş olabilir. Ama önyargıları beslememek, adil davranmak, suçluyu suçsuzdan ayırt etmek çok önemli. Zira incelemeden, yeterince araştırmadan yazılan her haberin toplumda bir karşılığı oluyor.

Bildirici, mülteci, sığınmacı ve düzensiz göçmenlere ilişkin damgalayan, olumsuz kanaatleri pekiştiren, düşmanlaştıran haberlerin hızla yaygınlaştığını, bu kişilerin yaşadıkları olumsuzlukların ise haberlerde görmezden gelindiğini belirtti.

Faruk Bildirici’nin yazısının tamamını okumak için tıklayın

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.