Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ozan Sağsöz yazdı: Akdeniz’in kıyısında bir yol hikâyesi

“Uygarlığın diğer çekirdek bölgelerine kıyasla Akdeniz ve Nil-Ceyhun bölgeleri birbirleriyle daima daha sıkı bağlantı içinde olmuşlardır. Yüksek kültür düzeyinde bakıldıkta bile bu bölgeler hem tektanrıcı dinsel geleneği hem de ortak bir bilimsel ve felsefi mirası paylaşıyorlardı. Gelgelelim bu ilişki, iki bölge arasında büyük bir coğrafi engelin bulunmamasının dolaysız bir sonucundan ibaret değildi. Bereketli Hilal’in kurak iç bölgeleri, İran dağları ve Güney Avrupa’nın denizlerle çevrili yarımadaları arasında var olan apaçık zıtlıklara rağmen buralarda yaşayan halklar benzer ırklardan geliyorlardı. Hatta bugün bile Afganistan’dan İspanya’ya kadar uzanan -Türkiye ile Yunanistan’ın da dâhil olduğu- bölgede yaşayan halkların sahip oldukları özelliklerin ve davranışların belirgin bir devamlılık sergilediği görülebilir. O kadar ki buralardan geçen bir yolcu, buralara komşu Hindistan’da, Kuzey Avrupa’da veya Sudan çevresinde yaşayan halkların sergiledikleri bazı özellikler ve alışkanlıklar ile bu bölgede karşılaştığı özellikler ve alışkanlıklar arasında keskin bir karşıtlık görebilir. Dolayısıyla yeri geldiğinde bir ‘İran-Akdeniz’ kültür kuşağından bahsetmek abartılı olmayacaktır. İran dağlarından Akdeniz’in batısına kadar uzanan bölgede yer alan ülkelerin uzun süredir birçok benzer kurum ve toplumsal beklentiyle birlikte nispeten yeknesak bir şehir kültürü örgüsünü paylaştıkları ve bu yeknesaklığın İslam’ın yükselişinden sonra uzun bir süre boyunca devam ettiği gözlemlenmiştir.”1

Marshall G. S. Hodgson “İslam’ın Serüveni” serlevhalı eserinde, Akdeniz-İran havzasının coğrafi, sosyo-ekonomik bir bütün oluşturduğunu ve tarihi süreç içerisinde sürekli bir etkileşim içinde olduğunu yukarıdaki paragrafta güzel bir şekilde ifade etmiştir. Ben de bu paragrafın verdiği cesaret ile kısa bir yazı kaleme alacağım.

“Barselona” denince ilk akla gelen Plaza Catalunya ile liman arasında 1,2 kilometrelik La Rambla Caddesi’dir. Rambla Arapça “kum” manasına gelen “Raml”ın İspanyolcalaşmış halidir. La Rambla, Barselona’nın merkezindeki meşhur bir caddenin ismi olmasının yanında cins isim olarak da orta kısmı ağaçlandırılmış yaya yoluyla her iki yanında araç yolunun olduğu bir yolun ismidir de. Rael Academia de España, ramblanın, Levant ve Katalunya’ya özgü olduğunu belirtir.2

Akdeniz-İran havzasının diğer ucunda ise İsfahan şehrini kuzey-güney hattında kesen yaklaşık 6 km’lik Çahar Bağ (Dört bahçe) caddesi yer almaktadır. 16. yüzyılın sonlarında Safevi hükümdarı Şah Abbas, başkent Kazvin’den İsfahan’a taşıdıktan sonra şehrin iskânı ve gelişimi için önemli çalışmalara başlamıştır. Bu dönemde İsfahan’a çok önemli yapılar inşa edilir. İmam Camii (Eski adıyla Şah Camii) Nakşı Cihan Meydanı, Ali Kapı Sarayı bunların başlıcalarıdır. Çahar Bağ Caddesi de bu dönemde yapılan eserlerdendir. İsminden de anlaşılacağı üzere yol ortasında bölüm ağaçlandırılmış diğer iki tarafında da vasıtalar için yol inşa edilmiştir. Plan olarak La Rambla ile aynı forma sahiptir.

Ulusal devletlerin olduğu bir çağda sınırların kesin ve net çizgiler ile toplumları ve kültürleri ayırdığına dair kesin bir inanç var. Tarihin sürekliliğinde bu ayrımların aslında sadece haritada olduğunu görebiliyoruz. Hodgson’dan alıntıladığım kısa paragrafı daha birçok örnekle destekleyebiliriz. Bu getireceğimiz örnekler dilden, mutfağa, mimariden inanca kadar kültürün farklı alanlarından olabilir. Akdeniz, hem sonsuz bir deryayla bizi birbirimizden ayırıyor hem de etrafında birleştiriyor. Bu birleşme kimi zaman bir kelimenin hikâyesinde yahut bir yolun kıyısında oluyor.

1 Marshall G.S. Hodgson, İslam’ın Serüveni, 2. Cilt sayfa 90, Phoenix Yayınevi, 2017 Ankara

2 https://dle.rae.es/rambla?m=form

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.