Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Filmlere konu olan bir seri katilin hayatta kalan kurbanı Kathy Kleiner’ın hikâyesi: “Ted Bundy, beni öldürecekti”

Kurbanlarına yaptıklarıyla birçok film, kitap ve belgesele konu olan 1970’lerin Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) ismi sıkça konuşulan seri katil Ted Bundy, birçok genç kadının ölümünden sorumlu. Her ne kadar başarılı bir seri katil olarak tanınsa da bazı cinayet teşebbüsleri ise başarısızlıkla sonuçlandı. İşte Bundy’nin son zamanlarında Florida’daki bir kadın yurduna girip öldürmeye çalıştığı ancak hayatta kalan Kathy Kleiner’ın hikayesi.

Dünyaca ünlü seri katil Ted Bundy tarafından saldırıya uğradığında, Kathy Kleiner’ın hayatı yeni başlamıştı. Florida Üniversitesi’nde ikinci sınıf öğrencisi Kleiner, kadın öğrenci yurdunda kalıyordu. Erkek arkadaşı vardı, üniversitesinin olanak sağladığı birçok dersi kendini geliştirmek için alıyordu. Arkeolojiden dramaya, hava durumu sunuculuğundan iç mimarlığa kadar birçok ders alıyordu. Kleiner, o günleri söyle anlatıyor:

“Her şey mükemmeldi. Büyüyene kadar beni inanılmaz derecede kontrol eden annemden uzaktaydım. Partilere gidiyordum, eğleniyordum. Özgürlüğümü elde ediyordum.”

Her şey 1978 Ocak’ta soğuk bir cumartesi günü değişti. O gün Kleiner, yatağa erken girmişti. Gün içinde bir düğüne gitmişti. Pazartesi günü de sınavı vardı. Kleiner ve oda arkadaşı Karen Chandler, daha gece yarısı olmadan uyuyakalmıştı. “Gecenin ilerleyen saatlerinde yatak odamızın kapısının açıldığını duydum” diyen Kleiner, sesle birlikte uyandığını söylüyor.

Ted Bundy, daha o günlerde birçok eyalette cinayetlerin baş şüphelisi olarak biliniyordu. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) eyaleti Utah’ta kundaklama girişiminden suçlu bulunmuş ve Colorado’da birinci derece cinayetle suçlanmıştı. Ardından konulduğu hapishaneden kaçarak Florida’nın Tallahassee şehrine kaçmıştı.

Bundy’nin o gece girdiği ilk oda Kleiner’ın yan odasıydı. Margaret Bowman’a ait olan odaya giren Bundy, öğrenciyi sopayla dövdü, sonra da boğarak öldürdü. Odadan sessizce çıkan Bundy, karşı taraftaki Lisa Levy isimli öğrencinin odasına girdi. Bundy, Levy’i de sopayla dövdükten sonra ona tecavüz etti. Levy’nin o gece vücudunda bulunan diş izleri, Bundy’nin daha sonra bu cinayetlerden dolayı suçlu bulunmasına yardım edecekti.

“Öleceğimi düşünüyordum”

Bundy için henüz işler bitmemişti. Bundy, bu kez de Kleiner’ın odasına girmeye çalıştı. Kleiner, o anları şöyle anlatıyor:

“Gözlüğümü takmamıştım. Sadece karanlığı ve üzerimde duran simsiyah bir gölgeyi görüyordum. Hemen ardından o gölge kollarını kaldırdı ve yüzüme vurdu. Tam o sırada oda arkadaşım da uyandı ve kaçmaya çalıştı. Bundy, ona da saldırdı. Ben o sırada sadece yüzümü tutuyor ve bağırmaya çalışıyordum. Ama başarısız olmuştum.”

Bundy’nin Kleiner’ın yüzüne vurduğu darbe, Kleiner’ın çenesini üç yerden kırmış ve yanak kaslarını yırtmıştı.

“Ben o sırada yerde kıvrılıp duruyorum, öleceğimi düşünüyordum” diyen Kleiner, dışarıdan gelen ve pencerelerine yansıyan bir ışığın Bundy’i ürküttüğünü söyledi. Bundy, ışığı görmesiyle birlikte odayı terk etmişti. Birkaç blok ötedeki bir apartmanın bodrum katına gitmiş ve oradaki dans öğrencisi Cheryl Thomas’a saldırmıştı.

“Neler olduğu konusunda kafamı berraklaştırmıştı”

Kleiner, o sırada bilincini kaybetmişti. Oda arkadaşı, Kleiner’la ilgileniyor, onu sarıp sarmalıyordu. “Bana olan şefkati asla unutulmaz” diyen Kleiner, “Gerçekten benimle ilgilenildiğini hissettim” diyor.

Bu olaydan sonra bir hafta boyunca hastanede kalan Kleiner, ilk ameliyatını geçirdi. Kleiner, çenesine öyle bir darbe almıştı ki birçok kez ameliyat geçirmek zorunda kaldı. Hâlâ çenesinden dolayı ameliyata giriyor.

Hastanedeyken sadece saldırıya uğradığını biliyordu Kleiner. Ailesi, daha fazla detayı öğrenmemesi gerektiğine karar vermişti.

Hastaneden çıktığında Kleiner, hemen Miami’deki evine vardı. Ancak Talhassee’den ayrılmadan önce polis, olay yerine tekrar dönmesini istemişti. Kendisine saldıranın bir şey çalıp çalmadığını merak ediyordu. Kleiner, “Bir şey kaybolsa veya çalınsa bile söyleyemezdim ki. İlk başta eşyalarım nerede olduğunu bile hatırlayamıyordum” diyor.

Yine de yurduna geri döndü Kleiner. O anları şöyle anlatıyor:

“Ailem ve polislerle birlikte yurt odama girdik. Odada çok fazla kan izi vardı. Yatağım, yerler, duvarlar, her yer kan izlerinden kahverengiydi. Bakakaldım. Benim için dehşet vericiydi ama bir o kadar da yardımcı oldu bu süreç. Çünkü neler olduğu konusunda kafamı berraklaştırmıştı.”

O çok sevdiği üniversite hayatı işte böyle bitti

Kleiner, o günden beri bir daha asla üniversiteye dönmedi. Artık aile evindeydi ve hayatı kısıtlanmıştı. Kleiner, ailesiyle geçirdiği vakitleri şöyle anlatıyor:

“Kübalı bir ailem var. Bizler için sorunlarımızın çözümü, hiçbir zaman konuşmamak. Problemlerimizi konuşmayız ve herkes kendi işine bakar. Doğal olarak sorunlarınız iyileşmez, sadece içinizde büyür.”

Kleiner da kendi kendine bir terapi yöntemi geliştirdi. Kendini, en ufak gelişmede bile mutlu hissetmeye odaklayan Kleiner, “Bir gün tırnaklarımı boyuyorum, öteki dışarıda gün güneş altında uzanıyorum. Bunlar bir süre sonra bana keyif vermeye başladı” dedi. Kleiner, o günlerde gerçekten mutlu hissetmeye çalıştığını, sahte gülücüklerle etrafta dolaşmadığını anlatıyor.

İyileşme aşamasındayken “erkekleri görmenin kendisini rahatsız hissettirdiğini” söyleyen Kleiner, saldırıdan üç ay sonra kasiyer olarak çalışmaya başladığını söyledi. “İşte en fazla erkek göreceğim yer bu iş” diyen Kleiner, sözlerine şöyle devam etti:

“Birçok erkek, para ödemeye geliyordu. Zamanla gördüm ki bunlardan hiçbiri beni rahatsız etmedi. Onlar da sadece insandı. Kendimi biraz zorlamam işe yaramıştı. Tamamen iyileşmeye giden yolda bir adım daha atmıştım.”

Kleiner’ın o çok sevdiği üniversite hayatı işte böyle bitti. Ailesi, Kleiner’ın bu süreçte bakıma ihtiyacı olduğunu düşünüyordu. Üniversitedeyken hayatında var olan erkek arkadaşıyla evlenmesi gerektiğini düşünüyordu Kleiner’ın ailesi. “Hayatımdaki ilk erkek arkadaşımdı” diyen Kleiner, sözlerine şöyle devam etti:

“İşte tam o yıl, 1978’in yazı, hayatım tamamen değişti. Düğünü planlarken çok eğlenmiştim. Evlendik. Evlenmemden sonra geçen altı ayda fark ediyorum ki, hayatım bambaşka bir şeye dönüştü.”

Benim için Bundy, hiçbir şeydi

İşte tam bu sıralarda, Bundy ise tutuklanmıştı. Kleiner ve eşinin balayının hemen ardından Kleiner, sanık olarak çağırılmıştı. Talhassee’ye ifade vermeye dönen Kleiner, Bundy’i işte ilk o zaman görmüştü. Kleiner, Bundy’i ilk görüşünü şu sözlerle anlatıyor:

“Bundy, bir toplantı masasının ucundaki sandalyede oturuyordu. Ben de bir diğer uca oturdum. O zamanlar artık Bundy’nin hikayesini biliyordum. Ama hiç korkmadım. Benim için Bundy, hiçbir şeydi.”

Bir yıl sonra Bundy, Bowman’ı öldürmekten ve Kleiner, Chandler ile Thomas’ı öldürmeye kastetmekten dolayı yargılanıyordu. Kleiner’a “Sana saldıran kişi bu muydu” diye sorulduğunda Kleiner, “Bilmiyorum” yanıtını vermişti. Yine de Bundy, o duruşmada suçlu bulundu. Mahkeme, Bundy’i ölüm cezasına çarptırmıştı.

Bundy etrafında bir gizem oluşturulmuştu. Bir “dahi” ama “şeytani” olan Bundy, kimilerine göre parlak bir zekaydı. Ama Kleiner için durum hiç de böyle değildi. “O bir dahi veya parlak bir hukuk zekası değildi” diyen Kleiner sözlerine şöyle devam etti:

“Notları ortalamaydı. İlk hukuk derecesini alması sekiz yıl sürdü sonraki okullarda ise başarısız oldu. Kurbanlarını yakışıklılığıyla veya nazikliğiyle kandırmaya çalışmıyordu. Yapamıyordu. Bundy, birçok kadını yatak odasında uyurken öldürmüştü. Belki birkaçına da arkadan saldırmıştı.”

Kleiner’ın hayatı şimdi bambaşka bir yöne ilerledi. Zevk aldığı bir kariyeri olan Kleiner’ın bir oğlu oldu. Evliliği altı yıl sonra sonra bulan Kleiner, “Çünkü çok yanlış nedenlerle evlenmiştim” diyor.

Boşanmasından kısa bir süre sonra tekrar evlendi. Şimdi Kleiner, 35 yıldan fazla süredir nörobilim profesörü Scott Rubin ile evli. Şu an ikisi de emekli ve torunlarına yakın bir yerde yaşıyorlar. Yine de bu mutlu hayatın zor kısımları da oldu Kleiner için. Kleiner birçok kez düşük geçirdi. Ardından bir meme kanseri atlattı.

Geçmişte yaşamak istemiyorum

Yine de Kleiner, kendini şanslı hissediyor.

Hikayesini birçok kez yazması için teklif götürüldü. Kleiner, hiçbir teklifi kabul etmedi. Teklifleri kabul etmemesini şöyle anlatıyor Kleiner:

“Çünkü geçmişte yaşamak istemiyorum. Çocuğumun, çocukluğundan keyif almasını istiyorum sadece. Küçük kekler yapan ve havuz partileri veren bir anne olmak istiyorum.”

Birkaç yıl önce Kleiner, “A Light in the Dark”ı yazdı. Bu kitapta Kleiner yaşadıklarını anlatıyor.

Oğlu Michael, Kleienr hakkındaki gerçekleri öğrendiğinde ise 37 yaşındaydı. Michael’dan gerçekleri hiç saklamadığını söyleyen Kleiner, şunları aktardı:

“Küçükken yüzümdeki yaraları sorduğunda kötü bir adam tarafından saldırıya uğradığımı söylüyordum. Ancak bu adamın Bundy olduğunu hiç söylemedim. Çünkü çocukluğunun Bundy ile zehir olmasına müsaade edemezdim.”

Michael, gerçekleri öğrendiğinde ses titreyerek annesini aradı. Annesine, “Anne, bu olanlara rağmen çok normal görünüyorsun” dedi. Kleiner, o anları şöyle anlattı:

“Sesi titriyordu. Bana, normal görünüyorsun dedi. Bugüne kadar yapmak istediğim tek şey de buydu. Beni, tüm olanlara rağmen normal görmesiydi. Ben de ona şöyle söyledim: ‘Ben hala öyleyim.'”

Ted Bundy kimdir?

Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) 1970’li yıllarda bir dizi cinayetin baş şüphelisi olarak gündeme gelen Ted Bundy, ayrıca “seri katil” ismini de literatüre kazandıran figürlerden biri.

Kurbanlarına yaptıkları belgesellere, filmlere ve kitaplara konu olan Ted Bundy’nin öldürme dürtüsü, daha çocuk yaşlarda başlamıştı.

Bundy pek çok cinayetini itiraf etmiş olsa da bir kısmını onun biyografisini yazan Ann Rule’dan öğreniyoruz. Kayıtlara geçen ilk cinayeti 1974’te gerçekleşti. Kurbanı, 18 yaşındaki Karen Sparks’tı.

Aynı yılın ilk yarısında her ay bir kadın öğrencinin kaybolduğu haberleri duyuluyordu.

İyi bir hukuk öğrencisi olduğu söylenen Bundy, kendi kendinin avukatıydı. Çıktığı mahkemeleri manipüle ettiği söylenen Bundy, birçok kez çarptırıldığı hapishanelerden kaçtı.

Bundy, 24 Ocak 1989 günü 7.06’da vücuduna 2 bin volt elektrik verilerek öldürüldü. Ölüm saati 7.16 olarak açıklandı. Cesedini taşıyan araba alkışlandı ve kutlamak için havai fişekler atıldı.

Bundy birçok film, belgesel ve kitaba konu oldu

Filmler:

  • The Deliberate Stranger
  • Ted Bundy
  • The Stranger Beside Me
  • The Riverman
  • Bundy: An American Icon
  • The Capture of the Green River Killer
  • Bundy And The Green River Killer
  • Extremely Wicked, Shockingly Evil and Vile
  • American Boogeyman
  • No Man of God 

Kitaplar:

  • The Stranger Beside Me
  • Bundy: Kasıtlı Yabancı
  • Hayalet Prens
  • Yaşayan Tek Tanık
  • The Riverman: Ted Bundy and I Hunt for the Green River Killer
  • Ted Bundy: Bir Katil ile Konuşmalar 
  • Şeytanı Savunmak: Ted Bundy’nin Son Avukatı Olarak Hikayem
  • Seri Katiller

Belgeseller:

  • Ted Bundy: Kılık Değiştiren Şeytan
  • Ted Bundy: Bir Amerikan Canavarı
  • Ted Bundy: Ne Oldu
  • Bir Katilin İfadeleri: Ted Bundy
  • Ted Bundy: Bir Katile Tutulmak

Kaynak: Guardian

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.