Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Oğlu çatışmada öldürülen Meryem Soylu hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasıyla hazırlanan iddianamede geçen “ölü ele geçirilen leşler” ifadesi TBMM gündemine taşındı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, oğlu çatışmada öldürülen Meryem Soylu hakkında hazırlanan iddianamede geçen, “ölü ele geçirilen leşler” sözü ile ölünün hatırasına hakaret edildiğini belirterek, savcı hakkında soruşturma açılıp açılmadığını sordu.

HDP Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy,

Özsoy tarafından verilen soru önergesinde; tarih boyunca, bütün inanç, kültür, toplum ve medeniyetlerde, yaşamını yitirmiş insanların kutsal bir değeri ve hatıra sembolü olma hakkı olduğunu, ölenin yakınlarının, defnetme, dini ve ahlaki görevlerini yerine getirme, insani değerlerine uygun biçimde son yolculuğuna uğurlama, yas tutma ve ölüyü anma haklarının, kanunla yazılı olarak düzenlenmeyi bile gerektirmeyecek kadar doğal ve tartışmasız haklar olduğu belirtildi. Türkiye’de ötekileştirilmiş halkların ve toplumsal kesimlerin ölülerine ve hatıralarına yönelik çok yönlü şiddetin hem ulusal mevzuat hem de Cenevre gibi uluslararası sözleşmelere aykırı bir şekilde alabildiğine sürdüğü belirtilen önergede şöyle denildi:

Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Aileler ile Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Yönetim Kurulu üyesi, 79 yaşındaki Meryem Soylu 27 Şubat 2021’de Diyarbakır’da gözaltına alınmış, 2 Mart’ta tutuklanmış ve 25 Mayıs’ta ise tahliye edilmiştir. Soylu çocuğunu çatışmada kaybetmiş bir annedir. Soylu’nun ‘örgüt üyesi olma’ iddiasıyla yargılandığı davaya ilişkin 2021/1393 numaralı iddianamede, yıllardır yakınlarının cenazelerine ulaşmaya çalışan, cenazelere eziyet ile ölülerin hatırasına hakaret edilmesine karşı çıkan ailelerin bir araya geldiği ve dayanıştığı kurum olan MEBYA-DER kriminalize edilmiştir. Ayrıca aynı iddianamenin 61. sayfasının 4. paragrafında ‘…ölü ele geçirilen leşlerin mezar yerlerine ilişkin bilgilerin tespit edilerek…’ şeklinde, yaşamını yitirmiş kişilere son derece çirkin bir dil ile ve açık biçimde hakaret edilmiştir.”

“Yaşamını yitiren kişilere ‘leş’ diyen savcı hakkında soruşturma açtınız mı?

Yazılı yanıtlaması istenen soru önergesinde Hişyar, Adalet Bakanı Gül’e, “Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Meryem Soylu hakkında hazırlanan 2021/1393 numaralı iddianamede yaşamını yitirmiş kişilere yönelik en asgari ahlaki ve vicdani değerden uzak bir şekilde ‘leş’ ifadesinin kullanıldığından haberdar edildiniz mi? Haberdarsanız bu ifadeyi kullanan kişi hakkında herhangi bir soruşturma başlattınız mı? Bir soruşturma varsa ne aşamadadır? Yoksa, söz konusu savcı hakkında bir soruşturma açmayı düşünüyor musunuz? sorularını yöneltti.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.