Cumartesi Anneleri: “Hizbullah tarafından evlerinden alınarak kaybedilen baba oğulun akıbetlerini soruyoruz”

Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 939., Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının 240. haftasında sosyal medyadan açıklama yaptı. Açıklamada “Hizbullah tarafından evlerinden alınarak kaybedilen bir baba oğulun inkâr ve cezasızlıkla karanlıkta bırakılan akıbetlerini soruyoruz” denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

“Erdoğan’ı ve tüm siyasetçileri gerçekleri muhatap almaya davet ediyoruz. 23 Mart 2023 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim ittifakı kurduğu HÜDA PAR için ‘HÜDA PAR’la ilgili uydurma yaklaşımlar var, çirkinlikler var. HÜDA PAR bunları hak etmiyor, bizim terörle hiçbir ilgimiz olmaz diyor’ dedi, tamamen yerli ve milli yapı olduğunu söyledi.

HÜDA PAR’ın, adı tarifi imkansız vahşet uygulamalarıyla anılan Hizbullah örgütünün siyasi uzantısı olduğuna dair çok ciddi karineler varken, bu karinelerden bazıları AKP iktidarında Diyarbakır 2. Asliye Ceza Mahkemesi ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin hükümlerinde yer almışken, Cumhurbaşkanı Erdoğan HÜDA PAR’a yönelik iddiaların uydurma olduğunu söylüyor. Toplumu hakikatten uzaklaştırmayı amaçlayan bu yaklaşım, hakikati bilme hakkımıza yönelmiş bir saldırıdır, reddediyoruz. Ülkemizin selameti, bu topraklarda yaşayan herkesin huzuru için Erdoğan’ı ve tüm siyasetçileri gerçekleri muhatap almaya davet ediyoruz.

939. haftamızda geçmişin hakikatine sahip çıkıyor; Batman’da Hizbullah tarafından evlerinden alınarak kaybedilen bir baba oğulun inkâr ve cezasızlıkla karanlıkta bırakılan akıbetlerini soruyoruz.

90’lı yıllarda Batman, özel harp stratejisi temelinde faaliyet gösteren Hizbullah’ın merkezi halindeydi. Devletle bağlantısı TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu’nda da geçen Hizbullah, çok sayıda Batmanlıyı gündüz vakti herkesin gözü önünde infaz etti. Evlerinden aldıkları, sokaklardan kaçırdıkları insanları, kendilerine tahsis edilmiş işkence köylerinde vahşi yöntemlerle sorgulayıp katletti, kaybetti.

50 yaşındaki İbrahim Çelik, Batman’ın Soğuksu mezrasında yaşıyor ve tarımla uğraşıyordu. 10 Temmuz 1994 gecesi maskeli ve silahlı dört kişi, Çelik ailesinin kapısını çaldı. İbrahim Çelik’i yer göstermek bahanesiyle evinden alarak yanlarında götürdü. 19 yaşındaki Edip Çelik de babasını yalnız bırakmamak için onların peşlerinden gitti.

Baba- oğul eve dönmeyince endişelenen aile, Jandarma’ya ve Emniyet’e başvurdu. Ardından olayla ilgili Hizbullahçıların isimlerini vererek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ancak ailenin bütün başvuruları sonuçsuz kaldı; İbrahim ve Edip Çelik’ten bir daha haber alınamadı.

Merese Çelik’in, oğlunun ve eşinin bulunması için yaptığı başvurular ile ilgili etkin bir araştırma ve soruşturma yürütülmedi. 29 yıldır İbrahim ve Edip Çelik’in akıbetleri karanlıkta bırakıldı, onları kaybedenler cezasız bırakıldı. 939. haftamızda bir kez daha devleti yönetenlere sesleniyoruz: İbrahim ve Edip Çelik’in akıbetlerini açıklama ve faillerini cezalandırma yükümlüğünüzü yerine getirin!

Kaç yıl geçerse geçsin İbrahim ve Edip Çelik için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 240 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.