Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) bugün (6 Aralık) birçok ilde “Sağlık ekip işidir” sloganıyla iş bırakma eylemi düzenledi. SES üyeleri, “‘Emekleriniz ödenmez’ edebiyatı yapanlara cevabımız net, hakkımız ödenir, ödeyin” açıklamasında bulundu.
SES, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 1 Aralık’ta kabul edilen ancak sonra çekilerek ertelenen hekim, diş hekimi ve emeklilik maaşlarında iyileştirme yapılması yönündeki düzenlemeler için iş bıraktı. SES’in kısa vadeli acil talepleri şöyle: “Tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri için yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret verilmesi, 3600 ek göstergeden başlayarak kademeli olarak 7200 ek gösterge verilmesi, koronavirüsün iş kazası ve meslek hastalığı sayılması ve yıpranma payı.”
“Katkı-katılım payları, ilave ücretler, ilaç krizi gibi çok sayıda sorun var”
SES üyeleri, sağlığa erişimin zorlaştığını ifade ederek şu açıklamada bulundu: “Katkı-katılım payları ve ilave ücretler, yaşanan ilaç krizi, salgın koşullarının tıkadığı sağlık sistemi nedeniyle kronik hastalıkları olanların dahi sıra alamaması, koruyucu sağlık hizmetleri yerine tedavi edici sağlık hizmetlerine ve özel sektöre bütçeden ayrılan payların büyüklüğü, erişim olanaklarının zor olduğu şehir hastaneleri bünyesinde sermayeye kaynak aktarılan uygulamalar başta olmak üzere birçok sorun sayabiliriz.”
“Torba yasada hekimlerin sabit ek ödemelerinin ve emeklilik ek ödemelerinin az da olsa artırılması olumlu” denilen açıklamada, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri için hazırladıkları yasa teklifinin, hükümet yetkilileri tarafından dikkate alınmadığı vurgulanarak bu durumun, sağlık ortamının iş barışını ve huzurunu “kökten dinamitlediği” belirtildi.
“Hakkımız ödenir, ödeyin”
Sağlığın bir ekip işi olduğu vurgulanan açıklamada, ekibin her üyesinin insanca yaşayacak bir ücretle güvenli koşullarda çalışmak istediği şu sözlerle aktarıldı: “Biz sağlık emekçileri koronavirüs ile mücadele ederken, hastalanırken, hayatımızı kaybederken ‘Emekleriniz ödenmez’ edebiyatı yapanlara cevabımız nettir: Hakkımız ödenir, ödeyin.”