Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Dr. Erkal Erzincan çöp biriktirmenin psikolojisini Medyascope’a anlattı: “Tahmin edilenden daha yaygın bir bozukluk”

Bursa-Nilüfer’de geçen günlerde bir çöp evin içinde dokuz yaşında bir çocuk ortaya çıktı. Dün (26 Temmuz) de İstanbul-Çekmeköy’de bir çöp ev bulundu. İstifleme bozukluğunun sebeplerini, Psikiyatr Dr. Erkal Erzincan Medyascope’a değerlendirdi.

Bursa’nın Nilüfer ilçesi Görükle Sakarya Mahallesi’nde bir evin içinde çöplerle dolu bir odada yarı baygın halde dokuz yaşında bir çocuk bulundu. Çocuğun, oturduğu evin kirasını ödemediği gerekçesiyle ev sahibi tarafından mahkemeye verilen Kamuran Pınar A.’nın yeğeni olduğu belirtildi. Dün (26 Temmuz) İstanbul-Çekmeköy’de bir çöp ev daha ortaya çıktı. Aynı evde altı yıldır yaşayan çiftin, biriktirdikleri eşyalarla yaşadıkları alanı çöp eve dönüştürdükleri ileri sürüldü.

Çöp biriktirmenin psikolojisi hakkında Medyascope‘a konuşan Psikiyatr Dr. Erkal Erzincan, istifleme bozukluğunun tahmin edildiğinden daha yaygın görülen bir bozukluk olduğunu söyledi.

İşe yarayan ve yaramayan nesneleri biriktirme ve saklama durumu olarak bilinen istifleme bozukluğuna ilişkin konuşan Erzincan, bu bozukluğun önceden obsesif kompulsif bozukluk içinde tanımlandığını ancak daha sonra ayrı bir kategoriye alındığını belirtti.

Erzincan, “Tüm toplumdaki yaygınlığının yüzde 5 civarı olduğu biliniyor. Özellikle yaşlılarda daha yaygın görülen bir bozukluk diyebiliriz” dedi.

“Hem kalıtsal hem hem çevresel faktörler etkili”

Çoğu psikolojik hastalık gibi istifleme bozukluğunun da hem kalıtsal hem çevresel faktörler sonucu ortaya çıktığının altını çizen Erzincan, tek bir sebeple bu bozukluğu tanımlamanın mümkün olmadığını aktardı.

Erzincan, “Bazı insanların bu hastalığa genetik yatkınlığı olabiliyor. Daha sonra bu kişinin yaşantısında bazı olumsuz deneyimler ile karşılaşabiliyor. Bu deneyimler ve çocuklukta kişinin anne ve babadan da gördükleri bu bozukluğa yol açabiliyor. Bu bozukluğa doğrudan çocukluk travmalarının yol açtığını söylemek doğru olmayabilir” diye konuştu.

Bursa’da yaşananlara değinen Erzincan, olayı istifleme bozukluğu üzerinden değerlendirmenin değil; yeğenini odada kilitli tutan teyzenin psikolojisini değerlendirip yorum yapmanın daha sağlıklı olacağını söyledi.

“İstifleme bozukluğu olanların kendileri değil yakınları bize ulaşır”

İstifleme bozukluğunun tanı koyma ve tedavi sürecine yönelik de açıklamalarda bulunan Erzincan, “Genelde istifleme bozuklukları olan insanlar tedaviye gelmez ve hatta tedaviye dirençli olurlar. Sıklıkla hasta yakınları hastaları bize getirirler” dedi.

İyi bir muayenenin ardından tanı koymakta zorlanmadıklarını vurgulayan Erzincan, hastadan ziyade hastanın yakınlarından ve çevresinden alınan bilgilerin de tanı koyma süreçlerini hızlandırdığını belirtti. Erzincan, “İstifleme bozukluğunun tedavisi ilaç ve psikoterapiyle yapılabiliyor. Fakat hastalar zaman zaman hastalığa dirençli olabiliyor. Hastanın ailesinin de desteğiyle ilerleyen tedavi süreçlerinde sıklıkla iyi sonuçlar alınıyor” sözleriyle istifleme bozukluğunun tedavi sürecini de değerlendirdi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.