Refah sınır kapısı ağır yaralılar ve çifte vatandaşlar için açıldı ancak henüz kitlesel bir göç yok. İlk gün sadece 400 kişinin geçişine izin verildi. Binlerce kişi her gün Refah’a giderek, Gazze’den gitmeyi umuyor. Ancak çoğu için bu bekleyiş, günler veya haftalar sürebilir.
“Hayatta kalmaya çalışıyoruz. Başarabileceğimizden emin değiliz ama hayatta kalmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışıyoruz. 24 yaşında ölmek istemiyorum.”
Tala Abu Nahleh ve ailesi, Gazze’den kaçmaya çalışan binlerce insandan biri. İsrail hava saldırıları kenti vurmaya başladığından beri, Gazze bile daha önce yaşamadığı bir karanlığa büründü. 2 milyondan fazla kişi kentte mahkum kaldı. Çifte vatandaşlığı olan kişiler, kaçış umuduyla Refah sınır kapısına koştu. Ancak Gazze’yi terk etmek, o kadar basit değil.
Tala ve ailesi üçüncü kez sınıra geldi. Bu denemeleri de durduk yere gerçekleşmiyor. Ürdün Büyükelçiliği onları Refah’a yönlendiriyor ancak aile her seferinde geri dönmek zorunda kalıyor. Sınırı geçemiyorlar. Ancak her seferinde tekrar zorlu bir yolu geçerek sınıra gidiyorlar çünkü Gazze Şeridi’nde kalmak, bu yolculuktan daha az riskli değil.
Tala Abu Nahleh’in annesi Ürdün vatandaşı. Yabancı pasaport sahiplerinin geçişine izin verileceği söylendiği için sınıra gittiler. Aynı şey, yaralılar ve ağır hastalar için de söylendi.
Tala’nın 15 yaşındaki kardeşi Yezid engelli ve sık sık nöbet geçiriyor. Tekerlekli sandalye ile seyahat etmek zorunda. Gazze’deki hastanelerde ihtiyacı olan ilaçlar tükendi.
Tala kardeşi için, “Savaş başladığında çok korktu, nöbetler gittikçe kötüleşmeye devam etti. Ne zaman en kötüye gittiğine inansam, daha da kötüleşmeye devam ediyor.” diyor.
Ailede altı kişi var ama tek maddi dayanakları Tala.
Kazandığı burslarla ABD’de ve Lübnan’da eğitim gördü.
Mona da Gazze’den gitmeye çalışanlardan.
Evlendikten sonra Avustralya vatandaşı olan Mona sınıra tek başına geldi. Ailesi Gazze’de mahsur.
“Hiç mutlu değilim, çünkü diğer parçamı, kardeşlerimi bırakıyorum, tüm ailem hala burada. İnşallah, hepsi güvenli bir yerde olurlar. Orada durum korkunç, çok çok kötü”
Refah’ta sınır, ağır yaralı ve çifte vatandaş siviller için açıldı ancak geçişler ağır ve kontrollü bir şekilde yapılıyor.
Duvarlara asılan listelerde herkes kendinin veya ailesinin adını arıyor.
Çarşamba günü tahliyenin ilk gününde toplam 400 yabancı uyruklu ve yaralı Gazze’den ayrılabildi. Ancak hala binlercesi bekliyor.
Tala da eve döndükten sonrasını anlatıyor: “Geri döndüğümüzde elektrik yoktu, bugün için yiyecek yoktu, içecek temiz su ve hatta çamaşır suyu bile yoktu. Kardeşimin ilaçlarının bitmesine bir gün daha kaldı ve biz hala buradayız. Gece oldu. Yarına çıkabilecek miyiz bilmiyorum ama umarım çıkarız.”
Gün sona erdiğinde, Tala Abu Nahleh ile ailesi ve onlar gibi binlerce kişi için umutlu bekleyiş bir süreliğine sona eriyor. Gazze Şeridi’nin içindeki evlerine, eğer İsrail hava saldırılarının hedefi olmadılarsa, gitmek ve beklemekten başka yapacak bir şeyleri yok.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Kaynak: BBC