Anayasa Mahkemesi (AYM), Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamu görevinden çıkarıldıktan sonra sendika yöneticisi seçildiği için para cezası verilen Hüseyin Ercan’ın, sendika hakkının ihlal edildiği sonucuna vardı. Hüseyin Ercan konuya ilişkin Medyascope‘a konuştu.
AYM’nin, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Temsilcisi Hüseyin Ercan’ın başvurusuna dair kararı bugün Resmi Gazete’de yayımlandı. Yüksek Mahkeme, Ercan’ın KHK ile ihraç edilmesinin ardından yargı süreci sürerken sendika üyeliğinin korunacağını belirterek, para cezası ile sendika hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
Medyascope’a konuşan Ercan, kendilerine atfedilen suçlamaların mesnetsizliği açısından AYM kararının önemli olduğuna, AYM kararına ve geçen beş yıla rağmen işe iadesine dair başvurularının OHAL Komisyonu’nda bekletildiğine dikkat çekti.
Sendika, valiliğin talebini reddetti
SES üyesi Hüseyin Ercan, devlet hastanesinde sağlık teknikeri olarak çalışırken, 6 Ocak 2017 tarihli 679 sayılı KHK ile görevinden ihraç edildi. Ercan, 15 Ocak 2017’de sendikanın Yalova İl Temsilciliği Yönetim Kurulu’na üye olarak seçildi. Yalova Valiliği tarafından 9 Kasım 2017’de sendikaya gönderilen yazıda, kamu görevinden ihraç edildiği gerekçesiyle Ercan’ın sendika temsilciliği yapamayacağı belirtildi.
Buna karşı sendika, hukuksal sürecin tamamlanmadığı gerekçesiyle Ercan’ın üyeliğinin devam ettiğini, talebin yerine getirilmeyeceğini bildirdi.
Yalova Valiliği’nin başvurusu üzerine Başsavcılık, Ercan hakkında bin 287 lira idari para cezası kararı verdi. İtiraz üzerine Yalova Sulh Ceza Hakimliği 20 Mart 2018’de, idari para cezasının hukuka uygun olduğuna ancak ceza miktarının 914 lira olarak düzeltilmesine karar verdi.
Ercan, avukatı Öztürk Türkdoğan aracılığıyla 30 Nisan 2018’de AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.
AYM’den ihlal ve yeniden yargılama kararı
AYM kararında, Ercan hakkında idari para cezası uygulandığı sırada başvurucunun kamu görevinin sona erdiğine dair yargı kararı olmadığı belirtildi ve idari para cezasına dair tek dayanağın KHK ile kamu görevinden çıkarılması gösterildiğine dikkat çekildi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Mahkeme, sendika hakkının, demokratik toplumun varlığından bahsedebilmek için zorunlu haklardan biri olduğunu belirterek kanuna göre, yargı süreci devam ederken sendika üyeliklerinin korunacağını hatırlattı.
Mahkeme, anayasanın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlal edildiğine karar verdi ve ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasına hükmetti.
“Beş yıl boyunca SES en büyük dayanağımızdı“
Hüseyin Ercan, ihraç edilmesinin üzerinden beş yıl geçtiğini ancak OHAL Komisyonu’na yaptığı başvurusunun hâlâ inceleme safhasında olduğunu belirtti. Ercan, geçen beş yılı ve sendikanın süreçteki rolünü şöyle anlattı:
“Geçen beş sene gerek ekonomik gerekse manevi anlamda bizim açımızdan kolay olmadı. Hak etmediğimiz bir uygulamaya maruz kalmaktan kaynaklı moral bozukluğu ve kendini kötü hissetme hali vardı. SES, en büyük dayanağımızdı. Bizim bu tarihe dek daha sağlıklı gelmemize önemli bir katkısı oldu. AYM kararı da talebim üzerine sendikanın avukatlarının süreci yürüttüğü bir başvuru ile ilgiliydi. AYM, hak ihlali olduğu kararı verdi. Karar, bize atfedilen suçların mesnetsizliği açısından önemli.
“AYM karar verirken OHAL Komisyonu dosyamızı bekletiyor”
Ercan AYM’nin kararlarının, ihraçların hukuka aykırılığını teyit ettiğini söyledi. AYM’nin, Barış Akademisyenleri hakkında ihlal kararına karşı OHAL Komisyonu’ndan, iadelere ret kararı çıktığını hatırlatan Ercan, şöyle devam etti:
“AYM gibi en yüksek merciden verilen karar varken OHAL İnceleme Komisyonu dediğimiz kurulun dosyamızı bekletiyor olması umudumuzu kırıyor ancak bir yandan da AYM’nin bu ve benzeri kararları beklentilerimizi güçlendiriyor.
Tüm ihraç edilenlerin işlerine iade edilmesi konusunda harekete geçilmeli. Komisyonun görev süresinin bir yıl uzaması söylentisi var ki umarım doğru değildir. İnsanlar çok zor durumdalar, özellikle sağlık açısından. Malatya SES Şube Başkanı Bülent Uçar arkadaşımız İŞKUR’a başvurduktan sonra kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti, intihar eden arkadaşlarımız var. Hayatı altüst olan binler var. Başvuruların bu minvalde değerlendirilmesi gerekir.
Biz demokratik mücadeleye, sağlık emekçilerinin mücadelesine, halkımızın nitelikli sağlık hizmeti alması için mücadelemize işe iade olsak da olmasak da devam edeceğiz.”
