Yeniden Refah Partisi, 14 Mayıs seçimlerindeki tutumunda değişikliğe gitti. Daha önce seçimlere kendi ismi ve logosuyla gireceğini açıklayan parti, Cumhur İttifakı’na katıldı. AKP, MHP, BBP ve Yeniden Refah Partisi temsilcileri, Cumhur İttifakı protokolünü Yüksek Seçim Kurulu’na teslim etti. Ruşen Çakır, Yeniden Refah Partisi’nin Cumhur İttifakı’na katılmasını canlı yayında değerlendirdi.
“Fatih Erbakan, Erdoğan’ın kazanabileceğini düşünüyor”
Ruşen Çakır, partilerin arasında bir pazarlığın olduğunun belli olduğunu söyledi ve “Hatta benim CHP’den güvendiğim birtakım kaynaklar bunun bir ‘danışıklı dövüş’ olabileceğini söylemişti. Son ana bıraktılar ve şu haliyle, hem imza toplamadaki hıza bakmış olabilir ama esas olarak yaptığı hamleden sonra gelen tepkilere baktı Fatih Erbakan, kendi teşkilatından ve kamuoyundan gelen tepkilere baktı ve şöyle bir hesap yaptı. İki seçenek vardı. Bir şirketin tekele katılıp katılmaması, tekel tarafından yutulması ya da kalıp tekelin dağılmasını bekleyip ileride büyük bir güç olma hesabı. Her ikisinin de birtakım artıları, eksileri vardı. Şu haliyle bakıldığı zaman demek ki Fatih Erbakan, Erdoğan’ın kazanabileceğini, Erdoğan’la birlikte kendisini kazanabileceğini görüyor” diye konuştu.
“Yeniden Refah’ın AKP’ye çok ciddi dezavantajları olacak”
Yeniden Refah Partisi’nin AKP’ye oy kazandırabileceğini söyleyen Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu Erdoğan’a bir ölçüde puan getirir. Ama burada çok önemli bir husus var. İşin içerisinde bir de HÜDA PAR var, biliyorsunuz. HÜDA PAR ayrı parti olarak girmiyor. Cumhur İttifakı’na parti olarak katılmıyor. AKP listelerinden katılıyor yani HÜDA PAR seçimde yok. HÜDA PAR belli ki Güneydoğu’da bazı yerlerde AKP listesinden kendi adaylarını gösterecek, logosuyla seçime katılmayacak. Ama Yeniden Refah, Büyük Birlik Partisi, MHP kendi logolarıyla Cumhur İttifakı’yla beraber katılıyorlar. HÜDA PAR ve Yeniden Refah’ın birlikte olmasının AKP’ye çok ciddi dezavantajları olacaktır, özellikle kadın meselesinde. Kadın meselesinde çok ciddi sorunlar doğuracaktır. Zaten ilk başta daha önce de konuştuk yasa meselesini. Kadına yönelik şiddet konusunda. Orada AKP içerisinden gelen, bakandan gelen tepkiler vesaire. En fazla şöyle denilecektir, ‘Bu konuda herhangi bir pazarlık söz konusu değil’ vesaire denecektir. Ama AKP içerisinde, AKP’ye oy veren belli bir kadın perspektifine sahip olan, kadın hakları perspektifine sahip olan kişilerin tadının çok ciddi bir şekilde kaçtığını düşünüyorum.”
“Muhalefet HÜDA PAR’ı kullanacak”
Büyük Birlik Partisi (BBP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) için HÜDA PAR’ın birçok açıdan sakıncalı olduğunu söyleyen Çakır, HÜDA PAR’ın bu görünümünün muhalefet tarafından kullanılacağını dile getirdi: “Özellikle İYİ Parti’nin bu hususu kullanıp MHP seçmeninin kafasını karıştırmak, kendi yanına çekmek isteyeceğini biliyoruz. Daha ilk günden, ilk gündeme geldiğinde Meral Akşener, HÜDA PAR ile ilgili adını vermeden bayağı şeyler söyledi. Hem Hizbullah ile bağlantısı hem Kürtçülük meselesi anlamında söyledi. Sonuç olarak Erdoğan’ın bu iki partiyi de almış olması, ittifaka dahil etmiş olması ne kadar zor bir durumda olduğunu gösteriyor. Burada HÜDA PAR’ın bu ittifaka hatta logosunu koymadan da katılması HÜDA PAR’ın aslında çok fazla bir iddiası olmadığının bence bir kanıtı. Ama belli anlamlarda istikbali olduğunu düşündüğüm Yeniden Refah’ın bu hamleyle çok riskli bir harekete girmiş olduğu kanısındayım.”
Yeniden Refah Partisi’nin Cumhur İttifakı’na katılmasıyla Muharrem İnce’yi seçime katılmamaya ikna etmenin daha kolaylaşacağını belirten Çakır, “‘Bak işte iktidarda bir kenetlenme var. Şimdi Fatih Erbakan da vazgeçti. Onlar orada bir güç biriktiriyorlar. Siz şimdi niye böyle yapıyorsunuz?’ denebilir. Muharrem İnce’ye oy verenlerin içerisinde bir tamamen protest olan oylar var. Ama bir de kendini muhalif görüp de diğerlerini yetersiz, Kılıçdaroğlu’nu yetersiz görenler var. Şimdi onlar da bu hamleyle HÜDA PAR ve Yeniden Refah hamleleriyle beraber şöyle diyeceklerdir, ‘Bakın olay ciddi, iyi güzel hoşsun, haklısın, bir şekilde bir yolunu bulun, anlaşın, oyları bölmeyin’ meselesi” diye konuştu.
“Muharrem İnce’nin de durumunun değişebileceğini düşünüyorum”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Oyları bölmeyen” argümanının artık kullanılabilecek durumda olduğunu söyleyen Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir saat öncesine kadar herkes oyları bölüyordu. Şimdi bir taraf oyları birleştirirken diğer taraf oyların bölünmüş haliyle durmasına yol açıyor gibi bir durum olacak ve dolayısıyla bu olayın ardından Muharrem İnce’nin de durumunun değişebileceğini düşünüyorum. Teknik olarak nasıl olur? Süre var mı, yok mu onu bilmiyorum ama pekala bir formül bulunabilir. Zaten CHP’den çıkmış bir hareket olduğu için pekâlâ CHP ona bir alan açabilir. Tekrar bir birleşme olabilir. Bilmiyorum bütün bunların hepsi herhalde masadadır ama Muharrem İnce ‘İşte bir rakip daha elendi. Fatih Erbakan da çekildi. Ben daha güçlü bir adayım’ diye devam edecek midir, bilmiyorum. Muhalefette de ‘Biz de saflarımızı sıklaştırsak hiç fena olmaz. Biz de mecburuz’ düşüncesi bayağı güçlü bir şekilde gündeme gelecek.”
Kılıçdaroğlu ile İnce arasındaki anlaşma ihtimalinin güçlendiğini söyleyen Çakır, “Bir tarafta birtakım güçlerin bir araya geldiği bir olay söz konusu. Şimdi Adalet ve Kalkınma Partisi belli bir süreden beri merkeze doğru geldiği için böyle görülüyor ama 70’li, 80’li 90’li yılların Türkiye’sinde bunlar uç sağ olarak tanımlanan hareketlerdi. AKP de oradan geliyor, Refah Partisi. Zaten ötekisi Milli Görüş geleneği. Ötekisi zaten Yeniden Refah Partisi, diğeri MHP, diğeri MHP’den kopmuş BBP, bir diğeri de Hizbullah’ın izini süren HÜDA PAR. Böyle bir ittifak var ortada. Bu aslında bu ittifaka karşı bir merkez ittifak ki, Muharrem İnce de merkezde yer alan bir parti olarak pekâlâ bu merkezin içerisinde yer alabilir. Olur olmaz, o ayrı bir husus ama bu son dakikada bunu yapılmış olması tabii şunu da gösteriyor, bayağı bir pazarlık olmuş onların katılması için onlara bir şeyler verilmiş. O da anlaşılıyor. Dolayısıyla onların katılması bu taraftaki pazarlıkları da meşrulaştırıyor” dedi.