Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) eş sözcüleri Çiğdem Kılıçgün Uçar ve İbrahim Akın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yeni yasama dönemi ve anayasa tartışmalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Kürt sorununa ilişkin konuşan Uçar, Meclis’in sorunun çözümünde tarihsel bir sorumluluğu olduğunu belirtti.
Yeşil Sol Parti eş sözcüleri Çiğdem Kılıçgün Uçar ve İbrahim Akın, milletvekillerinin de katılımıyla yeni yasama döneminin açılışı ve anayasa tartışmalarına ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Uçar, bu sabah (1 Ekim) Ankara’da meydana gelen bombalı saldırıyı kınadı ve “Demokratik siyasetin yürütücüleri olarak bu ülkede bilindiği gibi şiddetin her türlüsünün zemin bulmadığı, barışın ve huzurun tesis edilebildiği bir ülkenin mücadelesini verdik, vermeye devam edeceğiz. Meclis de bu yükümlülük altındadır” dedi.
Kürt sorununa da değinen Uçar, “Kürt meselesi çözümsüz bırakıldıkça Türkiye halkları bunun bedelini her geçen gün daha ağır ödemektedir. Şiddet ve çatışma ortamı devam ettikçe yoksulluk katlanarak artıyor, savaşa yatırılan bütçe ile soframızdan ekmeğimiz çalınıyor, dışa bağımlı ekonomi belimizi büküyor, devlet içinde çeteleşmeler yaşanıyor, hukuksuzluk ve adaletsizlik her alanın sistemsel kuralı haline geliyor” diye konuştu.
Kürt sorununun konuşulacağı en güçlü zeminlerden birini Meclis olduğunu belirten Uçar, şöyle devam etti:
“Bugün Meclis Kürt sorununun çözümünde tarihsel bir sorumlulukla ve zorunlulukla karşı karşıyadır. İkinci yüzyılın arifesinde, yüzleşilmesi gereken bir tarihsel hakikatin muhasebesinin yapılması ve demokrasi ile cumhuriyet arasındaki en büyük çatlağın kapatılması gerekmektedir. Geride bıraktığımız yüzyılda Kürt sorununu çözümsüzlüğe terk eden Meclis bu utançla yüzleşmeli ve yüzyıllık kayıp karşısında çözüme kapı açarak tarihi ve gerçek rolünü oynamalıdır.”
“Türkiye’nin yeni bir toplumsal sözleşmeye ihtiyacı var”
Türkiye’nin yeni bir toplumsal sözleşmeye ihtiyacı olduğunu söyleyen Uçar, “Yeni bir toplumsal sözleşmenin önemli bir boyutu ise demokratik bir anayasadır. Toplumu demir kafese alan katı ulus-devlet mantığı yerine toplumsal çeşitlilikleri zenginlik olarak gören, yurttaşlığın ve ulusun demokratik bir biçimde tanımlandığı, toplumsal cinsiyet eşitliğine ve ekolojik bir toplum modeline dayanan yeni bir toplumsal sözleşmenin kolektif inşası tüm ezilen kesimler açısından hayatidir” dedi.
“Türkiye çetelere mahkum edilmiş durumda”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“İçişleri Bakanı Yerlikaya ile eski bakan Soylu arasında farklı bir tartışmaya evrildi. Bakan terörle birlikte organize suç örgütlerinden bahsetti. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Uçar, “Türkiye’de çok uzun bir süredir özellikle AKP içinde eski ve yeni bakanlar arasında bir gerilimli hattın olduğu, birbirlerinden hesap sorar yöntemlerle işlerini gördüklerinin farkındayız. Bu yeni bir durum değil. Uzun süredir Türkiye çetelere mahkum edilmiş durumda. Bizim açımızdan önemli olan soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve kamuoyunun bilgilendirilmesidir” diye yanıt verdi.
