Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Beraat, tahliye ve AİHM kararlarına rağmen: Osman Kavala 1.400 gündür tutuklu

İş insanı Osman Kavala tam bin 400 gündür Silivri Cezaevi’nde tutuklu. Kavala, tutukluluk sürecinde üç suçlama ile karşılaştı, bir kez beraat etti, hakkında iki kez tahliye kararı verildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) de derhal tahliye edilmesine hükmetti. Kavala, 8 Ekim 2021’de tekrar hakim karşısına çıkacak. Medyascope‘tan Beyza Kural, Kavala’nın tutukluluk ve yargı sürecini derledi.

2017 – Tutuklama

Osman Kavala, 18 Ekim 2017’de gözaltına alındı. 1 Kasım 2017’de “hükümeti devirmek veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs” (Türk Ceza Kanunu/TCK 312) ve “cebir ve şiddet kullanarak anayasal düzeni devirmeye teşebbüs” (TCK 309) suçlamalarıyla tutuklandı. Kavala’nın ve avukatlarının tahliye talepleri kabul görmedi. 29 Aralık 2017’de Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuru yapıldı.

2018 – Devam eden tutukluk, AİHM’e başvuru

2018 yılı boyunca tutukluluk incelemesinin duruşmalı yapılmasına dair başvurular gündemdeydi. Tahliye talepleri yıl boyunca reddedildi. 7 Haziran 2018’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuruldu. AİHM Ağustos 2018’de Osman Kavala’nın başvurusunun öncelikli olarak değerlendirilmesi talebini kabul etti. 2018 yılı sona ererken 24 Aralık 2018’de Kavala’ya yöneltilen iki suçlamaya dair soruşturma dosyaları ayrıldı.

2019 – İlk iddianame, AYM’den ret, ilk celse, AİHM’den tahliye kararı

19 Şubat 2019’da tutukluluk kararından 16 ay sonra Kavala hakkındaki ilk iddianame TCK 312. madde (hükümeti devirmek veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs) yönünden düzenlendi. Kavala’nın avukatları tutukluluktan 18 ay sonra ilk kez tutukluluk inceleme duruşmasına katıldı. 30 Nisan 2019’daki duruşmada tutukluluk halinin devamına karar verildi.

22 Mayıs 2019’da AYM, Osman Kavala’nın kişi hürriyeti ve güvenliğinin ihlal edildiğine ilişkin yapmış olduğu bireysel başvuruyu 5’e karşı 10 oy ile reddetti. 28 Haziran 2019 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan kararda, karşı oy kullanan AYM başkanı ve başkan yardımcısı, Gezi Parkı protestolarının Osman Kavala tarafından finanse edildiğine, hükümeti devirmek amacıyla düzenlendiğine ilişkin dosyada ikna edici herhangi bir delil olmadığını belirtti.

Kavala’nın 15 kişi ile birlikte “hükümeti devirmek veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs” (Türk Ceza Kanunu/TCK 312) suçlamasıyla yargılandığı Gezi Parkı davasının ilk celsesi, Silivri Kampüsü’nde İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 24 Haziran 2019’da yapıldı. Kavala, buradaki savunmasında “20 aydır tutuklu bulunmama neden olan suçlama olgusal temele oturmayan, mantığa aykırı bir dizi iddiaya ve delillerle desteklenmemiş varsayımlara dayanmaktadır. Somut olgular tahrif edilerek, fantastik bir kurgu üretilmiştir” dedi.

İlk celsede de sene içinde süren diğer celselerle de tahliye talepleri kabul edilmedi.

11 Ekim 2019’de Kavala’nın TCK 309 ile ilgili suçlamadan tahliyesine karar verildi.

10 Aralık 2019’da AİHM, Osman Kavala’nın tutukluluğunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5.1, 5.4 ve 18. maddelerine aykırı olduğunu belirterek, tutukluluğun bir hak ihlali olduğuna ve Kavala’nın derhal serbest bırakılmasına karar verdi. 30. Ağır Ceza Mahkemesi bu karara rağmen tutukluluğun devamına karar verdi.

2020 – Gezi davasında tahliye, tahliye edilen suçlamadan tutuklama, yeni suçlama, ikinci tahliye, devam eden tutuklama

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Gezi davasında, Kavala ile birlikte tüm sanıklar hakkında 18 Şubat 2020’de beraat, Kavala hakkında da tahliye kararı verildi.

Kavala’nın tahliye edilmesi beklenirken, Ekim 2019’da tahliye kararı verilen soruşturma kapsamında Silivri Cezaevi’nden çıkmadan tekrar gözaltına alındı.

Kavala, emniyette ve savcılıkta sorgulanmadan tutuklama istemiyle sevk edildiği İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği’nce TCK 309. maddede düzenlenen “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçlamasıyla tekrar tutuklandı.

9 Mart 2020’de ise Kavala, üçüncü bir suçlama ile karşılaştı. TCK 309. madde suçlamasıyla yargılandığı dosya kapsamında TCK’nin 328. maddesi uyarınca casusluk suçlamasıyla tutuklama kararı verildi. Kavala cezaevinden çıkmadan bir kez daha tutuklandı.

Kavala, 20 Mart 2020’de TCK 309. maddede düzenlenen “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçlamasından ikinci kez re’sen tahliye edildi.

Bu sırada Türkiye Cumhuriyeti Devleti Hükümeti’nin AİHM’in verdiği hak ihlaline karşı yaptığı itiraz reddedilirken, Osman Kavala’nın tutukluluk halinin devam etmesinin hak ihlali olduğu gerekçesiyle AYM’ye bireysel başvuruda bulunuldu.

8 Ekim 2020’de İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi Kavala hakkında hazırlanan iddianameyi kabul etti.

3 Aralık 2020’de Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasına ve AYM’nin daha fazla ertelemeden AİHM kararına uygun düşecek şekilde dosyayı görüşmesine dair ara kararını açıkladı.

Tahliye taleplerinin reddedildiği duruşmaların ardından 2020 yılının sonunda, 29 Aralık 2020’de AYM, Osman Kavala’nın bireysel başvurusunu görüştü ve Anayasa’nın 19. maddesinde güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine yediye karşı sekiz oy çokluğu ile karar verdi.

2021 – Birleşen davalar, devam eden tutukluluk

22 Ocak 2021’de İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Gezi davasındaki beraat kararlarının bozulmasına karar verildi.

Kavala’nın “casusluk” suçlamasıyla İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı dava dosyası ise İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden başlayan Gezi dosyası ile birleştirildi. Yeniden başlayan davanın ilk duruşmasında tutukluluğa devam kararı verilirken Ağustos 2021’de bir birleşme kararı daha alındı. Buna göre Çarşı davası ile Gezi davası İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi’nde birleştirildi. Birleşen davaların ilk duruşması 8 Ekim 2021’de yapılacak.

  • Haberin hazırlanışında Medyascope arşivi ve www.osmankavala.org sitesinden yararlandık.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.