Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Cemal Kaşıkçı cinayeti: 2 Ekim 2018’den bugüne neler yaşandı?

Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürüldü. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren yargılamada bugün (31 mart) savcı, yargılamanın durdurulmasını ve dosyanın Suudi Arabistan’a devredilmesini istedi. Cemal Kaşıkçı cinayetinde arada geçen yaklaşık dört senede neler yaşandı? Medyascope, sizler için derledi.

2 Ekim 2018: Cemal Kaşıkçı, nişanlısı Hatice Cengiz ile evlenebilmek için Suudi Arabistan’daki eşinden boşandığına ilişkin evrakları almak üzere Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gitti. Binaya girişine izin verilmeyen Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz dışarıda bekliyordu. 

Cemal Kaşıkçı saatlerce dışarı çıkmayınca nişanlısı, Kaşıkçı’nın “Çıkmazsam Türk Arap Derneği yetkilileriyle AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay’a bilgi ver” sözleri üzerine yetkilileri aradı. 

Washington Post gazetesi ise, Kaşıkçı’nın Suudi Başkonsoluğu’na saat 13:14’te girerken görüldüğü fotoğrafı paylaştı.

4 Ekim 2018: Suudi Arabistan hükümeti, Kaşıkçı’nın kaybolduğuna dair haberleri takip ettiklerini ve bulunması için Türk yetkililerle işbirliği yaptıklarını açıkladı. Türkiye’deki yetkililer, binada incelemede bulunabilmek için resmî davet gerektiğini duyurdu.

5 Ekim 2018: Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, Riyad’da Bloomberg’e verdiği röportajda Türk yetkililerin İstanbul’daki başkonsoloslukta arama yapabileceğini söyledi. 

6 Ekim 2018: Suudi Arabistan Başkonsolosluğu Reuters’e Kaşıkçı’nın konsoloslukta olmadığını kanıtlamak için binayı görüntüleme izni verdi.

Ayrıca, Ruters, iki Türk yetkiliye dayandırdığı haberinde “Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürüldüğü” iddiasını aktardı. İstanbul Başsavcılığı da olayla ilgili soruşturma başlatıldığını duyurdu.

7 Ekim 2018: Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Beklentim hala iyi niyetli, inşallah arzu etmediğimiz bir durumla karşı karşıya kalmayız” dedi.

8 Ekim 2018: Dışişleri Bakanlığı, ikinci kez Suudi Büykelçi’yi çağırdı ve Türkiye, Cemal Kaşıkçı için Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda arama talebinde bulundu. 

10 Ekim 2018: DHA, 15 kişilik bir Suudi ekibin 2 Ekim’de Suudi Arabistan’dan Türkiye’ye geldiklerini gösteren güvenlik kamerası görüntülerini paylaştı. 

Suudi Arabistan ise 2 Ekim’de İstanbul’a herhangi bir heyet gönderilmediğini, ilk ekibin 6 Ekim Cumartesi günü yürütülen soruşturmaya yardımcı olmak adına Türkiye’ye gittiğini savundu.

11 Ekim  2018: Soruştmaya, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) de dahil oldu. Dönemim ABD Başkanı Donald Trump, Fox News’e “Amerikalı soruşturma ekiplerinin Türkiye’ye yardımcı olduklarını” söyledi. Trump, “Müfettişlerimiz orada. Türkiye’yle birlikte çalışıyoruz. Doğrusu, Suudi Arabistan’la da birlikte çalışıyoruz. Ne olduğunu ortaya çıkarmak istiyoruz” diye konuştu.

16 Ekim 2018: Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili soruşturmayı yürüten Türk yetkililer, 15 Ekim akşamından 16 Ekim sabahına kadar başkonsoloslukta arama yaptı. Yetkililer, binada “Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne ilişkin deliller olduğunu” söyledi. Erdoğan, ekiplerin “yeni boyanmış duvarla karşılaştıklarını” belirtti.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo aynı gün Suudi Arabistan’da Kral Selman ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile görüştü. Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi ise Türkiye’den ayrılarak ülkesine döndü.

17 Ekim 2018: ABD Dışişleri’nin açıklamasıda “Kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı soruşturmasında Türkiye’ye yardıma hazırız” denildi.

İstanbul’da ise önce Suudi Arabistan, sonra Türk emniyeti, Kaşıkçı’dan kalan olası izleri aramak için Suudi Arabistan’ın başkonsolosluk rezidansına ekip gönderdi.

20 Ekim 2018: Suudi Arabistan, Kaşıkçı’nın başkonsoloslukta öldürüldüğünü kabul etti ve Kaşıkçı’nın “sorgu sırasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucunda öldüğünü” savundu. Aynı gün başka bir açıklamada Kaşıkçı ile konsoloslukta karşılaştığı bazı kişiler arasında “kavga ve arbede” yaşandığı, sonrasında bu kişilerin olanları gizlemeye çalıştığı iddia edildi.

Erdoğan’dan yargılama İstanbul’da yapılsın çağrı

23 Ekim 2018: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kaşıkçı’nın vahşi bir cinayete kurban gittiğini söyleyerek, yargılamanın İstanbul’da yapılması gerektiğini söyledi:

“Bu cinayetin planlı işlendiğine dair elimizde deliler var. Cinayet günü bu 15 kişi niçin İstanbul’da toplanmıştır? Bu kişiler kimden emir almıştır? Başkonsolosluk binası niçin günler sonra açılmıştır? Öldürüldüğü resmen kabul edilen bir kişinin cesedi niçin hala ortada yok? Kim bu yerli işbirlikçi? (…) Bu 15 artı üç kişinin yargılanmasının İstanbul’da yapılması teklifimdir.”

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz başkanlığında toplanan bakanlar kurulu ise, Cemal Kaşıkçı cinayetine karışan herkesin hesap vereceğini duyurdu.

Kasım 2018: Erdoğan, Meclis’teki grup toplantısında Kaşıkçı’nın ölümüyle ilgili detayları açıkladı

Erdoğan, ortaya çıkan delillere göre Kaşıkçı’nın vahşi bir şekilde öldürüldüğünü söyledi. Ayrıca, cinayetin önceden planlı olduğuna dair ellerinde güçlü emareler olduğunu belirtten Erdoğan, Suudi Arabistan’a 6 soru sordu:

  1. 15 kişi o gün neden İstanbul’da toplandı?
  2. Bu kişiler kimden emir alarak İstanbul’a geldi?
  3. Başkonsolosluk binası neden günler sonra incelemeye açıldı, öncesinde reddedildi?
  4. Cinayetten sonra neden onlarca tutarsız açıklama yapıldı?
  5. Cemal Kaşıkçı’nın cesedi neden ortada yok?
  6. Suudi yetkililere göre ceset yerli bir işbirlikçiye verildi. Bu işbirlikçi kimdir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “siyasi bir cinayet” olarak tanımladığı Kaşıkçı’nın öldürülmesinin üstünün örtülmeyeceğini ve meselenin sonuna kadar takipçisi olacaklarını vurguladı. Erdoğan, Suudi Arabistan’a Türkiye’ye gelen 15 kişi ve onlara destek olan üç kişinin Türkiye’de yargılanmasını teklit etti.

14 Aralık 2018: Erdoğan, İstanbul’da gerçekleştirilen Parlamentolararası Kudüs Platformu İkinci Konferansı’nda Suudi Arabistan’a sert sözlerle yüklendi:

“Kaşıkçı konsoloslukta alçakça şehit edildi. Kaşıkçı cinayetinde Suudi Arabistan bizden belgeleri almak istedi. Belgeleri dinletiriz ama vermeyiz, bir de bunları yok mu edeceksiniz? Ses kaydında üst düzey asker açıkça ‘Ben kesmeyi iyi bilirim’ diyor. Bunlar dünyayı enayi zannediyor, insanları enayi zannediyor. Bu millet enayi değil, hesabı sormasını bilir.”

Velihat Prens Selman cinayetten bir yıl sonra sorumluluğu üstlendi

26 Eylül 2019: Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman, Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle ilgili olarak ilk kez siyasi sorumluluğu üstlendiğini belirtti. Cinayetten yaklaşık bir yıl sonra konuşan veliaht prens, “Bütün sorumluluğu üstleniyorum çünkü bu olay benim sorumluluğumda oldu” dedi. Ancak cinayetten haberi olmaığını savundu.

30 Eylül 2019: Cumhurbaşkanı Erdoğan, The Washington Post’ta yazdığı makalede, Kaşıkçı’nın öldürülmesinin 11 Eylül terör saldırılarıından sonra 21. yüzyılın en büyük ve tartışmalı olayı sayılabileceği değerlendirmesinde bulundu.

Kaşıkçı suikastinin insani boyutunun yanı sıra diplomatik dokunulmazlık ilkesinin istismar edilmesi nedeniyle de endişe verici olduğunu belirten Erdoğan, adaletin ancak ulusal ve uluslararası mahkemeler eliyle tecelli edeceğine inandığını söyledi.

Yazısının sonunda, “Bizim, insanlığın çıkarları böylesi bir suçun bir daha hiçbir yerde işlenmemesini sağlamaktan geçer. Cezasızlıkla mücadele bu neticeye varmanın en kolay yoludur. Ve Cemal’in ailesine bunu borçluyuz” idadelerini kullandı.

Suudi Arabistan’da beş kişiye idam cezası

23 Aralık 2019: Suudi Arabistan’da Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle ilgili davada beş kişi idam cezasına çarptırıldı. Davada yargılanan üç kişiye de toplam 24 yıl hapis cezası verdi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, “Karar, gerek ülkemizin gerek uluslararası toplumun bu cinayetin tüm yönleriyle aydınlatılmasına ve adaletin tecellisine yönelik beklentilerini karşılamaktan uzaktır” dedi.

7 Eylül 2020: Cemal Kaşıkçı’nın oğlu Salah Kaşıkçı’nın cinayeti işleyenleri affettiklerini duyurmasının ardından dosya yeniden açılarak idam cezası alanların cezaları hapis cezasına dönüştürüldü.

31 Mart 2022: Cemal Kaşıkçı’nı öldürülmesine ilişkin İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada savcı, yargılamanın durmasını ve dosyanın Suudi Arabistan’a devredilmesini istedi. Mahkeme, bu konuda görüş bildirilmesi için Adalet Bakanlığı’na yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.