AYM, 10 Ekim Ankara Gar katliamında kamu görevlilerinin ihmaline ilişkin bireysel başvuruyu “kabul edilemez” buldu

Anayasa Mahkemesi (AYM), 10 Ekim Ankara Gar katliamında kamu görevlilerinin ihmali olduğuna ilişkin yapılan bireysel başvuruyu reddetti. Böylece, olayda ihmali bulunan kamu görevlilerine ilişkin şikâyette iç hukuk yolları tükendi.

DW’den Alican Uludağ’ın haberine göre AYM, sekiz yıl önce 104 kişinin hayatını kaybettiği 10 Ekim Ankara Gar katliamında ihmali bulunan kamu görevlilerine ilişkin soruşturmanın takipsizlikle kapanması üzerine yapılan bireysel başvuruyu “kabul edilemez” buldu. AYM’nin kararıyla beraber, olaya ilişkin kamu görevlilerinin ihmaliyle ilgili başvurulacak iç hukuk yolları tükendi.

Katliamın ardından olayda sorumluluğu olduğu iddia edilen kamu görevlileriyle ilgili hem idari, hem de adli soruşturma yürütüldü. İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin 25 Şubat 2016’da hazırladığı raporda, dönemin Ankara Emniyet Müdürü, İstihbarat Şube Müdür Vekili, TEM Şube Müdürü, eski Güvenlik Şube Müdür Vekili ve TEM Şubesi C Büro amirinin ihmali olduğu söylendi. Raporda, bu isimler için soruşturma izni istendi ancak Ankara Valiliği soruşturmaya izni vermedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma izni verilmemesine itiraz etmeyince dosya kapandı.

Olayın mağdurları, 2016’da AYM’ye başvurdu. Başvuruda katliamda ihmali bulunan kamu görevlilerinin yanı sıra, patlamadan sonra yaralı ve ölülerin olduğu yerde göz yaşartıcı gaz sıkan polislerin yargılanmaması, acil sağlık hizmetinin sunulmasında ihmaller yaşanması ve bunlara karşı etkili soruşturma yapılmaması da başvuru nedenleri arasında sıralandı.

AYM İkinci Bölüm, 2016’daki başvuruyu 14 Aralık 2023’te gündemine aldı. İkinci Bölüm, Ankara Gar katliamı dosyasını AYM Genel Kurulu’na sevk etmeye gerek duymadı ve başvurunun “kabul edilemez” olduğuna karar verdi.

Bu kararla birlikte, olayda ihmali bulunan kamu görevlilerine ilişkin şikâyette iç hukuk yolları tükendi, avukatların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmaları bekleniyor.

10 Ekim davasının avukatlarından Senem Doğanoğlu, AYM’nin henüz gerekçeli kararını açıklamadığına değinerek, “Anlıyoruz ki, 10 Ekim katliamının aydınlatılmasının önüne Türkiye’deki tüm idari ve yargı makamları duvar örmekte ısrarcı. Açıkça, ‘Kamu görevlileri sorumludur’ diyen müfettiş raporu bugün hâlâ kamudan gizleniyorken, AYM de bu koruma zırhını güçlendirdi” diye konuştu.

Ne oldu?

Ankara Garı’nda düzenlenen Barış Mitingi’ne 10 Ekim 2015’te intihar saldırısı yapıldı. Saldırının ardından polis, ölenlere, yaralılara ve onlara yardım etmek isteyenlere biber gazı sıktı.

Saldırıda 104 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 400 kişi yaralandı. Saldırı “Türkiye’nin en kanlı terör eylemi” olarak tarihe geçti. Saldırının ardından üç günlük ulusal yas ilan edildi.

Canlı bombalardan birinin Yunus Emre Alagöz, diğerinin kimliği tespit edilemeyen Suriye uyruklu bir kişi olduğu belirlendi.

Yunus Emre Alagöz’ün erkek kardeşi Abdurrahman Alagöz’ün de Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 33 kişinin yaşamını yitirdiği intihar saldırısını düzenleyen kişi olduğu açıklandı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.