Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Mahfi Eğilmez yazdı: Döviz kuru rejimleri ve Türkiye uygulaması

Ekonomist Mahfi Eğilmez, kişisel internet sitesinde yayımladığı yazısında döviz kuru rejimlerini ve Türkiye uygulamasını değerlendirdi. Eğilmez’in yazısını kendisinin onayıyla yayımlıyoruz.

Döviz kurunun belirlenme şekilleri

Yabancı ülkelerin para birimlerine döviz ya da kambiyo (İngilizcesi foreign exchange ya da kısaca fx) diyoruz. Mesela bizim açımızdan Dolar, Euro, Pound, Yen, Yuan, Ruble vb. dövizdir. Türk Lirası da bir Amerikalı ya da İngiliz için dövizdir. Bir ülke parasının yabancı bir ülke parası yani döviz karşısındaki değerine de döviz kuru (fx rate) diyoruz. 1 TL = 0,067 USD dediğimizde buradaki 0,067 bize TL’nin ABD Dolarına karşı kurunu gösterir. Bunu Dolar cinsinden yazarsak 1 USD = 14,8 TL olarak gösteririz. Bu da bize 1 ABD Dolarının kurunun 14,8 TL olduğunu ifade eder.

Eğer kendi ülkemizin parasıyla bir başka ülkenin parasını karşılaştırmak yerine iki yabancı ülke parasını karşılaştırıyorsak o zaman kur yerine Fransızca kökenli eşitlik anlamına gelen parite ifadesini kullanırız. Örneğin 1 Euro = 1,10 USD diye gösterdiğimiz eşitliğin açılımı; 1 Euro’nun paritesi 1,10 ABD Doları şeklindedir.

Döviz kuru rejimi (exchange rate regime) bir ülkenin kendi parasını yabancı paralarla değer açısından ne şekilde ilişkilendireceğine ilişkin olarak izleyeceği yöntemin adıdır.

1 USD = 14,8 TL olarak ortaya çıkan kurun nasıl oluştuğu sorusunun yanıtı bizi bu eşitliğin oluşmasında kullanılan yöntemlere yani kur rejimlerine götürür. Sabit kur rejimi ve dalgalı kur rejimi adını taşıyan başlıca iki kur rejimi ve onlardan türetilmiş alt rejimler vardır.

Sabit kur rejimi (fixed exchange rate regime): Yerli paranın dış değerinin Merkez Bankası tarafından belirli bir kurla yabancı paralara karşı eşitlenmesi rejimidir. Sabit kur bir kez belirlendiğinde Merkez Bankası tarafından değiştirilinceye kadar aynı kalır. Sabit kur rejiminin çeşitli uygulanma biçimleri vardır. Peg rejimi (pegged exchange rate regime): Yerli parayı belirli bir rezerv paraya ya da birden fazla paranın oluşturduğu bir sepete bağlamaya peg adı veriliyor. Peg rejimi de ikiye ayrılır: (a) Katı peg rejimi (hard peg regime ) ya da para kurulu rejimi (currency board regime): Katı peg rejimi döviz kuru politikasına müdahale etme imkânı tanımaz. Bu rejimde kur hangi para birimi ya da birimlerinden oluşan sepete bağlanmışsa onun hareketine göre değişir. Bunun bir ileri aşaması olan para kurulu rejiminin belirgin farkı yerli paranın basılmasının döviz girişine bağlanmış olması ve merkez bankasının parasal denetim ve son borç verici gibi işlevlerinin kullanılmamasıdır. (b) yumuşak peg rejimi (soft peg regime): Bu rejim katı peg rejimine göre daha esnektir ve hükümete kuru düzenleyebilme imkânı tanır. Asıl olarak yerli para bir yabancı para veya para sepetine bağlı olarak hareket etse de hükümetler gerektiğinde araya girerek farklı tespitler yapabilir.

Dalgalı kur rejimi (floated exchange rate regime): Yerli paranın yabancı paralarla ilişkisinin piyasalarda belirlendiği kur rejiminin adıdır. Bu rejimde yerli paranın yabancı paralarla olan ilişkisi temel olarak gün içinde arz ve talebe göre sürekli olarak yeniden belirlenir. Bununla birlikte dalgalı kur rejiminin de farklı uygulanma biçimleri vardır. Tam dalgalı kur rejimi (free float ya da clean float regime): Tam dalgalı kur rejiminde Merkez Bankası ya da başka bir kurum paranın dış değerine müdahale etmez, kurlar tümüyle piyasada arz ve talep kurallarına ve gereklerine göre kendiliğinden belirlenir. Merkez Bankası’nın döviz kuru dalgalanmalarına müdahale etmesi dalgalı döviz kuru rejimini bozmasa da tam dalgalanmadan çıkarır. Müdahaleli dalgalı kur rejimi (dirty float ya da managed float regime): Dalgalı kur rejiminde Merkez Bankası kurdaki değişimlere döviz alım satımı yaparak müdahale ediyorsa bu rejime müdahaleli dalgalı kur rejimi denir. Müdahaleli dalgalı kur rejimi de iki biçimde uygulanır: Sürekli müdahale ve kurda oynaklık oluştuğunda müdahale. Bazen de dalgalanmaya müdahale için bir bant aralığı seçilir. Bant içinde dalgalanma rejimi (crawling bands, pegged with horizontal bands): Döviz kurunun belirli bir bant aralığında dalgalanmasına bu bandın altına veya üstüne taşması halinde Merkez Bankası’nın müdahale etmesi biçiminde uygulanan rejime verilen addır. Bu uygulama bant aralığı içinde dalgalı, bant aralığı dışında müdahaleli dalgalanma biçimini alır. Dalgalanma için gerçekleşmiş enflasyonun (geriye uyarlı dalgalanma) ya da beklenen enflasyonun (ileriye uyarlı dalgalanma) esas alındığı bant aralıkları belirlenebilir.

Eğer ülke sabit kur rejimini benimsemişse yerli paranın döviz karşısında değer kaybetmesi ‘devalüasyon’, değer kazanması ise ‘revalüasyon’ diye adlandırılır. Ülke dalgalı kur rejimini benimsemişse paranın yabancı paralar karşısında değer kaybetmesi durumu ‘değer kaybı’ (deppreciation), değer kazanması ise ‘değerlenme’ (appreciation) olarak adlandırılır. Bununla birlikte uzun yıllar sabit kur rejiminin egemen olmasından kaynaklı alışkanlıkla devalüasyon ve revalüasyon terimleri dalgalı kur rejiminde de yaygın şekilde kullanılmaktadır.

Türkiye’de döviz kurunun belirlenmesi

Türkiye 1980’li yıllara gelene kadar sabit döviz kuru rejimi uygulamıştır. Bu rejim, TL’nin değerinin Merkez Bankası’nca belirlenmesi ve o değerde sabit tutulması yoluyla uygulanmıştır. TL’nin değerinde ortaya çıkan ve çoğunlukla değer kaybı biçiminde olan değişiklikler genellikle bir defada ve devalüasyon biçimindeki müdahalelerle düzeltilmiş ve bu kez yeni eşitlik sabit kur olarak belirlenmiştir. Türkiye 1980’lerde döviz kurlarının piyasada belirlendiği ancak Merkez Bankası’nın sürekli müdahaleleriyle yön verdiği müdahaleli dalgalı döviz kuru rejimine geçmiştir. 1990’ların başında sermaye hareketlerini serbest bırakan ve Türk Lirasının konvertibilitesini ilan eden Türkiye, müdahaleli dalgalı kur rejiminde devam etmiş, bu rejimi 2000’lere kadar sürdürmüştür. Kur rejimindeki üçüncü değişiklik 2000’lerde yapılmış ve 2001 krizi öncesinde Türkiye bant içinde dalgalanma rejimi uygulamıştır. Bu rejim uzun süreli olmamış 2001 kriziyle birlikte terk edilmiştir. Kriz sonrasında Türkiye yeniden müdahaleli dalgalı kur rejimine dönmüş, krizin etkileri azaldıktan sonra Merkez Bankası’nın müdahaleyi bırakmasıyla birlikte tam dalgalı kur rejimi uygulamasına geçilmiştir. Bu uygulama dolarizasyonun yeniden yükselişe geçmesi ve kurda oynaklığı ortaya çıkmasıyla birlikte 2015’den itibaren yavaş yavaş terk edilmiş ve yeniden müdahaleli dalgalı döviz kuru rejimine dönülmüştür. Türkiye’nin dalgalı kurda kura müdahaleleri son yıllara gelinceye kadar genellikle kurda oynaklık olduğu dönemlerde oynaklığa müdahale şeklinde olmuş, oynaklık bittiğinde kura müdahale de bırakılmıştır.

Son yıllarda Türkiye’nin kura müdahalesi süreklilik almıştır. Faiz politikasının yanlış kurgulanması sonucu sürekli yükselen kuru tutabilmek için sürekli kura müdahale edilir olmuştur. Halen Türkiye’de uygulanan kur rejimi sürekli müdahaleli dalgalı kur rejimi olarak adlandırılabilir. Bu müdahalelere karşın Merkez Bankası kuru, geçici frenlemeler dışında tutamadığı gibi ciddi rezerv kayıplarıyla karşılaşmıştır. Bu sürekli müdahaleler için piyasaya döviz satışları sonucunda Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervleri eksiye düşmüş durumdadır.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.