Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

BeşiBirYerde (26): Son 100 yılda en çok can kaybına neden olan beş salgın

Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla beraber dünya tarihindeki salgın hastalıklar yeniden gündeme geldi. Şu ana kadar dünya genelinde yaklaşık beş milyon insan koronavirüs nedeniyle hayatını kaybederken koronavirüs salgını son yüz yılın en büyük salgınlarından biri haline geldi. Son yüz yılda en fazla can kaybına yol açan beş salgını sizin için derledik.

1. İspanyol gribi

Birinci Dünya Savaşı’nın son döneminde ortaya çıkan İspanyol Gribi salgını yaklaşık iki sene sürerken Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre tahminen 20-50 milyon insan hastalık nedeniyle hayatını kaybetti. 

İlk olarak ABD’de tespit edildi

Salgına yol açan H1N1 virüsüne ilk olarak 1918 yılının Mart ayında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Kansas eyaletinde bulunan askeri üslerde rastlandı. Salgının “İspanyol gribi” olarak adlandırılmasının nedeni ise savaşta tarafsız kalan İspanya basınında bu hastalığın diğer ülkelere göre daha fazla yer bulmasıydı.

İspanyol gribi ilk dönemde hafif seyirli hastalığa neden olsa da zamanla çok daha ağır seyreden bir hale gelmişti. Üç dalga şeklinde yayılan salgının en etkili olduğu dönem ise ikinci dalgaydı. Tıpkı bugün olduğu gibi o yıllarda da hastalığın yayılmasının önüne geçmek için karantina, dezenfektan kullanımı ve kalabalıkların engellenmesi gibi tedbirler alınmıştı

İspanyol gribine bir virüsün yol açtığı ancak 1930’da tespit edilirken virüsün laboratuvarda izole edilmesi ise üç yılı bulmuştu.  

2. Asya gribi

Doğu Asya’da, H2N2 virüsüyle beraber Şubat 1957’de ortaya çıkan salgın neticesinde dünya genelinde bir buçuk milyondan fazla insanın öldüğü tahmin ediliyor. İlk olarak Singapur’da tespit edilen ve nisan ayında Hong Kong’a sıçrayan salgın yaklaşık iki sene devam etti. Bu süreçte ABD’de yaklaşık 116 bin insan hayatını kaybetti. 

Ünlü mikrobiyolog Maurice Hilleman ve çalışma arkadaşları tarafından yeni bir virüs olarak tespit edilen H2N2 nedeniyle iki yıl süren Asya gribinden dünya, aşı sayesinde kurtuldu. Yine Hillemann ve ekibinin ürettiği aşının yaygın olarak kullanıma geçmesinin ardından Asya gribi öldürücülüğünü kaybetti.

3. Hong Kong gribi

H3N2 virüsünün yol açtığı ve “Hong Kong gribi” olarak adlandırılan salgın 1968-69 yıllarında etkili oldu. 20. yüzyıldaki en büyük üçüncü gribal hastalık salgını olarak değerlendirilen Hong Kong virüsüne H2N2 virüsünün mutasyona uğraması yol açtı. İlk olarak 1968 yılının Temmuz ayında Hong Kong’da tespit edilen virüs iki hafta içinde 500 bin insana bulaşarak Güneydoğu Asya’nın büyük kısmına yayıldı.

Asya’dan ABD’ye, oradan da Avrupa’ya iki dalga halinde yayılan salgının ikinci dalgası çok daha fazla ölüme neden oldu. Semptomları pek çok gribal hastalık gibi ateş, öksürük ve kas ağrısı olan Hong Kong gribinin iyileşme süresi ise yaklaşık bir hafta olarak hesaplandı. Hastalığın aşısı bulunmasına rağmen bugün mevsimsel grip türlerinden biri olarak insanlar arasında yayılmaya devam ediyor. 

65 yaş üzerindeki kişileri ve kronik hastalığı bulunanları daha ağır etkileyen salgının en ağır dönemlerinin yaşandığı 1968-1969 yıllarında dünya genelinde yaklaşık bir buçuk milyon insanın hayatını kaybettiği tahmin ediliyor.

4. Edinilmiş Bağışıklık Yetersizliği Sendromu (AIDS)

Dünyada belki de adı en çok duyulan salgın hastalık ise AIDS. Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı 2020 yılı raporuna göre, İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü’nün (HIV) neden olduğu hastalık bugüne kadar 75,7 milyon insana bulaşırken ve 32,7 milyon insan AIDS’e bağlı hastalıklar yüzünden hayatını kaybetti. İlk vaka 1981 yılında ABD’de ve Haiti’den gelen göçmenlerde tanımlandı. 

Virüs 1983’te izole edildi

Bağışıklık sistemini zayıflatan ve normal koşullarda tedavi edilebilen hastalıkları bile ölümcül hale getirebilen HIV, 1983 yılında izole edildi. Bağışıklık sisteminde yol açtığı tahribat nedeniyle virüse “Human Immune Deficiency Virus” (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü) adı verildi. DSÖ, AIDS hakkında insanların bilinçlendirilmesi ve korunma yollarının öğretilmesi amacıyla 1 Aralık gününü “Dünya AIDS Günü” olarak ilan etti.

Yaklaşık 40 milyon HIV taşıyıcısı var

DSÖ’nün verilerine göre halihazırda dünyada 37,7 milyon kişi HIV taşıyıcısı. 2020 yılında yaklaşık iki milyon insan enfekte olurken 680 bin kişinin ise AIDS’e bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybettiği tespit edildi. İnsandan insana geçen HIV, ağırlıklı olarak kanama ya da korunmasız cinsel ilişki sonucunda bulaşıyor. Yaklaşık 40 yıldır süren salgına karşın henüz aşı geliştirilemedi.

5. Koronavirüs salgını

Bütün dünyayı etkisi altına alan en yeni salgın ise yaklaşık iki senedir devam eden koronavirüs salgını. İlk olarak 2019 yılının sonunda Çin’in Vuhan kentinde tespit edilen hastalık nedeniyle şu ana kadar resmi verilere göre dünya genelinde yaklaşık 4 milyon 800 bin insan hayatını kaybetti.  

231 milyon insana bulaştı

Hastalardan alınan örneklerin incelenmesi sonucunda 7 Ocak 2020’de, hastalığa neden olan virüsün SARS (2002) ve MERS (2012) gibi koronavirus ailesinden olduğu anlaşıldı. Bir enfeksiyon hastalığı olan koronavirüs, damlacıklar yoluyla yayılıyor ve insan vücuduna ağız, burun ya da gözler yoluyla giriyor. Ateş, öksürük ve eklem ağrısı gibi semptomları olan hastalığın şu ana kadar dünyada tam 231 milyon insana bulaştığı tespit edildi. 

İlk kez Çin’de tespit edilen virüs zamanla dünya geneline yayılırken her ülke salgının hızını düşürmek için kapalı alanların sınırlandırılması, maske zorunluluğu ve insan hareketliliğinin azaltılması gibi tedbirler aldı. Zamanla virüs mutasyona uğrarken İngiliz varyantı ya da Delta varyantı gibi varyantlar ortaya çıktı. Koronavirüse karşı etkili aşılar üretilmesine rağmen salgının ne zaman sona ereceği belirsizliğini koruyor. Bazı uzmanlar koronavirüsün mevsimel grip haline gelebileceğini ve önümüzdeki süreçte farklı salgınların da ortaya çıkabileceğini belirtiyor.

İlk vakanın 11 Mart 2020 günü tespit edildiği Türkiye’de koronavirüs nedeniyle resmi sayılara göre şu ana kadar 62 bin 524 insan hayatını kaybetti.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.