Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu’nun dünkü (2 Mart) toplantısında maske kuralları, HES kodu uygulaması ve okullardaki karantina kurallarıyla ilgili alınan yeni kararları açıkladı. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, kısıtlamaların esnetilmesini Medyascope’a değerlendirdi.
Açık havada maske zorunluluğu kalktı, HES kodu uygulaması kaldırıldı
Sağlık Bakanı Koca’nın yeni kararlarla ilgili açıklaması şöyle:
- Artık açık havada maske kullanmak zorunda değiliz,
- Kapalı ortamlarda havalandırma yeterliyse, maske takmak şart değil,
- Yeni dönemde HES uygulaması kaldırıldı. Hiçbir kurum ya da kuruluşta girilişte HES kodu uygulaması yapılmayacak,
- Hastalık belirtisi olmayan kişilerden test istenmeyecek,
- Okullarda iki vakanın çıkması durumunda karantina uygulaması olmayacak.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, kısıtlamaların esnetilmesini ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamalarını Medyascope’a değerlendirdi. Ertuğrul, bu kararların Bilim Kurulu ile uzlaşarak alınmadığını vurguladı. Ertuğrul’a göre Koca, bu kararları kendi inisiyatifiyle aldı:
“Alınan kararlar çok kötü. Sağlık Bakanı her zamanki gibi kendi bildiğini yaptı. Bilim Kurulu kararları gibi görünse de Bilim Kurulu’nun bu konuda uzlaşmadığını, bu yüzden böyle bir karar alındığını söyledi bakan. Bu kararlardan dolayı Bilim Kurulu’na atıf yapmamak gerekiyor. Anladığım kadarıyla Bilim Kurulu üyeleri arasında da bununla ilgili tam bir görüş birliği yoktu.”
“Ekonomik kaygılar halk sağlığının önüne geçti”
Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, Türkiye ve dünyada koronavirüs hastalığının hâlâ etkisini sürdürdüğünü söyledi. Günlük vaka ve ölüm sayılarını hatırlatan Ertuğrul, salgının yayılmaya devam edeceğini ve bu kararlar ile birlikte bir kez daha ekonomik kaygıların, halk sağlığının önüne geçtiğini vurguladı:
“Hâlâ günde 60 bin civarında olgu var. Bunların gerçek veriler olmadığını da biliyoruz. Günlük ortalama 200-250 can kaybının olduğu bir dönemde böyle bir karar almak, bu hastalığı kontrol edemedikleri ve herkesin kendinden sorumlu olduğu, bireysel olarak korunacağımız anlamına gelir. Bakan da bunu ‘Toplumsal mücadeleden, bireysel mücadeleye geçmek durumundayız’ diyerek açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü ‘Salgın bitti’ demedi, ‘Virüsün bulaşıcılık hızı düştü’, ‘Hasta sayıları azaldı’ gibi bir açıklama yapmadı. Böyle bir durum söz konusu değil çünkü. Böyle bir ortam içinde bizim Avrupa’daki ülkelerle kendimizi karşılaştırıp, ‘Tamam biz de onlardan biriyiz’ deyip böyle bir karar alıyor olmamız, artık salgın koşullarında yaşamayacağımız anlamına gelir. Salgın, siyasi otoriteyi dinlemiyor. Siz istediğiniz kadar yok sayın, virüs yayılıyor. Anlıyoruz ki artık, ekonomik bakış açısı halk sağlığı bakış açısının artık tamamen önüne geçti.”
“Avrupa ve Kuzey Amerika bakış açısına göre çalışan aktif nüfusun koruması sağlandı”
Avrupa ve Kuzey Amerika’nın aksine Türkiye’de aşılama oranının düşük olduğunu, bu yüzden kısıtlamaların kaldırılmasının daha fazla ölüm ve vaka ile sonuçlanacağını düşünen Ertuğrul, sözlerine şöyle devam etti:
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Avrupa ve Kuzey Amerika bakış açısına göre çalışan aktif nüfusun koruması sağlandı. Onlarda hastalık hafif geçiyor. Çok fazla ölüm oranı yok. Ölümler daha çok korunamayan aşısız olan ve riskli gruplarda görünüyor. Daha çok hasta ve daha çok ölüm olacağını düşünüyoruz. Fakat bu verileri biz ne kadar şeffaf olarak göreceğiz? Bilemiyoruz. Şu an açıklanan sayılar da sıkıntılı. Gerçek ölümlerin açıklananın yaklaşık dört katı olduğu yönünde bilimsel veriler var. Dünyada 100’ün üzerinde ülkede bu verilerin tamamen şeffaflık sınırları dışında, siyasi otoritelerin kendi belirlediği ölçütler ile duyurulduğu yönünde bilgiler var.”
“Toplum salgınla baş başa bırakıldı”
Ertuğrul, salgının başından beri bakanlığın şeffaf davranmadığını, bir sonraki adımın ölüm ve hastalık verilerinin açıklanmaması olacağını söyledi. Ertuğrul, toplumun salgınla baş başa bırakıldığını şu cümlelerle anlattı:
“Bence Sağlık Bakanlığı’nın bir sonraki yapacağı iş, artık verileri paylaşmaktan da vazgeçmek olacak. Biz onlara da ulaşamayacağız. Böylece koronavirüs, sıradan bir enfeksiyon hastalık gibi algılanıp, tedavi edici hekimlik hizmetlerinin bir parçası olacak. Bilim insanları bu konuda bir şey yapamıyor. Siyasi otoriteyi etkilemek, onun bu tür kararlar almasının önüne geçmek, uyarmak gibi bir etkimiz yok. Baştan beri, salgının yerine algıyı yönetmek gibi bir politika yürütüldüğü için artık bu pozisyondayız. Kısacası, toplum salgınla baş başa bırakıldı.”
