AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtdışına göç eden doktorlar için söylediği “Gidiyorlarsa gitsinler” sözleriyle ilgili tartışmaya Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı da katıldı.
Demirtaş: “Gitmesi gerekenleri hep birlikte, sandıkta gönderelim”
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart’ta kadın muhtarlar ile buluştu. Erdoğan’ın yurtdışına göç eden doktorları hedef aldığı konuşmasında, “Varsın gidiyorlarsa gitsinler. Bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı buralarda istihdam ederiz, buralarda onlarla devam ederiz. Gerekirse yurtdışından ülkemize dönmek isteyenleri süratle davet ederiz. Buralar boş kalmaz, merak etmeyin” dedi.
Erdoğan’ın bu açıklamasından sonra gündem olan tartışmaya, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da katıldı. Demirtaş koğuş arkadaşı Selçuk Mızraklı’nın tweet’ini alıntılayarak, kinayeli bir açıklama yaptı:
“Bir gece yarısı kararnamesiyle tüm yandaş müteahhitler, taşeronlar, TÜGVA’cılar falan doktorların yerine atansın. Pudra şekerciler, Hipokrat yemini ettirilip anestezi uzmanı olarak göreve başlatılsın. Ha, bütün hastaların böbreklerini, dalaklarını hemen çalarlar, o ayrı. O kadarı da olsun artık. Sonuçta çalmadan çalışamıyorlar. Ayrıca yüzünüze gözünüze dursun. Ülkede kişi başına bir doktor düşüyor, ki bana düşen doktoru hücreme aldılar. Üstelik hem milletvekili hem belediye başkanı. Bu arada, hoş geldin Dr. Selçuk Mızraklı Hocam. Mücadeleye birlikte devam. Tüm sağlık emekçilerine kocaman, sıcacık selamlar. Siz gitmeyin, gitmesi gerekenleri hep birlikte, sandıkta gönderelim.”
Mızraklı: “Kimin gideceğini göreceğiz”
Yerine kayyım atanan HDP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı da bu tartışmaya katılanlardan. Aynı zamanda doktor olan Mızraklı, Demirtaş gibi gitmesi gereken kişilerin kendilerinin olmadığını söyledi. Tweet serisini Nâzım Hikmet’in “Kerem Gibi” şiirinin dizeleriyle bitiren Mızraklı, şunları yazdı:
“Sevgili hekim meslektaşlarım, sahip olduğumuz bilgi, beceri, ustalık, sanatkarlık sadece bize ait değil. Emeğin bir kısmı bize ait olsa da üstümüzde emeği olan, katkısı olan, dolayısıyla hakları olan kocaman bir halk var. Yurtdışına gitmeyi kendi adıma sadece eğitimi tamamlayıp geri dönmek üzere kabullenebilirim. Zorluklar karşısında biraz daha dişimizi sıkalım. Yarınlar iyi, güzel insanlarındır. TTB’nin dediği gibi, gidecek olan biz değiliz. İlk seçimde arkalarına bile bakmadan kimin gideceğini göreceğiz. ‘Sen yanmasan, ben yanmasam, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.’”
