Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Tutuklu siyasetçilerin mesajları coşkuyla karşılandı | Yeşil Sol Parti’nin yeni ismi Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) oldu

Kamera & Kurgu: Enes Berk Demirkol

Yeşil Sol Parti’nin yeni ismi Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) oldu. HEDEP’in Eş Genel Başkanları olarak Tülay Hatimoğulları Oruç ve Tuncer Bakırhan seçildi.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti) 4. Olağan Büyük Kongresi, “Özgürlük için Yeniden” sloganıyla Ankara Spor Salonu’nda saat 10.20’de divan başkanlarının seçilmesiyle başladı. Kongrenin divan eş başkanları Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni seçildi. Meral Danış Beştaş’ın Abdullah Öcalan’ın tutukluluğuna ilişkin sözleri salonda büyük coşkuyla karşılandı.

Parti Meclisi ve Disiplin Kurulu adayları seçime tek listeyle girdi

Öğlene doğru konuşmaların bitmesiyle birlikte salondaki kabalık da gittikçe azalmaya başladı. Salonu dolduran kalabalık bir kesim bir süre sonra salonu boşaltmaya başladı. Partinin faaliyet raporları okunurken pek çok partili salondan ayrıldı. Seçimin yapılması için birkaç kez salondan çıkılmaması konusunda anons yapıldı. HEDEP, Parti Meclisi ve Disiplin Kurulu adayları seçime tek listeyle girdi. Delegeler seçim için sandıklara gitti ve kısa süre sonra sonuçlar açıklandı. Seçim sonuçlarına göre HEDEP’in eş genel başkanları Tülay Hatimoğulları Oruç ve Tuncer Bakırhan oldu.

Öcalan posteri açıldı, savcılık soruşturma başlattı

Kongrede sık sık tutuklu siyasetçiler Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak ve Kobani Davası’nda yargılanan isimler anıldı. Bu isimler her anıldığında salondaki kalabalıktan coşkulu bir ses ve alkış yükseldi. Sahneye çıkan iki kişi Öcalan posteri açtı. Sık sık Abdullah Öcalan’ın tutukluğundan bahsedilen kongrede, “Kürt sorunun çözümü için Öcalan’ın tecritine son verilmesi gerektiği” söylenildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı poster açan kişilerin tespit edildiğini ve gözaltına alındığını açıkladı:

“15.10.2023 tarihinde ilimizde gerçekleştirilen Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin Olağanüstü Kongresinde, PKK/KCK silahlı terör örgütünün ele başının posterinin açılması üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmış, verilen talimatlara istinaden posterleri açan iki şüpheli tespit edilerek yakalanmış ve gözaltına alınmışlardır.Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Kürt sorunu için demokratik çözüm ana gündem başlıklarındandı

Kongrede açılan pankartlar arasında  “İsyanımızla Örgütleniyor Özgürlüğümüzü Savunuyoruz”, “Jin Jiyan Azadî”, “Kürt Sorununa Demokratik Çözüm”, “Demokratik Anayasa”, “Zimanê Kurdî Bila Bibe Zimanê Fermî”, “Ziwanê Kurdkî Wa Bibo Ziwanê Fermî”, “Rêya 3’yemîn Rêya Çareseriyê ye”, “Tecride Hayır, Barış hemen şimdi”, “İklimi Değil Sistemi Değiştir”, “Engelliler İçin Yeni Yaşam”, “Üçüncü Yolda Zafere Yürüyoruz” sloganlarına yer verildi.

Kongreye birçok partinin temsilcisi katıldı

Kongre’ye katılanlar şöyle:

“Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Esengül Çiçek ve Cengiz Çiçek, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır, HDP Eş Genel Başkanları Sultan Özcan ve Cahit Kırkazak, Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Eş Sözcüsü Kezban Konukçu, Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, ESP Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş, Sosyalist Meclisler Federasyonundan Barış Kayaoğlu ve Erdal Ataş, TİP Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay ve Doğan Ergün, TÖP Sözcüler Kurulundan Juliana Sözen ve Pelin Kahiloğulları, EHP Genel Başkanı Hakan Öztürk, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, SOL Partiden İlknur Başer, BDSP’den Hasan Alman, TSİP Genel Başkanı Turgut Koçak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Devrim Barış Çelik, DEVA Partisi İstanbul Milletvekilleri Evrim Rızvanoğlu ve Medeni Yılmaz, Gelecek Partisi Bursa Milletvekili Kani Torun, Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, DSİP Eş Sözcüsü Şenol Karakaş, Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk, Alınteri’den Zarife Çalaman, Kaldıraç’tan Hakan Dilmen, Azadi Partisinden Cemal Satı, Kürdistan Komünist Partisinden Nusrettin Maçin, PSK Genel Başkan Yardımcısı Aleddin Aras ve Haydar Cihaner, PDK-T Genel Başkanı Mehmet Emin Kardaş ile İnsan ve Özgürlük Partisinden Mehmet Kamaç.”

Tutuklu siyasetçilerden mesajlar okundu

Cezaevindeki tutuklu siyasetçiler de kongreye mesajlar gönderdi. Selahattin Demirtaş ve Adnan Selçuk Mızraklı’nın gönderdiği mesajda şöyle denildi:

“Kongremizin başarılı olması dileğiyle tüm katılımcıları, delegeleri, dostlarımız ve kongreye gelemeyen halkımızı yürek dolusu hasretle selamlıyor, özgür yarınlarda görüşebilmeyi ümit ediyoruz. Serkeftin.”

Kapatılan ve kendini fesh eden Kürt siyasi partileri anıldı

Mesajların ardından 90 yıllardan bu yana açılan Kürt siyasi partileriyle ilgili bir sinevizyon oynatıldı. Sinevizyon oynatıldığı sırada gösterilen eski Kürt siyasi partilerinin amblemleri coşkulu alkışla karşılandı.

Kongrede yeni ismin heyecanı ve coşkusu

Kongrede hem partililerin hem tabanın en çok coşkuyla karşıladığı an ise partinin isminin açıklanmasıyla oldu. Partinin yeni adını Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) olarak açıklayan Beştaş, heyecandan oylama yapmayı unuttu, bunu fark edince partinin yeni adını delegelerin oyuna sundu ve oybirliğiyle kabul edildi.

Oruç: “TSK bütün güçlerini derhal Rojava ve Irak topraklarından geri çekmelidir”

HEDEP Eş Genel Başkan Adayı Tülay Hatimoğulları Oruç, sivilleri hedef alan saldırıların bitirilmesi gerektiğini söyleyerek “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bütün güçlerini derhal Rojava ve Irak topraklarından geri çekmelidir diyoruz” dedi.

Halk mermi fiyatını biliyor ama Erdoğan ekmeğin fiyatını bilmez

Oruç’un konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:

Ekonomik kriz derinleşmişken ve insanlar bir kuru ekmeğe muhtaçken, ‘Bir merminin fiyatı nedir biliyor musun?’ diyen Erdoğan’ı kınıyoruz. Halk mermi fiyatını biliyor ama Erdoğan ekmeğin fiyatını bilmez. Hangi halktan olursak olalım açlığımız ve yoksulluğumuz aynı, savaşlarda dökülen kanlarımız aynı. Bizler açlık bitsin, savaş bitsin istiyoruz. Bunun için, barışı inşa etmek için İmralı tecrit rejiminin ortadan kalkması lazım. Kürt sorununun çözümü için en büyük engellerden biri 25 senedir tecrit altında tutulan ve 32 aydır kendisinden hiçbir şekilde haber alınamayan Sayın Abdullah Öcalan’ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerekiyor.”

Mücadele alanlarda, fabrikalarda, sokaklarda, köylerde, mahallelerde halkın arasında olur”

“Egemen bloklara karşı ezilen ve sömürülenlerin hakkı için adalet, özgürlük, barış ve demokrasi için mücadele veren 3. Yolun yolcularıyız. Faşist-otoriter rejim kendini tahkim ederken, mücadeleyi seçimlere ve sandıklara hapsetmek isteyenlere, ana muhalefet partisine de bir çift sözümüz var, Mücadele alanlarda, fabrikalarda, sokaklarda, köylerde, mahallelerde halkın arasında olur. Seçim ve sandık bunun sonucu olur. Bu tarihsel hatayı yeniden yaşamamak için muhalefete uyarımızı yapıyoruz. İttifak politikalarımızı gözden geçirdik. Yeni dönemde bileşen ve ittifaklarımızla ile beraber en geniş toplumsal ve demokratik ittifakı kuracağız. Bunu toplumun bütün dinamikleriyle bir arada yapacağız.”

Bakırhan: “Filistin’de barış güvercini, Rojava’da savaş makinesi kesilen bu ikiyüzlülüğü herkes görmelidir”

Tuncer Bakırhan’ın gündeminde de Filistin ve İsrail arasındaki savaş vardı. Bakırhan, Filistin’de yaşananlar çok tanıdıktır. Hemen yanı başımızda aynı acılar, ölümler, kayıplar yaşanıyor. Türkiye tarafından bombalanan, susuz ve elektriksiz bırakılan, camilerine ve ibadethanelerine kastedilen, yaşam hakkı yok sayılan bir Rojava var.  Rojava’da yaşananlara tüm dünya tanıktır” diye konuştu.

Bakırhan’ın konuşmasında öne çıkan başlıklar ise şöyle:

“Bugün Ortadoğu’da demokrasi ve özgürlüklerin önündeki en büyük engellerden biri Saray rejimidir. Rojava’da yaşayan milyonlarca insana karşı dünyanın gözü önünde etnik temizliğe yeltenenler, her şeyden önce insanlığa karşı suç işlemektedir ve bu bir utançtır. Bu insanlık suçuna geçit vermeyeceğiz. Türk-İslam sentezine yaslanarak Filistin’de barış güvercini, Rojava’da savaş makinesi kesilen bu ikiyüzlülüğü herkes görmelidir. Bu ikiyüzlülüğü kınıyoruz. Açıktır ki bu faşist iktidar hem din hem de milliyetçilik adına tekçi zihniyetini dayatarak tek millet ve tek devlet faşizmini sürdürmek istemektedir.”

HEDEP Parti Logosu

Rojava’nın statüsünü resmi olarak ilk Türkiye tanımalıdır

“Bakın Erdoğan Filistin için  ‘Sivil yerleşimleri hedef alan hiçbir saldırıyı doğru bulmuyoruz. Savaşın da bir ahlakı olduğuna inanıyoruz. Barışın kaybedeni yoktur’ diyor. Buradan sesleniyorum, Bu ikiyüzlü siyasetle nereye kadar? Kürtler söz konusu olduğunda çok hızlı ağız değiştiren bir rejimle karşı karşıyayız. Kürt düşmanlığı sizin asıl politikanızdır. Dürüst değilsiniz, ikiyüzlüsünüz! … Buradan net bir şekilde ifade etmek istiyorum, Rojava’nın statüsü resmi olarak tanınmalıdır! Bu statü ilk olarak Türkiye tarafından tanınmalıdır!”

“Kürt sorunun demokratik çözüm yolu Abdullah Öcalan’dır”

“Kürt sorunu; irade gaspıdır, kayyım rejimidir, siyaset hakkını engellemektir, Kürtçenin yasaklanmasıdır, ekolojik tahribattır, binlerce siyasetçinin, sevgili Gültan Kışanak’ın, Sebahat Tuncel’in, Ayla Akat’ın, Figen Yüksekdağ’ın, Leyla Güven’in, Selahattin Demirtaş’ın, Günay Kubilay’ın, Nazmi Gür’ün rehin tutulmasıdır. … Bu sorunun demokratik bir çözüm yolu var. Bu sorunun bir çözüm muhatabı var. O da Sayın Abdullah Öcalan’dır.  Sayın Öcalan şahsında demokratik çözüm, barış umudu ve toplum tecrit altındadır. İmralı’da mutlak tecrit vardır. Bu tecridin en önemli sebebi de İmralı’nın Kürt sorununun demokratik çözümünde ısrar etmesidir. Tecrit, hukukun sıfır noktasıdır.”

“Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır”

“Tecrit rejimi sonlanmadan Türkiye’nin gerçek anlamda bir demokrasiye kavuşması mümkün değildir. Bunun için Sayın Öcalan’ın rolünü oynayacağı koşulların yaratılması gerekmektedir. Çözüm Sürecinin başlatılması ve ilerlemesinde gösterdiği çabaya ve aldığı yapıcı role tüm toplum şâhittir. Buradan tüm kamuoyuna sesleniyoruz, Tecritle Türkiye halklarının barış hakkı gasp edilmektedir. Artık buna dur diyoruz! Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.