Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

2023 yılında tanıtılan hangi uygulamalar gazeteciliği gelişime zorlayacak?

Gazetecilik geçmişte ilk yapıldığı dönemlerden bu yana oldukça değişti. Değişmesinin de ötesinde bambaşka konulara odaklanmaya başladı. Ülkeden ülkeye, dönemden döneme değişen gazetecilik, yapay zekânın da devreye girmesiyle formunu dijitalden öte bir noktaya götürmeye hazırlanıyor.

Gazeteciliğin ilk imtihanı basılı halden farklı formlara geçişte oldu. Habercilik radyoya, televizyona taşındı ve daha fazla kişi haberlerle buluşmaya başladı. Burada kullanılan dil, içeriklerin tercihi ve pek çok değişken devreye girerek gazetecilik ya da haberciliği değişime sürükledi. İnternetin ayak seslerinin geldiği 90’lardan ve bilgisayarların her eve girmeye başladığı 2000’lerden sonra gazetecilik, basılı gazetelerdeki gibi kalmadı, başkalaşım geçirdi.

Eskiden haber yazan kişilerin oluşturduğu entelektüel kesim yerini, internette yazı yazan, sosyal medyada her gördüğü başlığı haberleştiren ya da ünlü isimlerin kişisel hesaplarından paylaştığı fotoğrafları/videoları haberleştirmeye başlayan kişilere bıraktı. Yıllar içinde gelinen noktada eski dönemlerde gazetecilik yapanların “Gazetecilik öldü, gerçek haberci kalmadı” serzenişleri içinde bir de yapay zekânın bu alana dahil olduğunu gördük.

İstenilen haber ya da konudaki yazıları yapay zekâ algoritmalarına yazdırmak mümkün. Elbette halen insanlar tarafından kontrol edilmeye ihtiyaç duyulan içerikler ortaya çıkıyor. Ancak bunun da yıllar içinde aşılması bekleniyor. Bir diğer yandan, profesyonel gazetecilerin derinlemesine haberler yazmaya odaklanabilmesi için yapay zekâ tarafından yazılan, giderek artan sayıda sıradan makale veya yalnızca rapor niteliğindeki metinler de var.

Almanya merkezli Bild, gazetedeki çalışanların üçte birini işten çıkartacağını duyurdu. Burada bazı gazetecilerin yerini yapay zekâ araçları alacak. Bild Genel Yayın Yönetmeni, çalışanlarına gönderdiği bir e-postada, “Baş editör, sayfa tasarımcısı, redaktör, yayıncı ve fotoğraf editörü pozisyonları bugün bildiğimiz şekliyle gelecekte artık mevcut olmayacak” yazdı.

Dünya Haber Yayıncıları Birliği tarafından yapılan bir araştırmaya göreyse yüz medya kuruluşunun neredeyse yarısı, ChatGPT gibi yapay zekâ araçlarını kullanıyor.

Gazeteciliğe yapay zekâ dokunuşu: ChatGPT

Yapay zekâ son birkaç yılda gazeteciliğe büyük katkı sağladı, bu bir gerçek. Şirketlerin pek çoğu, saniyeler içinde değil belki ama dakikalar içinde haber metinleri oluşturabiliyor. Associated Press, Reuters, Washington Post, BBC ve Bloomberg gibi dünya çapında bilinen medya kuruluşları yapay zekâ destekli algoritmaları kullanıyor ve oluşturulan metinler, editörlerin kontrolünden geçerek paylaşılıyor.

Bu gelişmelerin yanında Financial Times, yakın zamanda bir yapay zekâ editörü işe aldı.

Medya kuruluşları özellikle 2023’ün belki de en çok gündeme gelen, konuşulan ve en dikkat çeken gelişmesi ChatGPT ile bu trende daha da kapıldı.

Yapay zekâ firması OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT, 3 Kasım 2022’de hayatımıza girdi ancak 2022 yılının son aylarına denk gelen bu duyuru, beta sürümden tam sürüme geçilmesiyle patlama yaşanmasına neden oldu. ChatGPT temelde sorulan sorulara Türkçe de dahil olmak üzere farklı dillerde ve yerinde cevaplar verebilen bir sohbet botu ya da robotu denebilir. Doğal dil işleme yöntemleriyle geliştirilen ChatGPT, bu özelliği sayesinde istenilen dilde doğal bir iletişim sürecine olanak sağlıyor.

ChatGPT’nin herkesin kullanımına ücretsiz olarak açılmasıyla, ödevlerde, bitirme tezlerinin yazılmasında, oyun kodlarındaki hataları ayıklamasında kullanıldığını duyar olduk. Ve elbette şaşırtmayacağı gibi medya kuruluşlarından büyük/küçük şirketlerin de kolayına gelerek yazılarını, haberlerini ve envai çeşit metinlerini ChatGPT’ye yazdırdığını gördük.

ABD merkezli medya kuruluşu BuzzFeed de soru-cevap şeklindeki testlerini geliştirmek ve okuyucuları için belirli içerikleri hazırlamak amacıyla ChatGPT’yi kullanmaya başladı.

Yapay zekâ gazeteciliği bitirir mi, bitirmez mi?

Henüz bilmiyoruz ancak değiştireceği kesin.

Columbia Üniversitesi’nden Jonathan Soma, sürece daha optimist bakıyor ve ChatGPT’nin gazeteciliği bitirmeyeceğini, aksine gazetecilere fikir üretecek ve onlara önerilerde bulunabilecek bir araç olarak görülmesi gerektiğini düşünüyor. Soma, ChatGPT’nin gazetecinin yerine geçecek bağımsız bir “haberci” değil, aksine sürece dahil olan “yardımcılar” olarak görülmesi gerektiğini söylüyor.

Yapay zekâ araştırmacısı Yann LeCun’a göre ChatGPT, temel teknikler bakımından yenilik getirmedi ancak bunların yanında Google kendi kendini programlayan bir robotu, yapay zekâ destekli bir hikaye yazarını, bir araştırmacının hissedebildiğini iddia etmeye çalıştığı yapay zekâ destekli bir sohbet robotunu, hastaları gösterdikleri belirtilere göre teşhis edebilen bir yapay zekâ doktorunu ve tek bir görüntüyü 30 saniyelik bir videoya dönüştürebilen bir yapay zekâyı tanıttı.

Bu sırada Meta ise Go oyununda kazanabilen, proteinlerin 3 boyutlu yapılarını tahmin edebilen, Vikipedi’nin doğruluğunu kontrol eden ve yazılan bir metinden videolar üretebilen yapay zekâlarını tanıttı. İnanılmaz derecede etkileyici olan bu işler, bahsedilen şirketlerdeki araştırmacıların yaptığı şeylerin sadece ufak bir bölümünü temsil ediyor.

Bunların yanında süreç halen hatalarla dolu ve gazeteciliğe yardımdan çok zarar veriyor.

Aylar önce CNET, ChatGPT’ye yazdırdığı bir haberi “yapay zekâya yazdırdığını” belirtmedi. Belirtmediği gibi deneyimli bir editör ya da gazeteci tarafından düzenlenmediği için hatalar ve anlamsız kelimelerden oluşan bir metin direkt yayımlandı. Bu ise konu hakkında yapılan eleştirilerin ayyuka çıkmasına neden oldu.

Yani gazeteciler eğer ChatGPT’yi efektif ve proaktif bir şekilde kullanırsa oldukça faydalı olacak. İstatistiklerden ya da araştırma verilerinden oluşacak haber metinlerinin bağlamını nasıl ilerleyeceğini gazeteci seçerken, ChatGPT, araştırma tarafında yer alarak gazeteciye yardımcı olabilir.

ChatGPT’nin gazetecilik tarafındaki en büyük sorunlarından bir diğeri ise doğruluk.

2021’e kadarki verilerle eğitilen sohbet botu, ücretli sürümde daha fazla özellik sunsa bile, birden çok yanlış yanıt verebiliyor. Çünkü internetteki “verilerden” besleniyor ve yanlış bilgiler de bu beslenme sisteminin içinde yer alıyor. Haliyle ChatGPT’ye yazdırılan haberler doğrulanmaya ihtiyaç duyuyor, en azından bilgilerin bir gazeteci tarafından kontrol edilmesi gerekiyor. “Haberi yazdırdık, direkt zaman kaybetmeden yayımlayalım” diye bir durum söz konusu olmuyor.

Gazetecilik tarihinde bilinen isimlerden Carl Bernstein ve Bob Woodward yapay zekânın gazeteciliği bitireceğine inananlardan. Gazeteciler, BBC’ye verdikleri bir röportajda yapay zekânın gazeteciliğin geleceğini pek de olumlu etkilemeyeceğini düşünüyor. Deneyimli gazeteciler, yapay zekânın bu kadar hızlı gelişmesinin işten çıkarmaları artıracağını, mahremiyet ihlâllerinin sayısını yükselteceğini ve doğru olmayan bilgilerin “öyleymişcesine” yayılacağını düşünüyor.

Woodward, yapay zekânın sınırlarının olduğunu söylüyor ve bir örnekle süreci şöyle özetliyor:

“Örneğin Pentagon’u arayarak genelkurmay başkanı ile görüşmek istediğimi söylerim. O benimle görüşecek veya görüşmeyecektir. Bunun cevabını alabilirim. Yapay zekâ ise bunu yapamaz.”

ChatGPT’nin ardından Google, Bard hamlesi yapmıştı. Bard, ChatGPT’nin sahip olduğu çoğu işleve sahip bir sohbet botu ancak Google’ın kendi arama araçlarının fonksiyonunu artırmak ve insan benzeri etkileşim sağlamak için tasarlandı. Bard için de tıpkı ChatGPT gibi doğal dil işleme ve makine öğrenimine başvuruldu.

Bard şu anda test aşamasında ve zaten bunu da girişte belirtiyor. Google hesabınız varsa girip, şartları okuyup, onaylayarak kullanmaya başlayabilirsiniz. Burada doğruluğu anlayabilmek ve aktarabilmek adına “Nilay Kamu kimdir?” diye sordum ancak aldığım yanıtın çoğunluğu yanlış bilgilerden oluşuyor.

Bana direkt olarak aktarılan metni buraya ekliyorum ve doğru olan olmayan bilgileri parantez içinde veriyorum:

“Nilay Kamu, ShiftDelete.Net’te editör ve yazar olarak görev yapan bir gazetecidir (yanlış). 2019 yılında Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun olmuştur (mezuniyet yılı yanlış). Üniversite yıllarında da bilim ve teknoloji alanında ilgi duyan Kamu, birçok mecrada editörlük yapmıştır (doğru).

Kamu, ShiftDelete.Net’te teknoloji haberleri, analizler ve yorumlar yazmaktadır (yanlış). Ayrıca, ShiftDelete.Net’in YouTube kanalında da videolar hazırlamaktadır (yanlış). Kamu, Clubhouse’da da aktif bir kullanıcıdır ve her hafta düzenlediği ‘ShiftDelete.Net Clubhouse’ adlı odada teknoloji ve gündem hakkında sohbetler yapmaktadır. (tamamıyla yanlış)

Kamu, 2022 yılında Türkiye’nin en iyi 100 teknoloji influencer’ı arasında gösterilmiştir. (yanlış)

İşte Nilay Kamu hakkında bilinenler:

  • 1998 yılında Ankara’da doğdu. (yanlış)
  • Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun oldu.(doğru)
  • ShiftDelete.Net’te editör ve yazar olarak görev yapıyor.(yanlış)
  • Teknoloji haberleri, analizler ve yorumlar yazıyor.(doğru)
  • ShiftDelete.Net’in YouTube kanalında videolar hazırlıyor.(yanlış)
  • Clubhouse’da aktif bir kullanıcı.(yanlış)
  • 2022 yılında Türkiye’nin en iyi 100 teknoloji influencer’ı arasında gösterildi.(yanlış)

Aslında internetten kolaylıkla ulaşılabilecek bilgilere bile yanlış bir şekilde cevap verdi. Bu sebeple sohbet botlarını kullanırken daha bilinçli olmak, doğrulama yapmak ve başka kaynaklardan “teyit” etmek gerekiyor.

Yapay zekâ ile gazetecilerin maaşı düşebilir

Oxford Üniversitesi’nde mesleklerin geleceği üzerine uzmanlaşan Carl Benedikt Frey, üretici yapay zekâ sebebiyle kaç mesleğin yok olacağını bilmenin zor olduğunu söylüyor ancak Frey, yaşanan gelişmeleri Uber ya da GPS teknolojisi geldiğinde sürücülerin yaşadığı zorluklara benzetiyor. Bu teknolojilerin gelmesiyle insanlara ihtiyacın azalmadığını aksine maaşların düştüğünü hatırlatıyor. ChatGPT ile de gazetecilerin maaşlarının düşme tehlikesi var.

  • Herkes artık istediği görseli yapay zekâ ile oluştarabilir: Midjourney, Dall-E, Stable Diffusion ve dahası…

Üretken yapay zekânın devreye çok hızlı girmesiyle bu yılın başından beri yepyeni pek çok uygulama ile tanıştık. Bu popüler uygulamalardan daha önce Medyascope’ta bahsetmiştim. İsteyenler detaylı metne şu bağlantıdan ulaşabilir.

Burada Midjourney ve Stable Diffusion gibi uygulamalardan nasıl görseller oluşturulabileceğini söylemiş ve bazı sorunlar olduğunu özellikle aktarmıştım. Yeni güncellemelerle pek çok sorunu aşan bu uygulamalar artık çok daha başarılı eller, dişler ve insan anatomisine uygun sonuçlar ortaya çıkartıyor. Buradan oluşturulan görseller haber metinlerinde kullanılıyor. Artık her haberin görseli çekilmiş bir fotoğraf ya da özel olarak tasarlanan bir dijital çizim olmak zorunda değil. Bunlarının yanında internetten topladığı verilerle beslenen Midjourney, Dall-E ve Stable Diffusion ile oluşturulan görseller de artık aktif bir şekilde haberlerde kullanılıyor.

Midjourney ve Stable Diffusion çıktıkları günden bu yana güncelleme ve geliştirmelerle artık mükemmele yakın sonuçlar çıkarıyorlar. Özelleştirme yeteneklerinin gelişmesi, sanat stilleri, kullanım kolaylığı gibi pek çok değişken, popülerliklerini artırmalarını sağladı. Midjourney altyapı olarak çok daha başarılı bir model kullanıyor ve ücretli versiyonu da var, Stable Diffusion ise ücretsiz olarak sunuluyor. Stable Diffusion, bilgisayara indirilerek de çalışıyorken, Midjourney yalnızca internet bağlantısıyla kullanılıyor.

Eğer Midjourney’i deneme fırsatı yakaladıysanız yalnızca Discord uygulaması üzerinden erişim sunuyor ancak Stable Diffusion çevrimiçi ya da istenirse çevrimdışı olarak kullanılıyor. Öte yandan belki de en ayırıcı taraf, Midjourney’nin sınırlı kullanım sunması. Belirli bir sınıra ulaştıktan sonra aylık 10 dolarlık ücret istiyor ancak Stable Diffusion ücretsiz olarak hizmet sunuyor ve sınırsız.

Yine de her ikisinin güçlü ve zayıf yönleri bulunuyor. Midjourney’in kullanımı daha kolayken, Stable Diffusion yeni başlayanlar ve deneyimli kullanıcılar için birçok seçenek sunuyor. DreamStudio ağ tabanlı bir diğer görüntü oluşturma uygulaması ancak o da Midjourney gibi 10 dolar ancak bin adet hakkınız var.

Tamamen ücretsiz ve kullanımı kolay olarak görülen Bing Image Creator, bunlara alternatif olarak gösterilebilir.

DALL-E doğal dil işleme ile dijital görüntüler oluşturmaya yarayan bir başka uygulama. ChatGPT’nin arkasındaki OpenAI tarafından geliştirilen sistem, 2021’de bir blog gönderisiyle ortaya çıktı ve görüntüleri oluşturmak için GPT-3’ün değiştirilmiş bir sürümünden faydalanıyor.

Platform, kullanıcıların kendi görsellerini yüklemelerine ve yeniden görseller üretmek için metin istemlerini kullanarak düzenlemeye olanak sağlıyor. Öte yandan DALL-E 2, 2022 yılının sonlarından beri kullanılabiliyor ve görseller daha çok “sanat eseri” gibi görünüyor. Ayrıca uygulama normalde ücretli ancak kısıtlı olarak ücretsiz deneme yapmanıza olanak sağlıyor.

Tasarım: Gabriel Gomez

Görsel oluşturma tarafında, DALL-E gibi ve onun altyapısını kullanan Craiyon, Android ve iOS cihazlarda kullanılabilen bir uygulama olan Wombo Dream, blog gönderileri için bilgisayar tarafından oluşturulan görseller sunan Simplified, yeni yapay zekâ özelliği ile Adobe Photoshop Generative Fill, metin girdikten sonra aralarından seçim yapılabilecek stiller sunan Starryai ve görsellerde farklı boy, ve yapıları seçmeye olanak sağlayan ImgCreator.ai gibi alternatifler de var.

Yapay zekâ olayların tespit edilmesini daha kısa süreye indirebilir

Yapay zekâ algoritmalarının farklı kaynaklardan gelen büyük miktarda veriyi sürekli olarak izleme ve analiz etme yeteneği, gazetecilerin önemli olayları gerçek zamanlı olarak belirlemesine ve raporlamasına olanak sağlıyor. Haber siteleri, sosyal medya platformları ve devlet veri tabanları gibi çeşitli kanallardan gelen bilgilerin işlenmesini içeren bir süreç…

Gelişmiş yapay zekâ algoritmaları, olağandışı etkinlikleri, önemli değişiklikleri veya önemli bir olayı işaret edebilecek yeni ortaya çıkan eğilimleri belirlemek için bu verileri kullanılabilir. Örneğin, belirli bir konumla ilgili sosyal medya paylaşımlarında ani bir artış, bir protestoya, doğal afete veya büyük bir olaya işaret edebilir. Benzer şekilde, finansal verilerdeki dalgalanmalar da önemli bir piyasa olayına işaret edebilir. Bu gerçek zamanlı olay algılama yeteneği, gazetecilerin son dakika haberlerini takip etmelerine ve zamanında, doğru raporlama yapmalarına olanak tanır.

Yapay zekâ aynı zamanda sahte haberleri de tespit edebilir. Doğal dil işleme (NLP) ve makine öğreniminden gelen tekniklerden yararlanan yapay zekâ algoritmaları, bu tür güvenilmez içerikleri belirleyip işaretlemek ve haberlerin bütünlüğünü korumak için de aktif olarak kullanılabilir.

Daha önce BBC News’te gazetecilik yapan Cambridge Üniversitesi’nden Güney Yıldız, yapay zekânın hiçbir zaman iyi muhabirlerin yerini tutamayacağını söylüyor. Journo’da Esra Öz tarafından yapılan röportajda Yıldız’a göre yapay zekâ, yorumcuların yanı sıra, haber derleyen web editörlerini de işinden edebilir. “İkinci göz” olarak doğrulama süreçlerinde rol almak, haber fikri vermek, olayın arka planı hakkında karşılaştırmalı veriler sunmak ve konuya dair farklı argümanları derlemek için de yapay zekâ işe yarayabilir.

The Guardian ise geçen Haziran ayında yapay zekâ teknolojilerinin kullanımına dair baz ilkeler yayınladı. Buna göre insan kontrolü mutlaka sağlanacak, misyondan şaşmadan organizasyonun iyiliği için kullanılacak ve bilgi kaynaklarına saygı duyulacak.

Dünyaca haber kuruluşları yapay zekâyı nasıl kullanıyor?

  • The New York Times, yapay zekâyı haber makalelerini özetlemek için kullanıyor.
  • The Washington Post, haber yazılarındaki iddiaları otomatik olarak kontrol etmek amacıyla tercih ediyor.
  • CNN ise kullanıcıların sorularını yanıtlayabilen sohbet botları oluşturmak için yapay zekâyı kullanıyor.
  • BBC News, yapay zekâyı pek çok gazetecinin ve haber kuruluşunun yaptığı gibi haber görselleri oluşturmak için kullanıyor. Burada infografikler ve animasyonlar oluşturmak için yapay zekâ tercih ediliyor.
  • Bloomberg News ise yapay zekâyı finansal piyasaları izlemek ve analiz etmede kullanıyor.
Fotoğraf: Ruby Wallau

Google’dan gazetecilere destek olacak yapay zekâ adımı: Genesis

Google, yapay zekâ yatırımlarını artırırken Temmuz ayında önemli bir gelişme daha yaşandı. “Genesis” adı verilen bu araç sayesinde gazetecilerin “yapay zekâ” yardımcıları olacak. Google, gazeteciler için kişisel asistan olarak New York Times, Wall Street Journal ve Washington Post gibi medya kuruluşlarına “Genesis”i tanıttı.

Yapay zekâ aracı daha ilk aşamalarda ancak bu sistemin gazetecilere manşet seçenekleri, farklı yazım stilleri ve benzeri önerilerde bulunarak yardımcı olacağı söylendi. Google’a göre “Genesis”, gazetecilerin haber yapma, makale yazma ve içeriklerin doğruluğunu teyit etme konusundaki görevlerinin yerine geçmeyecek.

New York City Üniversitesi’nden gazetecilik profesörü ve medya yorumcusu Jeff Jarvis, Google’ın yeni aracının, potansiyel olumlu ve olumsuz yönleri olduğunu düşünüyor. Jarvis, “Eğer teknoloji gerçeklere dayalı bilgileri güvenilir bir şekilde aktarabiliyorsa kullanılmalı” diyor.

Reuters da “Connect” adında fotoğraf ve video materyali sunan bir adım attı. “Connect”, sunduğu yapay zekâ destekli özellikler ile gazetecilerin videolarda kişileri ve olayları hızla bulmalarına, zaman kodu metinlere ulaşmalarını sağlarken aynı zamanda çeviriler yapmalarına da olanak sağlıyor. Bu özellikler elbette Reuters içeriklerine daha hızlı ulaşmayı ve onları kullanmayı sağlamak için sunuldu. Aynı zamanda gazetecilere de zaman kazandıran bir tarafı var.

Reuters’ın sunduğu bu hizmette zaman kodlu konuşmadan metne transkriptler sağlanıyor. Bu özellik sayesinde gazeteciler videoların içeriğini anında metin olarak görebiliyor ve anahtar kelimeler, konuşma kesitleri gibi detayları da hızlıca taramasını sağlıyor. Burada belki de en önemli detaylardan biri çeviriler özelliği ile sunuluyor. Burada yapay zekâ tabanlı sistem videoları birden çok dile çeviriyor. Bir diğer önemli özellik de kamuya açık figürlerin tanımlanması oluyor. Bu özellik, videolarda görünen kamuya açık figürleri tanımlıyor, böylece kullanıcılar videoyu belirli bir kişi veya olayla ilişkilendirebiliyorlar.

Reuters’a göre bu yeni özellikler önyargıya karşı test edildi. Yani burada teknolojinin etik ve sorumlu bir şekilde kişilere ulaşacağı söyleniyor. Reuters Başkanı Sus Brooks’a göre yapay zekâ bir tehdit değil, aksine fırsat sunuyor.

Yapay zekâ hızla gelişip günlük hayatımızın önemli bir bileşeni haline gelse de bizim için her şeyi doğru ve eksiksiz yapacağı günlerden hâlâ çok uzak. Yapay zekânın olayları anlama, onları analiz etme, yaratıcılık gösterme, problem çözme ve kavrama gibi alanlarda ilerlemesi gerekiyor ancak bir gazeteci ve içerik üreticisi olarak yapay zekâ araçlarını kullanmak oldukça fark yaratacak bir hamle olacaktır.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.